|
|
EGEDESONSÖZ- Jeofizik Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Sinan Öziçer, Sonsöz TV’de yayınlanan Günaydın Ege Programına katıldı ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı. Başkan Öziçer deprem ve tsunami üzerinden önemli açıklamalarda bulundu. Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Arnavutluk ve Girit Adası depremlerinin Türkiye'yi de etkileyebileceğini öne sürerek, Türkiye'yi batısından güneyine deniz altından sınırlayan bu büyük fayın Türkiye'ye yakın kollarının denizde bir deprem üretmesi durumunda tsunami olacağını söylemişti. Açıklama İzmir halkında tedirginlik yaratmıştı. 30-40 SANTİMETREYİ GEÇECEĞİNİ SANMIYORUM YENİ YÖNETMELİKLER KOPYALA-YAPIŞTIR DEĞİL DE ÖNERİLERİMİZ BAZ ALINARAK YAPILSIN! KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN HIZLANMASI GEREKİYOR AFET TOPLANMA ALANLARI ÇOK ÖNEMLİ
Öziçer konuşmasında, “Bizler bir iddiayı söylediğimizde bilimsel bir gerçek ya da geçmiş istatistiklere bakarak anlatmalıyız. Gözleme dayalı değil matematiğe dayalı şekilde iddia ya da düşüncelerimizi söyleriz. İzmir’de milattan sonra tsunamiler gözlemlenmiş. 1 ya da 2 metre büyüklüğünde olduğu görülmüş. Geçtiğimiz yıllarda Muğla’da da oldu ve Bodrum kıyılarındaki etkileri 30-40 santimetre olduğunu görmüştük. Tsunami denince filmlerdeki gibi devasa dalgalar akla geliyor. İzmir körfezi kapalı bir deniz. Burada meydana gelecek tsunamicikler olabilir ama hasarı ve kaç santimetre yüksek olacağı da önemli. Yapılan araştırmalar, izleme istasyonları var. Onları dikkate alırsak olursa 30-40 santimetreyi geçeceğini sanmıyorum. Çünkü iç körfezdir. İç körfezlerde ciddi zararlar verecek tsunamiler oluşmaz. Olsa olsa deniz kıyısında olan binaların zemin katları su altında kalır. Bunu da yağmur ve sel baskınlarında yaşıyoruz zaten. İnsanlarımız içini ferah tutsun” dedi.
Son dönemde artan depremler için açıklama yapan Öziçer, “Türkiye birinci derece deprem bölgesidir. Her yerde depremler yaşıyoruz. Kayalık zeminlerde de binalarımız hasar görüyor. ‘Kayalık zeminde olan depremde binalar yıkılmaz’ denirse ve yönetmeliğe sokulursa bizler de acı şekilde bu yönetmeliklere bakıyoruz. Bilimsel gerçeklerle önerilerimizi anlatmaya çalışıyoruz. Umarım yeni yönetmelikler kopyala-yapıştır olarak değil de önerilerimiz baz alınarak yapılır” diye konuştu.
Vatandaşların yapması gerekenleri sıralayan Öziçer, yetkililere de seslendi ve “Depremde en doğru şey cenin pozisyonunda durmaktır. Panik yapmamak gerekiyor. Önlemler alındığında hiçbir afetten korkmamıza gerek yok. Vatandaşlarımız üzerine düşeni yapacak. Devletimiz ve Büyükşehir Belediyesi kentsel dönüşümü hızlandıracak. Yerel yönetimlerin üzerine düşen ciddi görevler var. Bir bina yapılırken belli başlı projeler yapılır. Bunlar belediyeye gittiği zaman denetlenir” dedi.
Öziçer ayrıca, “Hep deprem öncesi ve anını konuştuk ama sonrası da önemli. Afet toplanma alanları çok önemli. Bunları önemseyen belediyelerimiz var. Toplanma alanları ve eğitim üzerine yapılan çalışmalar mevcut. Bu zamanla diğer belediyelere de yayılacaktır” diye konuştu.