Cumhurbaşkanı Erdoğan, diyor ki: “Boşuna uğraşmayın, seçim Haziran 2023'tür…”

***

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, ses veriyor: “Milletten kaçılır mı? Sandığı koyacaksın, vatandaş seni istiyorsa yine koltuğa gelirsin…”

***

MHP Lideri Bahçeli’nin fikri şöyle: “Türkiye erken seçim tuzağına düşmeyecek…”

***

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener’den, Erdoğan’a: “Madem helalleşmek istiyorsun; korkma, getir sandığı helalleşelim…”

***

Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, “erken seçim” için hazır: “Bu tıkanmışlığı ve tükenmişliği giderecek tek yol, seçim sandıklarıdır…”

***

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, diyor ki: “2022’nin Mart'ından sonra her an seçim olabilir…”

***

Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu’na göre, 2022’de erken seçime gitme ihtimali ise çok yüksek…

DEVA Genel Başkanı Babacan, tarih bile verdi: “2022’nin sonbaharında olur…”

***

Eeee, n’olacak şimdi?

Seçimin normal süresine iki yıl kaldı…

“Erken seçim”, var mı, yok mu?

Tablo, tuhaf…

AK Parti ile MHP dışında, neredeyse eleğin üstündeki tüm siyasi partiler “erken seçim”den yana…

Cumhur İttifakı, bu “siyasi baskı”ya dayanır mı?

Ayrıca…

Vatandaşta harbiden bir “erken seçim” arzusu var mı?

Yöneylem Sosyal Araştırmalar Merkezi'nin…

Mayıs ayı kamuoyu araştırmasına göre…

Her iki seçmenden biri “erken seçim” istiyor…

Doğruysa…

Erken seçim rüyası biraz zor gibi…

***

Siyaset’in “parçalı / bulutlu” havası size anlatıyor?

Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun’la konuştum…

İlk cümlesi müthiş espriliydi:

“AK Parti’ye oy vermeyen seçmen durakta minibüs bekliyor… Bu kavramı siyaset bilimindeki omnibüs parti (catch-all parti: Her seçmeni kapmaya çalışan parti) yerine kullanıyorum… Seçmen durakta kendisini gönlünden geçen (refah, huzur) merkeze  taşıyacak minibüs (parti) geldiği anda hiç düşünmeden o aracın değişmez (partinin) yolcusu olur… Şu anda halen beklemede…”

Benim soru da esprili olsun diye…

Tanju Hoca’ya…

“Durağa pek minibüs gelmiyor galiba?” diyecek oldum…

Prof. Tosun, cümleyi bağladı:

“Durağa yanaşan çok minibüs (parti) var, fakat an itibarıyla anlaşılan o ki, vatandaş hiç birini beğenmiyor…”

***

Peki, Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun başka neler dedi?

Hepsi aşağıda…

“10 seçmenden biri bu durumda şu anda... O nedenle erken seçim olma ihtimali artıyor... Çünkü seçim kanunu önerisi bugünlerde AK Parti tarafından açıklanacak… MHP ile uzlaşırlarsa, daha fazla oy kaybetmemek için kanunda değişiklik yapıp en geç 2022 Nisan’da seçime gidilebilir… Çünkü, ekonomi kontrollerinden çıkıyor. Kontrol kaybedilirse, oy kaybı yüksek olabilir... Bu riski almak istemezler…”

***

Bitmedi…

Yakın ya da zamanında seçimle ilgili…

Pas geçilmemesi gereken önemli bir ayrıntı var…

Parlamenter sistemde erken seçime gitmek kolaydı…

Ancak başkanlık sisteminde o kadar kolay değil...

Ya Meclis’in erken seçim kararı alması gerekecek…

Ya da Cumhurbaşkanı ülkeyi erken seçime taşıyacak…

Gelgelelim…

Her iki durumda da…

Cumhurbaşkanı’nın…

Geriye kalan görev süresi tamamlanmış sayılıyor…

Millet İttifakı’nın ise…

Meclis’ten erken seçim kararı çıkaracak sayısı yok…

Hal böyle olunca…

Cumhurbaşkanı Erdoğan…

Daha iki yıllık süreci varken neden erken seçime gitsin?

***

Bitiriyoruz…

Yazının başlığındaki soruyla:

“AK Parti’ye oy vermeyen ama CHP’yi de beğenmeyen yakın gelecekte oy kullanma kabinine girince acaba ne yapar?”

Yıllardır siyasetle halvet bir dostuma sordum…

İki satırlık sağlam cevap şöyle:

Ya Meral Akşener’in İYİ Partisi’ne kaçar, ya da…

Memleket’in dümenindeki Muharrem İnce’ye…

“Bir bilen” arkadaş, ayrıntıya girdi:

“Baraj düşerse, her iki partiye de daha yoğun kaçış mümkün… Hem iktidara hem muhalefete 20 yıllık fatura kesmeye karar veren seçmen bunu yapar!”

Nokta…

Sonsöz: “Her şey, neye layıksa ona dönüşür! / Hz. Mevlana…”