Bazıları vardır; hayat yolculuğunda...

Hiç değişmezler...

Belki bi’parça saçlarına ak düşer ama...

Gözler hiç değişmez...

Delikanlıyken...

Gözleriniz nasıl “imza” yerine geçiyorsa...

Yaptıklarınız da...

Geçmişin karanlık dehlizlerinde bile kaybolmuyor...

Bilakis...

Derin izler bırakıyor...

Bu nedenledir ki...

Gözleriyle gülenlerden korkmayacaksın...

Bu öykünün kahramanı da...

Gözleriyle gülümsemeyi bilen bir Egeli...

Esaslı bir belagat ustası...

Konuşurken...

Kürsü bile O’na dar geliyor...

Özetle...

Etkileyici... İnandırıcı... Saygılı... Neşeli...

***

Şahane bir ailesi...

Severek yaptığı bir mesleği vardı...

Yaşadığı kent...

O’nu eczacı olarak tanıdı; sevdi...

Gel gör ki...

O’nun “gönlünde” aslan gibi politika yatıyordu...

Siyaset arenasında kendini tartmaya karar verdi...

35 yaşında “cesur” bir deneme yaptı...

Şehzadeler kentine...

CHP’den belediye başkanı adayı oldu...

Henüz saçlarına beyazlar bile düşmemişti...

2009 Yerel Seçimi’nde CHP adayı olarak yarışa girdi...

Üçüncü oldu...

“Şeytan’ın bacağını kırmaya” yemin etmişti...

Çok çalıştı; kendini Manisa’ya ezberletti...

2011 Genel Seçimleri gelip çattığında...

Kemal Kılıçdaroğlu...

O’nu listeye koydu...

Şeytan’ın bacağını kırmıştı...

Gazi Meclis O’nu bekliyordu...

O günden bugüne...

Heyecanlı bir CHP Manisa Milletvekili olarak tanınıyor...

An itibarıyla...

Künyesinde...

24, 25, 26, 27 ve 28. dönem Manisa Milletvekili yazıyor...

Geçen Mayıs’ta...

Şehzadeler kentinden beşinci kez milletvekili seçildi...

Türkiye 2023 Genel Seçimleri’ne koşarken...

O artık Grup Başkanı’ydı...

Ailesine danıştı; siyasi büyüklerini pas geçmedi...

Herkese kalbinin sesini dinletti:

“CHP Genel Başkanı olmak istiyorum...”

O sırada “Altılı Masa” dağılmış...

Her kafadan bir ses çıkıyordu...

Medya’da...

“CHP lideri ayrılmalı...” başlıkları adeta rüzgarın sesi olmuştu!

Kesin kararını verdi...

Takvimler 15 Eylül Cuma’yı işaret ederken...

O, artık medyanın karşısındaydı...

Son derece anlamlı cümleleri arka arkaya sıraladı:

“Parti içi iktidarı kazanmak için değil, CHP'yi, Atatürk'ün partisini iktidar yapabilmek için CHP Genel Başkanlığına adaylığımı ilan ediyorum... Çağrımız Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarınadır... CHP değişirse Türkiye değişir...”

***

Genç vekilin sözleri etkileyiciydi...

O günden itibaren her sohbette...

Sık sık...

“CHP değişirse Türkiye değişir...” sloganı kabul görmeye başladı...

***

Bu kısa öykünün kahramanı...

Tam 30 gün önce 50 yaşına basan...

CHP Grup Başkanı ve Manisa Milletvekili Özgür Özel’dir...

Kalbinden geçen

100 yaşındaki CHP’nin...

Sekizinci Genel Başkanı olmak...

Yola çıkarken ilk kez seslendirdiği sloganın mesajı unutulacak gibi değildi:

“Davullar çalınan seçim akşamları vaat ediyorum...”

***

O günden bugüne...

Tam 30 gün geçti...

Özgür Özel...

Fazla uzatmadan...

Beyninden, gönlünden geçenleri sıraladı...

Kurultay’a...

20 gün var...

Konuşmaya, anlatmaya devam edecek...

Örneğin...

Kemal Kılıçdaroğlu’yla geçen...

(Bugün dahil)

“13 yıl 133 gün...” boyunca yüzlerin gülmediğini...

CHP’ye gönül verenlerin...

Her seçimde kahroluşunu “mazide” bırakıp...

Altıok’la mutlu yarınların gerçekleşmesi için çırpınacak...

Kendi ifadesiyle...

Belli ki...

20 gün daha kalbinden geçenlere yenilerini ekleyecek...

***

Merak etmişsinizdir?

Asırlık CHP’nin bir numaralı koltuğunu isteyen Özgür Özel...

Nasıl bu kadar girişken bir siyasi yapıya sahip?

Mesela...

Lise eğitimini yatılı okuduğu için; olamaz mı?

Kavgadan yılmamayı ise...

Parmak kadarken öğrenmiş...

Çok meraklı, çok okuyan...

Hiç yerinde durmayan...

Hep hareketli bir çocuk...

Hoş, bugün de yerinde duramıyor...

O kıpır kıpır Manisalı Özgür...

İzmir’in ünlü eğitim yuvası...

BAL’ın (Bornova Anadolu Lisesi) sınavını kazanıyor...

İyi de...

Yatılı okumak zorunda...

11 yaşında baba ocağına veda ediyor...

Elinde diş fırçası ve macunuyla 30 metrelik kuyrukta beklemek...

Hayat ile mücadelenin...

Belki de ilk(!) durağı olmuş Özgür Özel için...

***

Küçük Özgür Özel...

Yatılı okullarda sık sık kavgalar yaşandığı için...

Büyük sınıfların oğlanlarından dayak yemişliği hayli fazla...

Bir anısı var; çok şeker...

Belki de “hayat”ın satır başı...

Bir gün Gazi Meclis’te kavga çıkıyor...

Haydaaa, Özgür Özel en önde...

O gün...

Şaşıran mevkidaşlarına şöyle diyor:

“Yatılı okulda büyüdüğüm için; orada dövüşmeyi değil, dayaktan yılmamayı öğrendim! Dayaktan yılmamak başka bir meziyet...”

***

Sol’a aşkı...

Politik solcu öğretmen babadan miras...

Evet, CHP büyük bir aşktı...

Ama...

Bir aşk daha vardı; eczacılık...

Şifa dağıtıyor olmak...

Kalbinin derinliklerindeki görünmeyen madalya gibiydi...

30 yaşında...

Türk Eczacılar Birliği’nin en genç genel sekreteri oldu...

***

Neden bu memleketin 550 milletvekilinden biri olmak...

O’nu çok mutlu ediyor?

Bu sorunun cevabını...

Hürriyet’ten Zeynep Bilgehan’a yıllar önce şöyle anlatmış:

“Geçmişte Atatürk’ün, İsmet Paşa’nın, Bülent Ecevit’in, Süleyman Demirel’in, Turgut Özal’ın oturduğu sıralardasın! Bu duygu bir hazine...”

***

An itibarıyla...

“Bu nasıl bir siyasi yolculuk?” diye soranlara...

Milletvekilliğinin beşinci döneminde Özgür Özel’in cevabı anlamlı:

“Bu artık korkmayanların hikâyesidir... Hiçbir şey olmamış gibi davranmaya itiraz edenlerin hikâyesidir... Türkiye'yi değiştirmek için CHP'yi değiştirmeye inanan kadroların hikâyesidir... Bu bir lider değişikliğinin ötesinde, gücü kadrolarından alan ve kadrolarına güç veren bir hareketin hikâyesidir...”

***

Peki, günün moda ifadesiyle CHP nasıl değişecek?

“O değişim hem kararlı, hem vefalı olmalı; kimseyi incitmemeli, bir kişiyi bile kaybetmemeli ama geçmişe saplanmamalı, aynı hataları tekrar etmemeli…”

Bir de yapacakları için verdiği sözler var Özgür Özel’in:

“CHP önce, nerede duracağını bilecek; altı ok nereyi gösteriyorsa orada duracak... Gazi öyle dedi ya, (Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir…) CHP hep kimsesizlerin yanında duracak...”

***

Bitiriyoruz...

Manisalı Özgür Özel’i...

İlk kez...

2009 Yerel Seçimler öncesi...

Manisa Belediye Başkanlığı yarışına girerken tanıdım...

Ege TV’deki odamda...

Bana ve haberci arkadaşlarıma yapacaklarını anlatmıştı...

Belediye Başkanı olamadı(!) ama...

Manisa’nın milletvekili oldu...

Sonra O’nu kimseler tutamadı...

Hiç unutmuyorum...

O gün de parlak, yenilikçi projelerinden söz etmişti...

Şimdi...

Siyasi yaşamında yeni bir sayfa açmaya hazırlanırken...

Yeni yüzyılda...

Yeni bir siyaset için...

Yeni yaklaşımlarla...

Arkadaşlarıyla birlikte yol almaya hazırlanıyor...

O’na sorarsanız...

Türkiye’nin kaderini değiştiren...

Nice devrime imza atan bir siyasi irade...

Bunu yine yapacak güce ve kudrete sahip...

Kendine güveni şu sözlerle ete/kemiğe bürünüyor:

“Daha önce başardık, yine başaracağız... Kutuplaştıran siyaset anlayışını reddediyoruz... Etnik ve mezhepsel kutuplaşmayı da kabul etmiyoruz... Toplumu dikine kesen ve ayrıştıran siyaseti reddediyor, yatay siyaset anlayışını savunuyoruz... Unutmayın; bir şeyi istiyorsanız sonuna kadar isteyeceksiniz...”

Nokta...

Hamiş: En merak edilen soru şu: CHP neden iktidar olamıyor? Özgür Özel’den, bu kısa soruya anlamlı bir iç döküş geliyor: “Parti yönetimi (28 Mayıs 2023) yenilginin nedenlerini araştırıp yeni bir yol haritası çizmedi... Bunun yerine parti içi iktidarı korumaya odaklandı... Parti yönetimi durumu onarmaya yönelik adımlar atmak yerine bu kırılmayı görmezden gelmeyi tercih etti...”

Sonsöz: “Akıllılar önceden ağlarlar; bilgisizlerse işin sonunda başlarını vururlar... / Hz. Mevlana...”