100 yaşındaki…

Ezeli ve ebedi muhalefetin adresi CHP…

Asırlık şöhretini…

Uçurumun kenarına taşıyor…

Direksiyondakiler ise…

Hala farkında değil!

***

CHP’nin çatı katı…

Radikal bir karar verdi; İzmir’de 22 belediye başkanının…

Üçünü yerinde bıraktı…

Diğerlerine “elveda” dedi…

Yeni başkan adayları “önseçimle” mi belirlendi?

Hayır…

Yolcu edilenlere(!) nasıl karar verildi?

“Kimse bilmiyor!” derkeeeen…

Genel Başkan İzmir’e geldiğinde her şey belli oluverdi…

Özgür Özel’e göre…

“İzmir’de bir yenilenme ve yeniden seçmenin dönüp CHP’ye bakmasını istiyorduk… Çünkü hizmetten değil ama bir yorgunluk vardı…”

Demek ki…

CHP’nin, İzmir için yaptırdığı iddia edilen anketlerde…

“Yorgunluğu” ölçen bir barometro de var!

Üç belediye başkanı dışında…

Herkes yorgunsa(!)

Haklı olarak “ha’di herkes evine” şeklinde bir uyarı…

CHP’ye yakışır mı?

***

Tut ki…

Son 24 saat içinde yaşananlar gösteriyor ki…

Belki de “yerli siyaset” tarihinde eşi benzeri görülmemiş…

Bir “Karaburun Olayı”nın…

İzah edilecek bi’yanı var mı?

Hikayeye bak!

Sen…

Genel tanımlama içine girdiği için…

Karaburun’un mevcut belediye başkanı İlkay Girgin Erdoğan’a…

“Buraya kadar, başkanım” diyerek…

Yerine…

Karşıyaka'dan aday adayı olan Nurşen Balcı’yı getiriyorsun…

İlçede sözde…

“İsyan, misyan...” yaşanıyor…

Tepkiler “tsunami”ye dönüşüyor…

Aaaa, o da ne?

Karaburun adayı ilan edilen Nurşen Balcı…

24 saat önce…

Adaylıktan alınıyor…

Yerine…

“Teşekkürler, buraya kadar!” dedikleri…

Mevcut Karaburun Reisi’ne yeniden yol veriliyor…

Arkadaş…

Mevcut Karaburun Belediye Başkanı…

Madem…

(Sözüm ona genel kanı…)

Yorgun olduğu için görevden alındıysa…

Neden yeniden “Buyrun başkanım!” deniyor?

Siz şimdi…

CHP’nin Çatısı olarak…

Kadın Kolları MYK’sında görevli olan…

64 yaşındaki Nurşen Balcı’dan nasıl özür dileyeceksiniz?

Ha’di diyelim ki, “Affet bizim ablam” dediniz…

“Kırılan kalpleri kim tamir edecek?”

Daha iki gün önce CHP Sözcüsü Deniz Yücel…

“Artık listelerde değişimlik olmayacak!”

Dememiş miydi?

Her şey çok karışık; çoook!

***

Hiç merak eden yok mu?

Eski genel sekreter ve milletvekili Gürsel Tekin…

Neden?

“40 yıldır CHP'deyim ben böyle bir dönem görmedim!”

Diyerek partisini suçladı…

Niye?

Belediye başkanı olmak istediği için…

Tamam…

Tut ki, Gürsel Tekin’i, Kadıköy için yaşlı buldunuz…

Güzel güzel söyleyin…

Tatlı tatlı ikna edin; kalp kırmayın…

Niye…

Ömrünü CHP’ye veren…

Bir politikacının kalbini param parça ediyorsunuz?

Belki de…

Tatlı dille O’nu yeniden kazanabilirdiniz?

Sert bir üslup kullandığınızda…

Kim zararlı çıkıyor?

Tabii ki; CHP’nin Çatı Katı…

“Ey CHP’li küskünler; buyrun siz bu köşeye!”

***

Yukarıdaki örneğin, bi’kopyası da…

Dikili’de 19 yıl belediye başkanlığı yapan ve…

“Komünist Osman” olarak anılan…

“Osman Özgüven”in feryadında gizli…

Önseçim yapmadı diye…

Yarım asırlık partisi CHP’nin Çatı Katı’na bastı kalayı…

Haklı mı?

Olabilir…

Ancaaak…

Yaşına hürmeten…

Bi’dinleyin, ikna etmeye çalışın, üşenmeyin dil dökün ama…

Yeter ki, kalp kazanın…

Bırakmayın adamcağızı “köşe yaptığı” gibi bi’kenara!

***

Bitiriyoruz…

Neyle…

CHP’nin dünkü İzmir aday tanıtım toplantısıyla…

Allah’ı var…

Her şey dört dörtlüktü…

Genel Başkan Özgür Özel’in “hitabet” gücüne…

Kimsecikler ulaşamaz…

Bu kesin…

Kararlı… Dinamik… Değişim’den mutlu… Heyecanlı…

Bu özellikleri taşıyan lider asla…

Sendelemez… Ayağı takılmaz…

Ne var ki…

Görünen şudur:

“Benim kalben tanıdığımız Özgür Özel”…

Bazı hassas konularda…

Sanki tek başına mı kalıyor acaba?

Yanı başından biraz destek beklemesi…

O’nun hakkıdır…

Dün şöyle gönül gözüyle bakınca farkı fark ediyorsunuz:

“Resmen tek kişilik ordu”…

Adeta…

“İzmir’de 30’da 30 yapacağız inşallah…” 

Derken…

Sadece alkış yetmez…

Genç genel başkan…

Yalnız kalmamalı…

Bence…

Seçime 43 gün kala…

CHP’de an itibarıyla her şey…

“Özgür Özel” adıyla yürüyor…

Siyasi liderler tıkanmamalı…

Yanlış mı?

Nokta…

Hamiş: Hatırlayın! Birkaç gün önce ne demişti Özgür Özel? “İzmir listesinin tamamını bizzat çalıştım; 15 gündür özellikle İzmir’e çalıştım... Dün aralıksız 22 saat İzmir konusunu değerlendirdim…” 

Sonsöz: “İnsanları iyi tanıyın; her insanı fena bilip kötülemeyin… Her insanı da iyi bilip övmeyin… / Hz. Mevlana…”