Şu sırada biraz “sessiz” gibi görünse de…

Görüntü aldatmasın…

Boş durmuyor; her gün bir ilde, ilçede veya kahvede…

Hafta sonu…

Karadeniz’in siyasi tansiyonunu ölçmek için…

Ordu’nun ilçelerini karış karış dolaştı…

Altınordu’da öğrencilerle sokak ortasında…

Aşık Veysel’in…

“Uzun İnce Bir Yoldayım” türküsünü seslendirdi…

Kahvedeki vatandaşları selamladı…

Okey masasında dörtlüyü kurdu…

Ne var ki, taşların cilvesine geldi…

Veda ederken…

Sözlü bir “ince ayar” yaptı:

“Kumar’da kaybeden, Siyaset’te kazanır…”

***

Muharrem İnce’nin bugünkü çabalarına bakıp…

Çok konuşan hatta “ayar çekmeye çalışanlar” da var…

Kıdemli siyasetçinin hangi hedefe doğru koştuğunu…

CHP’ye yarım asır emek vermiş…

Politika’nın her basamağında taçlanmış değerli büyüğüm…

Bülent Baratalı’ya sordum:

***

Merak edilen şu:

CHP rozetiyle muhteşem performansı vardı…

Acaba parti kurduktan sonra umduğunu bulamadı mı?

Yılların siyasetçisi Baratalı’ya göre…

Böyle demek haksızlık olurdu…

Neden?

Çünkü, “Memleket Partisi” henüz prematüre bile değil… Gerçi, seçime yetişmek için kurultayını yaptı ama daha 51 ilde kuruluşunu ancak tamamlayabildi… Daha 973 ilçenin önemli bir kısmı duruyor… Seçim gelip çattığında yaklaşık 200 bin seçim sandığında en az üç temsilcisi olmalı… Demek ki, nereden baksanız 700 bin üyeye ihtiyaç var… Beş aylık partiden bu beklenemez… Sizi kahvede, tarlada, sokakta konuşacak, savunacak örgüt tamamlanmamış, zaman tanımak lazım…

Şunu unutmamak gerekiyor…

Muharrem İnce…

Önceki partisinde neredeyse 180 yıllık bir geleneğe…

120 yıllık bir ideolojiye…

1950 yılından beri iktidar olamamış ama…

Hala 25/28 bandında duran kaya gibi örgüte sırtını dayandırıyordu…

Orada kükremesi kolaydı…

***

Muharrem İnce, partiyi kurarken…

Stratejik hata yapmış olabilir mi?

Cevap tek cümle:

“Stratejik hata yaptığı söylenemez; taktik hata ise, belki…”

***

Partisini 19 Mayıs gibi anlamlı bir tarihte…

Hayata geçiren bir siyasi lider…

İttifaklara bölünmüş Türkiye’nin siyasi yapısında yalnız mı kaldı?

Kıdemli siyasetçi Baratalı, gülümseyerek cevap veriyor:

“19 Mayıs’ın gerçek sahibi CHP… Onun için tapulu malı üzerine gecekonduya izin vermiyor… Muharrem İnce bu nedenle başka partiden geleceklere ve Z kuşağına davet çıkarıyor… Ayrıca, Millet İttifakı içinde yer alabileceğini (Seçime üç ay kala duruma bakarız, biz de ittifaka varız deriz... Bunu da bu iktidarı göndermek için söyleriz…) dediğini unutmayalım… Zaten Tayyip Bey karşıtlığından beslendiği için başka umarı yok… Bugünkü durumuna (İlkeli Yalnızlık) diyebiliriz ve bu kendi tercihidir…”

***

Peki, Memleket Partisi’nin, bundan sonraki yol haritasında tek başına yürümesi doğru olur mu?

Baratalı, yarım asrın tecrübesi ile diyor ki:

“Muharrem İnce, tek başına yürümek istiyor… Bunu defalarca ifade etti… Ama 2022 Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento seçimlerinde, muhakkak cumhurbaşkanı adayı olacak…”

***

Bitiriyoruz…

Muharrem İnce…

Bu iklimi bilerek parti kurdu, yürüyor…

CHP’den ayrılanların kurdukları partilerin…

Tekrar CHP’ye döndüklerini, bütünleştiklerini biliyor…

Güven Partisi, Birlik Partisi, Barış Partisi, Halkçı Parti, SHP ve…

Benzerleri gibi…

Bu gerçeğin farkındaydı zaten…

Onun için CHP’den ayrılan bir parti gibi nitelendirilmek istemiyor…

An itibarıyla…

Sıcak politikaya ise şu kararlı sözleriyle katılıyor:

“Biz (Ne Cumhur, ne Millet, tek yol Memleket) diyoruz... İttifaklar seçim döneminde yapılmalıdır… Ortada daha seçim yokken ittifakları doğru bulmuyorum…”

Böyle dedi ve geçen hafta Bursa İnegöl’de…

Partilere seslendikten sonra…

Gökyüzüne beyaz güvercinler uçurdu…

O fotoğraf size kimi hatırlattı dersiniz?

Nokta…

Sonsöz: “41 yıl sonra CHP’ye yüzde 30 barajını aştırdığım için özür dilerim… / Muharrem İnce – Memleket Partisi Genel Başkanı…”