Mehmet KARABEL
Gizli aşk bu söyleyemem!
26 Ağustos 2023 Cumartesi

Dünyalar güzeli o sarışın…

Kalbini kaptırdığı o Yeşilçam yakışıklısından…

Dört yaş daha büyüktü…

Ama, ne gam!

Aşk, yaşa – başa bakar mı?

***

Şahane sarışın…

An itibarıyla 78 yaşında…

60 gün sonra…

Sağlıkla, mutlulukla “79” olacak ama…

Bir yerde karşılaşıp da…

Gözleriniz…

O’nun o deniz mavisi gözlerine hapsolduğunda…

Şarkılardaki gibi…

Yaradan’a niyaz edeceksiniz:

“Tanrım beni baştan yarat…”

O ses…

Zaten rakipsiz…

Şarkılarla yaşayan…

Sevdalarını unutmayan…

Üç kez nikah masasına oturan…

Ama…

Özellikle “o sevdalardan” birini…

Tam anlamıyla kalbine gömen…

Harika bir ses…

Karşınızda Emel Sayın…

***

Yeşilçam’ın gelmiş geçmiş…

En çekici “baby face” aktörü olarak ün yaptı…

Ama hiç…

Muhallebi çocuğu rollerini seçmedi…

Güzel erkekti ama…

Bileği kuvvetliydi…

53 yıl önce…

Ses Dergisi’nin yarışmasıyla Yeşilçam’a daldı…

Her rolün delikanlısı oldu…

Türk Sineması’nda bir rekoru var ki…

Kırılacak gibi değil…

Sinema yıldızı yarışmasında birinci olunca…

Arka arkaya…

Yeşilçam’ın “dört yapraklı yoncası” olarak kabul edilen…

Fatma GirikTürkan ŞorayFiliz AkınHülya Koçyiğit ile…

Kamera karşısına geçen…

Bütün zamanların tek aktörü olarak tarihe geçti…

Yakışıklı salon erkeği…

1975’ten sonra salon erkeği rollerini tarihe gömdü…

Sosyal içerikli filmlerin…

Değişmez aktörü oldu…

Karşınızda Tarık Akan…

***

Bizim her yaştan sinema seyircimiz…

Yakıştırmayı çok sever…

Ayhan Işık ile Belgin Doruk ikilisini…

“Küçük Hanımefendi” serisinde…

Gerçekten…

Birbirlerine aşık zengin kız - yakışıklı şoför olduğuna inananlar bile çıktı…

Bu yakıştırmalar…

Emel Sayın’la Tarık Akan için de yapıldı…

Harbi miydi?

Yoksa…

Ateş olmayan yerden duman çıkmaz durumu muydu?

Allah bilir!

İlk kez…

1972’de çekilen “Feryat” filminde…

Birlikte kamera karşısına geçtiler…

Seyirci anında notunu verdi:

“Ne kadar da çok yakışıyorlar…”

Ertesi yıl…

“Yalancı Yarim”de başrolleri paylaştılar…

Üçüncü filmin adı, “Mavi Boncuk”tu…

Yıkıldı ortalık…

“Tamam” dedi, onları sevenler:

“Bunlar birbirlerine sırılsıklam aşık…”

***

Böylece…

Tarık Akan’ın, Emel Sayın’a duyduğu aşk…

Hayatının…

Gerçek anlamda “ilk aşkı” olarak anılıyor…

Ve…

İddialara göre dört yıl sürüyor…

***

Emel Sayın ile Tarık Akan’ın paylaştığı gerçek aşk…

Özellikle gizli tutuluyor…

Belki üstü örtülmüyor ama o aşka saygıdan…

San’at aleminde bi’anda “ıssız aşk” oluveriyor…

***

Aradan uzuuuun yıllar geçiyor…

Bir arada olmuyorlar ama…

Onları birbirine yakıştıran seyirci ile…

San’at dünyası…

O ikilinin masalsı sevda esintilerini hep hissediyor…

***

Tarık Akan…

2016’nın 12 Eylül’ünde…

Kanser illetinden hayata veda ediyor…

Ve o gün…

Emel Sayın, sosyal medyasında…

O’nun fotoğraflarını koyup…

Altına…

“Elveda sevgili... Tarık...” demekten çekinmiyor...

Dikkat; lütfen…

“Elveda sevgili”, diye iki kelime yazıyor…

Üç nokta koyuyor…

Ardından “Tarık” kelimesini yazıp…

Üç nokta daha ekliyor…

Bu yazı biçimi sosyal medyada…

Emel Sayın’ın…

Yaşadığı derin acının gölgesinde…

“Elveda sevgilim…” cümlesini açık açık yazamadığı…

Şeklinde yorumlanıyor…

Nitekim…

Sarışın sanatçı…

Tarık Akan’ın iki yıl önceki ölüm yıldönümünde…

Kalbinden geçen samimi duygularını şöyle özetliyor:

“Tarık’ı kaybettiğime hala inanamıyorum… Tarık ile apayrı bir durum... Bir duygusal bağ var... Tarık'ı kaybetmek çok zor geldi bana… O’nu unutmam mümkün değil…”

Bununla kalmıyor Emel Sayın…

Birlikte çevirdikleri bir filmin sahnesinde zorlandığını…

Ancak…

Tarık Akan’ın şu sözleriyle güç kazandığını söylüyor:

“Tarık bana, (Emel, bak seni seven adam yanında... Ve sen de onu seviyorsun… Onun gözlerine bakarak aşkını anlatan bir şarkı söyleyeceksin... Lütfen toparla sadece bunu düşün…) dedi… Ve ben kendime geldim… Hiçbir şey olmamış gibi şarkıyı söyledim…”

***

Bitiriyoruz…

Onların yaşadığı “Sağır-Dilsiz Aşk” bi’tarafa…

Ne hikmetse…

Aynı yıllara rastlayan acıları da…

Ortak odaklı…

Mesela…

En verimli döneminde…

Türk Sineması’nın “Damat Ferit”i…

12 Eylül askeri rejimi sırasında…

12 yıl hapisle yargılanıyor...

İki buçuk ay hücrede yatıyor...

İnanılmaz acılar çekiyor…

Aynı tarihlerde…

O dönemde bir MİT Raporu’na dayanılarak…

Emel Sayın’ın 12 Eylül günlerinde…

Çok üst düzey bir “Komutan”la ilişki yaşadığı öne sürülüyor…

Sonra hepsi yalan çıkıyor…

Amaç…

Popüler insanları huzursuz edip…

Yüreklere korku salmak…

Yakışıklı aktör, o günleri kitabında şöyle anlatıyor:

“Hücreye girdiğimin sabahında, pantolonumu ters çevirdiğim zaman, tek parçamdan 48 tane bitin sirkesini (yumurtasını) kırdığımı hatırlıyorum... Çevremde binlerce bit... Zemin ıslak ve pis kokulu... Yüksekliği iki; genişliği bir buçuk metre... Hücrede üç kişiyiz... Saat başı dayak... Gördüğüm işkenceleri kimseye anlatmak istemiyorum... O hücre hapsi bana çok şey öğretti...”

Nokta…

Hamiş 1: “Eğer anlatılanların her kelimesi doğru ise; insan ister istemez kendine soruyor: “Sağır-dilsiz bir aşk, bu kadar mı şahane olur?”

Hamiş 2: Bu yazının başlığı, sözü-bestesi Zeynettin Maraş’a ait Nihavend şarkının ilk cümlesidir… Gerisi şöyle gelir: “Gizli aşk bu söyleyemem derdimi hiç kimseye… / Zevke vedâ, neş’eye de vedâ artık her şeye… / Arzular bir, bir hayâl oldu, baharımın gülleri soldu… / Gönlüm hicran, hasret, gamla doldu… Derler ki; Zeki Müren’in sesinden ilaç gibi gelir kimilerine… Bazıları ise gözyaşlarına engel olamaz…

Sonsöz: “Seni sevdiğim kadar yaşasaydım; ölümsüzlüğün adını aşk koyardım… / Anonim…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Milletin cebi
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Cesur ve kararlı!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birleşik Krallık ve ahlaki çöküntü
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Katılımcı değil, kayırmacı belediyecilik...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Tüketim cehenneminde gündelik hayat
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Maymunlar Cehennemi ve Cujo
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Köylüler tarımı bırakmaya başlayınca neler oldu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmirli bir hukuk kahramanı: Bekir Behlül
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Düzen
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Ülkeme adalet diliyorum, gönüllere vefa!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva