Mehmet KARABEL
Doktor kanı nasıl yıkanır?
15 Temmuz 2022 Cuma

Temmuz’un ilk haftasının tam ortasıydı…

Kan donduran olayın haberi…

Konya Şehir Hastanesi’nden geldi…

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ekrem Karakaya…

Güpegündüz…

Görev yaptığı hastanede silahlı saldırı sonucu son nefesini verdi…

Doktorun canını alan saldırgan ise…

Son kurşunu kendi kafasına sıktı…

Aradan 10 gün geçti…

Geride gözü yaşlı bir eş ve iki küçük yetim kız çocuğu bırakan…

Henüz 48 yaşındaki…

Dr. Ekrem Karakaya’yı

Hayatın zorlu ve telaşlı akışı içinde hepimiz unutacağız…

Geriye…

Mesleğine adeta tapan bir doktorun…

Şifa dağıttığı yüzlerce hastasının sosyal medyadan hiç silinmeyecek…

Teşekkür ve minnet duyguları ile örülmüş sözcükler kalacak…

Aslında başka bi’şi daha kalacak…

Bir şiir yaşatacak…

Unutanlara Dr. Ekrem Karakaya’yı…

Üstelik…

İzmirli bir meslektaşının dizeleri bunlar…

Tam da o gün…

(06 Temmuz Çarşamba günü yazılmış…)

Acı olayın…

Sizin, bizim, hepimizin kalplerinde…

Henüz en sıcak haliyle yaşandığı anlarda…

***

Aşağıdaki dizeler…

İzmirli Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı…

Opr. Dr. Hüsrev Çetin’e ait:

KİMİN KANI?

Biz alışığız, önlüğe bulaşan,

Hasta kanına…

Anamız, karımız çok yıkamıştır,

Bu kırmızı lekeyi gururla…

Ama bu kan bizim kanımız…

Görev başında, alındı canımız…

Doktor kanı nasıl yıkanır?

Ne bilsin? Anamız, babamız…

Hekimi vuran bir kişi mi?

Kim bilir nerden aldı cesareti!

Kul hakkını dilinden düşürmeyenler,

Hadi ödeyin iki yetimin diyetini…

***

İzmirli hekim Opr. Dr. Hüsrev Çetin’in…

12 mısradan oluşan ve dahi…

Bu ülkenin insanına “Unutmayın, unutturmayın…” mesajı veren…

“Kimin Kanı?” sorusunu ise…

Son derece “acıklı” ama “efendice” masanın üstüne koyabilen…

Su gibi akıp giderken kalplere dokunan şiiri…

Edebi yoldan naif bir “insanlık” dersinden başka bi’şi değildir…

Binlerce meslektaşı adına…

Yazarak demek istiyor ki…

Opr. Dr. Hüsrev Çetin…

“Vurulduk ey halkım, can’a can katalım derken…”

Bari…

Bundan sonra…

Can’a can veren başka meslektaşlarımız kopmasın hayattan…

***

Bu güzel ülkenin alışkanlığıdır…

Tanıdığımız biri hayata veda ettiğinde…

Dilimizin ucundadır hep…

“Vay gidene…” deriz; gayriihtiyari…

Neden tercih ederiz, sitemli o iki kelimeyi?

Çünkü…

Dikkat etmişsinizdir; mutlaka…

Cami’de başlar “rahmetlinin dışında” her türlü muhabbet…

Kimisi siyaset’ten dem vurur…

Kimi de hayat pahalılığından…

Af buyurun; giden daha musalla taşında unutulur…

Cenazelerde…

Hep üzülenler, kahrolanlar eşler ve çocuklardır…

***

Konya’daki Şehir Hastanesi’nde…

Başından aldığı kurşun yarasıyla…

50 yaşını görmeden hayata veda Dr. Ekrem Karakaya’nın arkasından…

Sosyal medyada…

Hayata döndürdüğü hastaların yakınlarının kaleme aldığı…

Teşekkür mesajları kaldı…

Hepsi, gurur veriyor ama bi’tanesi özellikle…

İnsan kokuyor:

Enerjik, dikkatli, insanları ve işini seven bir doktor… Sağlığıma kavuşmamdaki emeği için minnet borçluyum…”

***

Bugünkü köşemizin finalini…

İzmirli kalemşor doktorumuz Opr. Hüsrev Çetin’e yönelttiğimiz…

Hassas bir soruya…

Gönül açıklığıyla verdiği cevapla yapalım:

“HEKİM CİNAYETLERİ NASIL ÖNLENİR?”
Hiç tanımadığımız biri, haksız yere öldürüldüğünde, ne çok yanıyor içimiz... Bir doktor, bir genç kız, bir avukat, bir gazeteci ya da, dünyanın öbür ucundaki, herhangi bir insan… Bir de şöyle düşünün… Ya çok yakınımızdan biri bu hayattan koparılırsa?

İsterse, Cumhurbaşkanı arayıp, “Üzgünüm” desin, “Kanı yerde kalmayacak” desin; teselli olmuyor maalesef… En sevdiğimi, bir daha göremeyeceğim, dokunamayacağım… Yaşadığı hayatı izleyemeyeceğim… Anayasayla tanınan “yaşamak hakkı” ona verilmemişken, hayat sevdiklerimizle anlamlıyken; onlarsız yaşayacağım ömrümün kalanını… Bunun hiç tesellisi olabilir mi?

Dünyanın en çok korunan adamı, ABD başkanı, Japonya ya da, İsveç’in eski başbakanı öldürülebiliyorsa, bir hekimi, ne x-ray cihazı koruyabilir, ne de, 24 saat O’nu gölge gibi izleyen koruması, bu cinayetleri önleyebilir... Peki, ne yapmalıyız?

Kimse kendi adaletini, kendisi vermeye kalkmamalı… Gerçek ve tarafsız bir adalet olmalı ki, canı yanan bilmeli; sevdiğinin ölümünde hatası varsa, o kişinin cezasını çekeceğine…

Ölüm kutsanmamalı, adına anlı şanlı sıfatlar konarak, yaşamak bu kadar güzelken…

Öldürmek kutsanmamalı; adına namus diyerek, “anamın babamın kanı yerde kalmadı” bahanesini öne sürerek…

Hiç bir meslek, hiç bir düşünce; küçümsenip, kimse hedef gösterilmemeli, siyaset malzemesi yapılmamalı…

Yaşadığı ülkenin bütün imkanlarından, herkesin eşitçe faydalanması sağlanmalı ki, kimse “Fakirim, eğitimsizim…” diye kendini hakir görmemeli, kendince adalet aramamalı…

Her  vatandaş; kendini bu ülkenin sahibi görmeli, “birey” olmalı, kendini değerli görmeli… Varlığının, fikrinin, hakkının önemli olduğunu hissetmeli…

İktidara aday olanlar şunu hiç unutmamalı: Ülkeyi yönetmek demek; sınırsız imkana sahip olmak değildir… O ülkenin insanlarının, her sorununu anlayıp, çözüm üretebilme yetisinde olduğuna gerçekten inanıyorsa, iktidara talip olmalıdır...

Belki; böyle bir düzende önlenir; hekim cinayetleri ve “bütün kendi adaletini sağlamak” isteyenlerin hunharca planları…

***

Bitiriyoruz…

Geçtiğimiz hafta…

CHP İstanbul milletvekili Ali Şeker’in bir demecini gördüm…

Tıp doktoru o vekil diyor ki:

2012’den beri sağlıkta şiddet istatistikleri tutuluyor… 10 yılda 110 bini aşkın şiddet bildirimi var… Asıl sorumlu ülkeyi yönetenler ama mağdur olan hekimler suçluymuş gibi şiddeti onlara yönlendiren bir anlayış var...”

Nokta…

Sonsöz: “Olmaz dediğin ne varsa hepsi olur… Düşmem dersin, düşersin… Şaşmam dersin, şaşarsın; öldüm der durur, yine de yaşarsın… / Hz. Mevlana…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 3 yorum var, 3 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Tayfun 16 Temmuz 2022 Cumartesi 12:51

Bekir rumuzlu kişi asıl sen kendine gel. Tabii ki diğer meslek grupları da şiddet görüyor ama sağlık personeli kadar değil. Kaldı ki hiçbiri birbirinden bağımsız değil. Cahilliğin kollandığı ve eğitimli insanların horlandığı bir ortamda bu şiddet eğilimi normal değil mi? Tıkanmış bir sağlık sisteminin sıkıntısını doktora yükleyenlerin kullandığı şiddet yönlendirme eğiliminin şehvetine kapılmışsınız. Doktor korumacı olunacak tabii ki, en azından katillere ve faillere empati yapmaktan iyidir.

Yorumu oyla      2      3  
Vatandaş 15 Temmuz 2022 Cuma 11:34

Bu gün sağlık sistemi önceki seneler göre iyi durumdadır,ama pandemi döneminden sonrasında sistem içinde aksaklıklar var elbette bunun nedeni doktorlar değildir,ben yaşım gereği sadece aşı olduğum günleri anımsıyorum,bildiğim tek şey köy bakkalında lokum,bisküvi,leblebi,renkli şekerler ve birde opon,gripin,panalgine,derman ve aspirin hapları bulunurdu büyüklerimiz hangi hapın neye iyi geldiğini bilir ona göre satın alırdı,bugünkü sağlık sisteminde karşılaştığı sorunları yaşamıyor ve tedavisini yapıyordu,ayrıca her köyde askerde revirde çalışanlar sıhhiye dediğimiz amcalar cam şırınga ile iğne yaptığını biliyorum,bu gün ise devlet hastanelerinde büyük birikimler var,özel hastaneler hizmet veriyor ama karşılığında vatandaşa büyük ekonomik külfet getiriyor,bu sistemin daha iyi şekilde çalışması için sağ duyulu hasta yakınları,görevini özverili yapan doktor ve sağlık personeline anlayışlı ve saygılı şekilde davranmak gerekir yoksa stres olup şifa yerine dertler çoğalır...

Yorumu oyla      4      3  
bekir 15 Temmuz 2022 Cuma 11:00

yanlış yorumlamaktasınız, her öeslek grubundan şiddete uğrayan insanlar var Avukatları görüyorsunuz darb ediliyorlar, polise yumruk atılıyor, mühendis ayağından bıçaklanıyor, bir doktorun gördüğü şiddete bakarak diğer meslek gruplarını nasıl yok sayarsınız? 84 milyonluk ülkede boyle doktor korumacı diğer meslek gruplarını yok sayan anlayışınızı reddediyorum ve kendinize gelin diyorum

Yorumu oyla      2      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Milletin cebi
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Cesur ve kararlı!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birleşik Krallık ve ahlaki çöküntü
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Katılımcı değil, kayırmacı belediyecilik...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Tüketim cehenneminde gündelik hayat
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Maymunlar Cehennemi ve Cujo
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Köylüler tarımı bırakmaya başlayınca neler oldu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmirli bir hukuk kahramanı: Bekir Behlül
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Düzen
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Ülkeme adalet diliyorum, gönüllere vefa!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva