Henüz mazi olmadı ama...

CHP’nin tarihe geçen son Kurultayı’nda...

Kılıçdaroğlu’nun unutulmaz bi’cümlesi vardı:

“Beni asıl üzen sırtımdaki yük değil sırtımdaki hançerlerdi...”

CHP’nin yedinci kaptanı böyle dedi; kürsüden indi...

Genç rakibi Özgür Özel...

Aynı kürsüden hem Kurultay’a hem Kemal Bey’e...

Filmlerdeki replikleri kıskandıracak bir karşılık verdi:

“CHP’de hançer yok, hançerleyecek kimse de yok...”

***

İşte, o Kurultay’dan bugünlere geldik...

Aradan tam 30 gün geçti...

Yeni Genel Başkan Özgür Özel’e göre...

100 yaşındaki CHP...

Politikada yeni bir olmuşumu inşa etmeye başladı...

O “yapı” için...

Yeni Genel Başkan Özgür Özel...

İlk kez...

“Psikolojik İktidar” ifadesini kullandı...

Hem de...

Taaa, bi’yıl önce şu sözlerle:

“CHP de psikolojik olarak iktidara geçti; muhalefetteyken asgari ücrete zam yaptırabiliyor...”

Aradan tam 14 ay geçti...

Özgür Özel...

Bi’kez daha “psikolojik iktidar” adresini gündeme taşıdı:

“Muhalefet olarak Türkiye’de mevcut belediyeleri koruyup, üzerine yeni belediyeler alırsak ve dahi oyumuzu artırırsak, Türkiye'de psikolojik iktidar bir kez daha bize geçecek...”

***

Bu hedef...

Yaklaşan “yerel seçim” öncesi...

CHP’de...

“Aday adaylığı patlaması”na neden oldu...

Başvurular 5 Aralık’a kadar uzatıldı...

Çünkü...

Dün itibarıyla...

Büyükşehir ve il belediye başkanlığı yarışı için...

Yaklaşık 1.500 kişi başvurdu...

Belediye meclis üyelikleri için dosya alanlar 7 bine yaklaştı...

Peki...

CHP’de “aday adayı olmak için” bu heyecan neden?

***

CHP’ye ömrünün yarım asrını vermiş…

Urla Belediye Başkanlığı’ndan, İzmir İl Başkanlığı’na…

Ardından bu kentin milletvekilliğine…

Oradan da Genel Sekreter Yardımcılığı’na uzanan yelpazede…

Neler görmüş neler yaşamış Bülent Baratalı ağabeyimize...

Bu yazının başlığındaki soruyu sordum:

“CHP nasıl bu kadar hızlı değişiyor?”

Yılların politikacısı noktayı koydu:

“Politikayla ilgilenenler iyi bilir... Önceki dönemlerde adaylar genel merkez tarafından tayin ediliyordu... Özgür Özel, Kurultay’da adayların ön seçimle belirleneceğini ancak zaman darlığı nedeniyle eğilim yoklaması yapılacağını söyledi... Bu açıklama adayları hareketlendirdi... Böyle bir yoklamadan aday olarak çıkmak en azından örgütlerde uzun süre çalışanları umutlandırdı... Büyük heyecanda genel başkan değişiminin de  rolü vardi... Mesela, daha önceleri (Asla bi’daha CHP’ye oy vermem!) diyenler bile genel başkan değişimi nedeniyle karanlarını olumlu yönde değiştiriyorar... Sonuçta genel başkan değişikliği CHP’ye çok yaradı... Bu alanda zaten coşkulu bir şekilde görülüyor...”

Peki, nasıl bu kadar hızlı değişime gidildi?

Anlamlı soru, anlamlı cevap:

“CHP, uzun süre değişim için yola çıkmıştı zaten... Geçmiş yıllarda Altıok’taki tüm makam koltukların arkasında hep (CHP değişimin gücüdür...) diye yazardı... Sendikalaşma, grev hakkının elde edilmesi hep CHP’nin değişim ve dönüşüm ataklarıyla hayata geçti... Rahmetli Ecevit’in, (Toprak işleyenin, su kullananın) özlü sözünü nasıl unutabiliriz?  Devrim dediğiniz, işte bunlardır...”

Eksik kalmasın yazının sonu...

İzmir’in siyaset ustası Baratalı’ya şunu sormakta da yarar var:

“CHP, uzun zamandır bu değişimi neden hayata geçiremedi?”

İşte, beklenen cevap:

“Kılıçdaroğlu’nun dönemi statik (durağan) geçti... Değişimin önü hep tıkandı... Hatırlayın; aradan uzun zaman geçmedi... Muharrem İnce’nin aday olduğu Kurultay’da değişimden yana yeterli toplanma sayısı bulunmuştu ama örgüte baskı yapılarak bazı imzaların geri alınması sonucu o kurultay yapılamadı...”

***

Bitiriyoruz...

Geride kalan 100 yıl içinde...

CHP’nin bugün yaşadığı “değişim / dönüşüm” heyecanı...

Acaba kaç kez?

Altıok’un seçmenini bugünkü gibi etkiledi?

“Psikolojik iktidar el değiştiriyor!” derken...

100 yaşındaki CHP’nin...

49 yaşındaki bugünkü lideri...

En azından...

Psikolojik iktidarın nasıl el değiştirdiğini...

Sandıkta...

Kanıtlayamaya çalışacak...

Nokta...

Hamiş: Türkiye’nin 81 ili var... Bunların 30’u büyükşehir... Toplam ilçe sayısı 973... MYK'de alınan karar doğrultusunda, büyükşehir belediye başkanlığı için aday adayından 50 bin lira, nüfusu 500 bin ve üzeri il, ilçeler için 30 bin lira, nüfusu 250-500 bin arasındaki yerlerde belediye başkanlığı için 20 bin lira alınıyor... İlçelerin fiyat listesine hiç girmeyelim... Belde reisliğine talip olanlar bile 10 bin TL. veriyor...

Sonsöz: “Dünle beraber gitti canlarım, ne kadar söz varsa düne ait... Şimdi yeni şeyler söylemek lazım... / Hz. Mevlana...”