Mehmet KARABEL
Cepheden bir 'Kurban Bayramı' mektubu...
1 Eylül 2017 Cuma

Okuyacağınız mektup tam 95 yaşında...

Satırların sahibi "Mustafa" adında bir Mehmetçik...

Yer; Afyon...

Tarih; 14 Ağustos 1922...

Yani, "Büyük Taaruz"dan tam 14 gün önce... Kurban Bayramı'nın birinci günü...

Er Mustafa, anneciğine şöyle sesleniyor:

"Şefkatli anneciğim;

Evvela, gelişi ile şereflendirdiğimiz Kurban Bayramınızı tebrik eder ellerinizden öperim...

Valideceğim, bildiğiniz gibi askerlik nedeniyle bayramı gurbet ellerde yapıyoruz... Sağlık olsun...

Lakin, asıl Bayram bu değildir... Ya nedir?

Düşman esaretinden kurtulduktan sonra İzmir'den size mektup yazarsam, işte müminlerin bayramı o olacaktır... Zira herkes bu zafer bayramını büyük bir hasretle beklemekte ve bir an evvel barış ve esenlik dakikalarına kavuşacağımız günü gözetmektedir...

Bugün burada toplanan binlerce asker ve halk, açık ordugahta ve kışla meydanında birçok müezzinle öyle bir Kurban Bayramı namazı kıldık ki; keşke görmüş olsaydınız...

Değil insanlar, melekler bile ağlıyordu... Asker ve ahalinin yüksek bir sesle haykırdığı "Allahüekber" sedaları arşıalaya çıkıyordu...

Her askerin; anasının, babasının, evladığının hayali ile gözlerinden yaşlar akıyordu...

Tabi ki; gözlerden akan bu yaşlar sahiplerini, yarın kıyamet gününde yüce Allah katında şahit tutacak ve cehennem azabından kurtaracaktır...

Yüce Rabbim, buradaki bütün evlatlarını sağlıcakla analarına, babalarına, hasretlilrrine kavuştursun...

Oğlunuz Mustafa 14 Ağustos 1922..."

Büyük Taaruz'dan 14 gün önce cepheden yazılmış, işgal altındaki topraklarda Zafer'in ve ailesinin özlemini çeken "Mehmetçik Mustafa"nın mektubu böyle sona eriyor...

O Mustafa, "Kurtuluş"u gördü mü, bunu kimseler bilmiyor...

Ama iyi bildiğimiz bi'şi var...

Aynı Mehmetçik, bugün "Fırat Kalkanı"nda, Suriye sınırında, kuzey Irak'ta bu güzel ülkenin sınırlarını koruyor; Doğu Anadolu'da PKK belasını bitiriyor...

Bugün, Kurban Bayramı'nın ilk günü...

Tabi ki; küslükleri, dargınlıkları bitirelim; büyüklerimizi analım, ellerini öpelim ama...

Bu vatan için seve seve canını veren Aziz Şehitlerimizi unutmayalım; O'nlara da dua edelim...

Bu vatan bize onların armağanı...

Sonsöz: "Vatan için yaşayıp öldünüz; siz toprağa değil, kalplere gömüldünüz..."

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Ha’di, öldür beni!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Toplumsal Bellekte Bir Akdeniz Liman Kenti: İzmir
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Zoraya ter Beek’in ötanazi kararı üstüne
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
'Bitti' sanmayın; gelecek!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Paradigma çökmesi bir gerçek
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Amma velakin, bir şey yapmalı!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Kılıçdaroğlu’nun öfkesi ve yeni dengeler…
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Milletin cebi
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birleşik Krallık ve ahlaki çöküntü
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Maymunlar Cehennemi ve Cujo
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva