Mehmet KARABEL
Paranın Sağlığı Bozuldu!
18 Ekim 2022 Salı

Sabah sabah…

Muharrem İnce’de gözüm…

Canlı yayında…

Pahalılığı yorumluyor…

Dedi ki…

“Canınız çekmiş olabilir; çorbacıya girerken kapıdaki fiyat listesine dikkat edin! Yemeğiniz bittiğinde çorbanın fiyatı değişmiş olabilir!” 

Bu bir kara mizah örneği ama…

Çok çarpıcı; üstelik…

Yalan, yanlış da değil…

*** 

Hani, sohbet sırasında kimileri için “sağlığı bozuk” filan derler ya…

Aslında…

Paranın sağlığı bozuldu…

Tek sebebi var; hiper enflasyon…

*** 

365 gün önce bugün (17 ekim)

Amerikan doları, 9 Lira 26 kuruştu…

Dün…

Takvimler 17 Ekim 2022’yi gösteriyordu ve…

Dolar; 18 Lira 60 kuruştan işlem gördü…

Aradaki fark %100…

*** 

TUİK’e göre resmi enflasyon %83.5

Enflasyon Araştırma Grubu’na (ENAG) göre %181

Hangisine inanacaksınız diye sormak bile…

Af buyurun, abesle iştigal…

*** 

Yanıyor, çarşı-Pazar-mutfak…

Topu topu 365 gün (bir yıl) içinde…

Gıda fiyatlarındaki artış…

100 yıllık Cumhuriyet Tarihi’nde hiç görülmedi…

Memleket Partisi Lideri Muharrem İnce…

Canlı yayında tek tek saydı…

Çok değil; bir yıl içinde…

Neyin “yüzde kaç” zamlandığını öğrenirken…

Ruh halimiz bozuluyorsa…

Yegane nedeni, işte, o liste…

*** 

Un: %269

Şeker:  %536

Süt: % 294

Salça: % 387

Ayçiçek Yağı: %211

Dana Kuşbaşı: %217

Peynir: %366

Pirinç: %292

Tereyağı: %300

Un: %269

Bebek Bezi: %250

A4 Fotokopi kağıdı: %433

Yumurta %250

*** 

Kısa adı “BİSAM” olan…

Birleşik Metal – İş Araştırma Merkezi, dün açıkladı:

“Açlık sınırı 7 bin 300 lira…”

Yap hesabını…

Sadece asgari ücretle yaşayan bir aile…

O parayla…

Gıda masrafını bile karşılayamıyor…

Evdeki çocuklar ne yiyecek?

Kira, elektrik, yakıt, okul, ulaşım ne kalacak?

***  

Bu yangından kurtulmanın bi’yolu var mı?

Geçici bir mutluluk getirme ihtimali de olsa var…

DEVA Partisi’nin Lideri Ali Babacan’dan bi’formül geliyor…

Kısmen de olsa…

Ferahlık getirecek sihirli formülün adı:

“Gerçek enflasyon + Refah Payı”

Nasıl hayata geçer?

Formülün sahibi eski ekonomi bakanı anlatıyor:

“TÜİK’e düşük enflasyon açıklattırıp düşük enflasyon kadar emekli ve memur maaşını, asgari ücreti artırıyorsanız bu en büyük aldatmadır… İnsanlara yapılmış en büyük zulümdür… Gerçek enflasyon neyse maaşları en az o kadar artırmak zorundasınız… Ekonomi büyüyorsa, büyümeden (refah payı) olarak artı bir şeyler vermeleri lazım... Maaş artışlarının, sabit gelirli vatandaşlarımızın gelirinin (Gerçek enflasyon artı refah payı) kadar artırılması lazım…”

Belki o zaman “nefes” alınabilecek…

Bir “hayat biçimi” gerçekleşebilir…

*** 

Bitiriyoruz…

Almanya’dan örneklerle…

Nüfusu neredeyse bizimki kadar olan Almanya’da…

Asgari ücretin…

1 Ekim’den itibaren saatlik karşılığı 12 Euro…

Yani…

Bizim paramızla…

18 Lira 19 Kuruş…

Yuvarlayalım 18 TL. olsun…

Haftalık çalışma süresi en fazla 40 saat…

Bu da ayda 160 saat yapar…

Böylece…

Asgari ücretli Hans’ın eline ne geçiyor?

“1.920 Euro”…

Ne yapar bizim paramızla?

“Neredeyse, 34 bin 560 TL.”

Fiyatlar nasıl derseniz…

Verelim, bu aydan birkaç örnek:

An itibarıyla…

Almanya’da 

Dana kıyma için 5 Euro (90 TL.) Kuşbaşı et, 4,35 Euro (75 TL.) Tavuğun kilosu 2,59 Euro (50 TL.)... 

*** 

Bitiriyoruz…

Türkiye ile Almanya’nın nüfusu aşağı yukarı aynı…

“84 Milyon”…

Onlarda maşallah 17 milyon huzurlu emekli yaşıyor…

Bizim gülümsemeyi bile unutan emekli sayımız…

13 milyon civarında… (8 milyon 615 bin işçi emeklisi, 2 milyon 718 bin esnaf emeklisi ve 2 milyon 389 bin memur emeklisi…)

Yüksek enflasyon ve düşük maaşlar nedeniyle…

Nereden bakarsanız…

Yedi milyondan fazla emeklimiz…

Geçinebilmek öyle veya böyle çalışmaya devam ediyor…

Bu mevcut tüm emeklilerimizin yarısı demektir…

Oysa…

O’nun yaşındaki Alman emekli…

Türkiye’de…

Yaz / kış haftalarca tatil yapabiliyor…

Yazık değil mi bize?

*** 

Şu soruya kimse cevap veremiyor:

Bir yıldır, hemen her alışverişte fiyatların “etiket ömrü” neden saatlik?

Bunun önüne kimse geçemeyecek mi?

Nokta…

Hamiş: En acı veren haber şu: Dün, 16 Ekim Dünye Gıda Günüydü… Tümetici Hakları Derneği’nden gelen açıklama şöyle: “Türkiye’de 47 milyon 685 bin kişi açlık sınırının altında yaşıyor…”

Sonsöz: “Olmaz dediğin ne varsa olur… Düşmem dersin, düşersin… Şaşmam dersin, şaşarsın… Öldüm, der durur, yine de yaşarsın… / Hz. Mevlana…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Kalplerde yaşıyor!
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Zurnanın ‘zırt’ dediği yer!
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
İzmir’in Vahşi Batı’sı: Katırcı Yanni belası
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
Attends-nous PARIS
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Sözün haysiyeti
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Belediyelerin borç krizi siyasi krize dönüşüyor
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Farklı ahlak anlayışları, kültür, kontrol
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Bir zamanlar yaşananlar (1)
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Çevre düşmanı hükümlü, savcıya karşı!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Dönemi biterken Ekrem Bulgun…
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva