Küreselleşmenin yan etkisi olmalı, Dünya’da devlet adamı yetişmez oldu… Neyse ki bizde yetişiyor.

Başbakan elektronik tahtaya yazıyor, öğretmenler düzeltiyor. Rabia’nın açılımını söylerken ezberi bozulunca yardım alıyor. Ama zeytinliklere kurulacak tesislerin zeytinden daha değerli olduğunu biliyor… Hiç teklemeden söyledi. Okumayı yazmayı doğru dürüst sökmeden başbakan olmayı becermiş yarı dâhi bir devlet adamı…

Ana muhalefet lideri, memlekette huzur istiyor… Huzuru bozmamak için bildiklerini söylemiyor. Ketum. “Söylerim ha!” diyor ama söylemişliği yok. Çok efendi bir devlet adamı… Şimdi yollara düştü “adalet” arıyor… Bardak taşmış…

Önceki ana muhalefet lideri, bir kaset darbesiyle çekti gitti… Devleti iyi bildiği, iyi yetişmiş bir devlet adamı olduğu söyleniyordu…

Muhalefet liderlerinden Bahçeli, “Bizde diktatör olmaz. Bir defa diktatör Türkçe değil.” diyerek yüreklerimize su serpmiş müstesna bir devlet adamı…

Selahattin Demirtaş, muhalefet saflarında, devlet adap, edep ve bekasına uygun hareket etmeyi beceremediği için içerde… Edirne’de devlet adamı olmayı öğreniyor…

DYP ve Saadet Partisi’nin eski genel başkanları, iktidar partisine geçerek iktidar oldular. “Muhalefetteyken iktidara gelmenin en şarklı halinin” kitabını yazıyorlar. Siyaset kültürümüze yaptıkları önemli katkılarla hep anılacak iki değerli devlet adamı…

“Stratejik Derinlik.” Bu kavram, Türklerin dünyaya armağanıdır. Eserin sahibi eski Başbakan tam bölgede kuş uçurtmaz iken, onu koltuğundan uçurdular. Osmanlı efendisi bir devlet adamı…

Bu mükemmel devlet adamları topluluğunun en tepesinde, yerli ve milli Dünya liderimiz var. O, gerçek bir dahi, gerçek bir devlet adamı... Onun sayesinde, Türk korkusu ve İslam korkusu Batı’da aldı başını gidiyor… Son 300 yılın en güçlü dönemindeyiz…

Bu son bölgesel krizde, mazlumların her daim yanında olan devletimiz, Katar’ın mazlum Araplarını yalnız bırakmadı. Reis’e güvenimiz tam.

Bir de “kayınpeder devlet adamları” var ki, bu türle yeni tanışıyoruz, memlekete çok güzel damat yetiştirmekle ün yaptılar. Üstünler hukukunun en mükemmel örneklerini vermekle meşguller…

Memleketin yetiştirdiği devlet adamlarının mutlaka rahle-i tedrisinden geçtiği Meclis’e gelince, ülke başkanlık sistemine geçmekte olduğundan, Meclis’in bundan böyle nasıl çalışacağı pek bilinmiyor. Aslında yasama görevi olacak olmasına da; Başkan’ın iradesine dayanmayan yasama nasıl olur, Başkan’ın iradesinin gereğini yerine getirirse ne olur, orası meçhul! Milletin vekilleri, parmak indir kaldır görev yaptıkları günleri arar mı, göreceğiz.

Şükürler olsun, memlekette devlet adamı yetişiyor…