Başlıktaki üç kelime…

Aslında…

Hükümet’e “Acil Çağrı” niteliğinde…

O sözlerin sahibi ise…

Türkiye’yi kahreden “100 yılın depremi” için…

Hatay’a gelen Meral Akşener’den başkası değil…

İYİ Parti Lideri’nin uyarısı kelimesi kelimesine şöyle:

“Özellikle Hatay’dan başlayarak tüm Türkiye’de an itibariyle yabancıya toprak ve mülk satışının yasaklanması lazım… Kesinlikle bunun takipçisi olacağız, ne demek istediğimi Hataylılar anlıyor…”

***

Türk Milleti’nin ve dahi özellikle Hataylıların anladığı neydi?

Meral Akşener…

Tarihçi Akademisyen kimliği ile…

Deprem mağduru Hatay’dan hükümete neden böyle sesleniyordu?

***

Neredeyse 86 yıllık bir hikayedir bu…

O nedenle pek kıymetlidir…

Ve de bugünler için kulaklara küpedir…

Güzeller güzeli Hatay kenti…

507 yıl önce Osmanlı egemenliği altına girmişti…

Konumu müthiş stratejikti ama…

Fransızlar gözümüzün içine baka baka o toprakları…

Suriye’ye peşkeş çekmeye kalktı…

Bu son derece tehlikeliydi…

Atatürk…

Hastalığının başladığı günleri yaşarken…

Hatay’ın anavatana katılması için strateji belirliyordu…

Fransa’nın sinsi planı…

Ulu Önder’in canını çok sıkmıştı…

Ok yaydan çıkınca; kararını verdi…

Bir gece ansızın…

Suriye sınırına asker yığıverdik…

Ve…

5 Temmuz 1938’de Türk askeri Hatay'ın kapısına geldi…

Halk sokaklara döküldü…

Taaa, o tarihte en az 100 bin kişi…

Türk Ordusu’nu bekliyordu…

Tugayımız…

“Yaşasın Türk askeri, yaşasın Atatürk” sloganları altında şehre girdi…

***

Bu, tarihi bir dönüm noktası demekti…

Atatürk, planın devamını getirdi…

Önce Hatay Cumhuriyeti’nin kurulmasını sağladı…

Ardından…

Tayfur Sökmen…

Hatay’ın, ilk ve aynı zamanda son Cumhurbaşkanı oldu…

***

Çok beklenmeden bir sonraki aşamaya geçildi…

24 Ağustos 1938’de seçime gidildi…

Atatürk öylesine hızlıydı ki…

Seçimle oluşturulan meclis 2 Eylül 1938'de açıldı ve…

“Hatay Cumhuriyeti” resmen dünyaya ilan edildi…

***

Meclis, Antakya'yı başkent seçti…

Antakya, İskenderun ve Kırıkhan'dan oluşan Hatay'a…

Reyhanlı ve Yayladağı da eklendi...

İstiklal Marşı, milli marş olarak kabul edildi…

Hatay'ın bayrağını bizzat Atatürk çizdi…

Türk bayrağına çok benziyordu ama…

Yıldızının içi kırmızıydı…

***

Ulu Önder…

Bundan sonrasını göremedi vefat ettiği için ama…

Hükümete sıkı sıkı tembih etti:

“Hatay, sonsuza kadar bizimdir; unutmayın!”

***

Bir yıl sonra Avrupa'da Nazi tehdidi ortaya çıktı…

Bunun üzerine…

Fransa, askerlerini Hatay'dan çekme kararı aldı…

Hatay Millet Meclisi, hiç zaman kaybetmedi…

Tarihi bir karar için toplandı ve…

29 Haziran 1939'da…

Oybirliğiyle…

Hatay’ın, Türkiye'ye katılmasına karar verildi…

20 gün sonra…

Antakya’daki kışladan Fransız bayrağı indirildi ve…

Türk Bayrağı göndere çekildi…

***

O gün, bugündür…

Yani…

Tam 84 yıldır haritamızda…

Akdeniz’in en doğusuna kafasını sokmuş…

Üstelik…

Tam da Suriye’nin kalbine oturmuş o Hatay…

Ulu Önder’in…

Türkiye Cumhuriyeti’ne ölümsüz eseridir…

***

Peki…

Hatay’ın kazanılmasının 85 yıllık öyküsüne gönderme yapan…

Meral Akşener…

Türkiye’yi kahreden…

Neredeyse 10 koca şehri haritadan silecek hale getiren…

Büyük deprem sonrası…

Neden…

“Yabancıya toprak ve mülk satışı hemen yasaklansın!” diyerek…

Tehlikeli olduğuna inandığı bir gidişatı işaret etti?

***

Çünkü…

Bu “toprak satma” konusunda…

Türkiye…

İpin ucunu acayip bi’şekilde kaçırmış durumda…

Rakamlar ortada…

Cumhuriyet’in kurulduğu günden bu yana…

Yabancılar…

Türkiye’den 115 milyon metrekare toprak satın almış…

Bunun 22 milyonu…

1923 ila 2002 arasında…

Ne zaman AK Parti iktidara gelmiş…

Yabancıların…

Türkiye’den toprak ya da konut alımı hızlanmış…

Son 20 yılda…

Elin Arabı’na…

Avrupalısı’na…

Asyalısı’na…

Amerikalı’sına…

(Islık çalabilirsiniz…)

Neredeyse 100 milyon metrekare toprak satmışız…

Bir ay öncenin rakamlarına göre…

Yabancıların…

Güzelim topraklarımızdan satın aldığı konut sayısı 265 bin!

***

Cennet ülkemizden…

Konut, villa, dükkan gibi gayrimenkul alan yabancılara gelince…

İlk sırada…

Irak, İran ve Rusya var…

Onları…

Almanya, Suudi Arabistan, Birleşik Krallık (İngilizler) takip ediyor…

Kuveyt, Afganistan, Azerbaycan ve Ürdün ise son sıraları paylaşıyor…

Haklı olarak diyeceksiniz ki…

“Türkiye’de ev, dükkan sahibi olmak isteyen Suriyeli yok mu?”

Öyle ya…

Son rakamlara göre…

12 yıldan beri…

Sınırlarımızın müdavimi haline gelen Suriyeliler ev alamıyor mu?

Evet, alamıyorlar!

Çünkü…

Suriyelilerin bu konuda “acısı” var!

Zamanında Türkler el koymuşlardı…

Genç Türkiye Cumhuriyeti de…

1927’de…

“Mukabele-i Bilmisil Kanunu”nu yürürlüğe soktu…

Bu yasa yürürlülüğe girince…

Biz de…

Suriyelilerin, Türkiye’deki ne kadar taşınmazı varsa hepsine el koyduk…

O kanun hala yürürlükte…

Yeter mi?

Yetmez…

İYİ Parti Lideri Akşener…

Tam da deprem acımızın yoğun olduğu süreçte şunu hatırlatıyor:

An itibarıyla…

Türkiye’de…

“3 milyon 768 bin Suriyeli yaşıyor…”

Bunların 300 bini T.C. vatandaşı oldu…

Eh…

Türk vatandaşı olarak göğsünü gere gere gezen Suriyeli…

Parası varsa (ki, var…)

Basıyor dolarları, euroları aslanlar gibi “mülk sahibi” oluyor…

Sen istediğin kadar…

“Yasa var, ev ve dükkan alamazlar!” demeye devam et!

İsterlerse…

Bayraklı’da gökdelen dikerler!

***

Bitiriyoruz…

Meral Akşener’in…

Türkiye’ye yasa boğan 10 ildeki deprem sonrası…

“Yabancıya toprak ve mülk satışı hemen yasaklansın!” demesi bundandır…

Üç kuruşluk ev satın alan…

Yarın…

Kalbinden geçen başka istekleri de hayata geçirmeye kalkabilir!

Dikkatli olalım, demek istiyor…

Kaldı ki…

Hiç haksız değil…

Çünkü…

Bu bir “beka” (bulunduğu topraklarda kalıcılıklaşmak) sorunudur…

Nokta…

Hamiş: Hatay’da yeni doğan her dört bebekten üçünün Suriyeli olduğunu söyleyen Belediye Başkanı Lütfü Savaş, ne dedi biliyor musunuz? “Eğer önlem alınmazsa 12 yıl sonra Hatay, Suriyeli bir başkana teslim edilecek…”

Sonsöz: “40 asırlık Türk yurdu düşman elinde esir bırakılamaz… Hatay benim namusumdur; Hatay’ı mutlaka alacağım… / Gazi Mustafa Kemal Atatürk…”