Metin ÖNEY
İkibinyirmi
17 Mart 2020 Salı

Yazılışı güzel…

“2020”

İki tane iki, iki tane de sıfır…

Girdiğimizde çeşitli “anlamlar” çıkaranlar oldu.

İyi olacak, güzel olacak dendi.

Denmesine dendi ama pek öyle gözükmüyor.

Sonu iyi olur inşallah, diyelim.

***

Savaşla başladık.

Depremleri yaşadık.

Ekonomik kriz, zaten hayatımızın ayrılmaz parçası…

Ve şimdi de “Coronavirüs”

Sabah akşam virüs haberleri ile yatıp kalkıyoruz.

Hastalık bu; şakası yok.

Elbette tedbirlere uymalıyız.

Tedbirlere uymalıyız ama panik yapmaya da gerek yok.

Mutlaka bir çaresi bulunacaktır.

***

Ancak…

Bu virüs sebebi ile bir konu dikkatimi çekti.

Türkçemiz’de en çok kullanılan kelimelerin başında her halde:

“Bana ne?” ve “Sana ne?” olsa gerek…

Cumhuriyet’in bütün kazanımları satıldı.

Cevap:

Bana ne?

Geçmediğin yoldan köprüden para alıyorlar.

Sana ne?

Doğa tahrip ediliyor.

Bana ne?

Çevremizde komşu kalmadı.

Sana ne?

Yolsuzluk iddiaları aldı başını gidiyor.

Bana ne?

Rejimimiz tehlikede.

Sana ne?

Bütün bunları uzun uzadıya yazmak mümkün.

Ve hatta…

Bu “Bana ne?” ve “Sana ne?”lerden sonra bir ekleme daha yapılıyor:

“Cebinden mi çıkıyor?”

Amma velakin…

Coronavirüs geldi, çattı.

İşte o zaman, “Ne bana ne kaldı, ne de sana ne!”

Bir günde “memleketin tüm kolonyası” tükendi!

Maske bulana aşk olsun…

Veya buluyorsun, fahiş fiyata…

***

Aşısı henüz bulunmadı.

Haydi şimdi söyle bakalım:

“Bana ne?” veya “Sana ne?”

Diyemezsin; çünkü “Bıçak kemiğe dayandı!”

Oysa…

Hastalık karşısında haklı olarak gösterdiğimiz hassasiyeti,

Bütün “toplumsal” konularda göstermeliyiz.

Ve

Çıkarmalıyız dilimizden, “Bana ne?” ve “Sana ne?”yi…

Ülkemizi, milletimizi ve dünyayı ilgilendiren her şey

Mutlaka

“Bizi de ilgilendirmeli!”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 5 yorum var, 5 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Lombak 18 Mart 2020 Çarşamba 20:09

Kırılma noktası 1938. Bu ülkeye helen ve ingiliz hayranlığının girişi maalesef 1950 öncesine dayanıyor.

Yorumu oyla      2      3  
altan koralttan 17 Mart 2020 Salı 20:26

1999 ile 2001 arası depremden ekonomik krize bütün uğursuzlukları iktidarınızda yaşadık..bunlar geçer sen kafanı takma metin efendi..

Yorumu oyla      4      3  
Ünal 17 Mart 2020 Salı 18:23

Emel Güz hanımefendi, kırılma noktası 1950!!

Yorumu oyla      2      4  
Bekir Bozkaya 17 Mart 2020 Salı 11:59

On ikiden vurmak diye buna derler.Zülfü yare dokunsa da okuyalım,Hanımlar ve de Beyler..

Yorumu oyla      2      4  
Emel Güz 17 Mart 2020 Salı 11:13

Ne zaman bu kadar çıkarcı olduk. Ne oldu bu millete?

Yorumu oyla      2      4  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Şimdi ne olacak?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
'Yazık olmuş geçen yıllara'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Siyasette yumuşama devrimi mi başlıyor?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İtiraz seven kadınların kenti: İzmir
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'İzmirlilik nedir?'
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Türkçem benim
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva