Adeta lanetli bir yılı geride bırakırken tek dileğim var 2017’den…  2016’yı aratmasın!
Eskiden olsa; sağlık, mutluluk, huzur, barış, bol para diye başlar uzun bir liste halinde dileklerimizi sıralardık. Her açıdan öyle zor bir yıl hatta yıllar geçirdik ki son dönemde… Beklentilerimiz bile küçüldü.  Gideni aratmasın yeter noktasındayız şu anda… 

Memleketin genel gidişatına dair endişe taşımayanınız yoktur herhalde… Terör belası başta olmak üzere ekonominin ne zaman tepe taklak geleceği muamma… 
Yeniden çift haneli rakamlarla açıklanan işsizlik oranı memleketi 15 yıldır tek başına idare eden siyasi iradenin tepesindeki Cumhurbaşkanını bile isyan noktasına getirmiş görünüyor. 
Ülkece içeride ve dışarıda savaş, seferberlik halindeyiz. 

Küresel güç dengeleri arasında bir o yana bir bu yana yuvarlandığımız her nevi gizli servis ve her cinsten terör örgütünün antrenman sahasına döndüğümüz, 15 Temmuz gibi askeri-alçak bir kalkışmanın sivil bedelini ödediğimiz, tabiri caizse acılardan acı beğendiğimiz bu lanetli yılı hatırlamak bile istemiyorum. 

Ne mi istiyoruz? 
Ya da istiyorum. 
Çok şey değil aslında!
Biraz normallik… 
Biraz özgürlük… 
Biraz adalet… 
Ve az biraz demokrasi… 

Çok değil ha… 
Hepsinden birazcık. 
Son 5-6 yılda bölündükçe bölündük… 
Kamplaştıkça kamplaştık…
Ayrıştıkça ayrıştık…
Uzaklaştıkça uzaklaştık… 

Bırakın dirimizi ölülerimizi bile ayırdık. 
Dünya liginde pek çok alanda dibe vurduk. 
Basın-ifade özgürlüğü, kadına şiddet, çoluk çocuğa cinsel istismar gibi utanç başlıklarında zirve yaptık. 
Kısacası neydik, ne olduk? 
Nereden nereye gidiyoruz? 

“Nerede o eski bayramlar” cümlesindeki özlemin bin katını her geçen gün daha içten yaşıyoruz. 
‘Nerede o eski’ diye başlayan öyle çok cümle kuruyoruz ki… 
Nerede o eski insanlar… 
Nerede o eski komşular… 
Nerede o eski sanatçılar… 
Ve tabi ki nerede o eski siyasetçiler… 
Gazeteciler, yazarlar…

Kıymetini bilemediğimiz yıllar… 

O yüzden bugün sahip olduklarımıza iyi bakalım… 
Yarın onlar için de “Nerede o eski…” diye başlayan bir cümle kurabiliriz. 
Modernleşmemi mi, küreselleşme mi yoksa post- modernizm midir tüm bunların sebebi? 
Yoksa kifayetsiz muhterisler mi? 
Her ne ise… 
2017’nin işi zor… 
Zira benim değilse de kendisinden beklenti yüksek.