Gözüne dursun... ekmeğimi yedin.
Ekmeğimi yedin... nankörlük yapma.
Ne yalan söyleyeyim çok ekmeğini yedim gibi... günlük yaşamda sık sık duyduğumuz... öznesi ekmek sözler.

Ekmek kutsalımız...
Çocukluğumuzda da ; düştüğünde hemen yerden alıp öperek alnımıza koyduğumuz,
Görmeden bastığımızda bile aman haa... Allah çarpar dediğimiz !

***
İzmir Büyükşehir Belediyesi Akdeniz Akademisi 2017’de ‘Buğdayın Akdeniz’deki Yolculuğu’ konulu da konferanslar düzenledi, bildirilerini de kitapta topladı...

Doç. Dr. Ahmet Uhri’nin bildirisi,
Darwin’in “Buğday, hızla yeni yaşam alışkanlıkları geliştirir.” Sözü ile başlıyor.

Uhri Hoca da ;
Zeytin, incir ve üzüm uygarlık yaratan bitki üçlüsüdür. Ama uygarlığı başlatan da buğdaydır... diyor.

İnsanoğlu 2 milyon yıl önce Afrika’dan yolculuğa çıkmış... bir yerde buğdayla karşılaşmış, dünyanın her yerine birlikte yayılmışlar...

İnsanlığın buğday aşkı... 14 bin yıl önce Güneydoğu Anadolu’da Urfa dolayında başlamış, insanı yerleşik düzene geçirtmiş, tarıma başlatmış, ayrılmaz parça olmuş...

***
Gıda ihtiyacının % 40’ı... yoksul kesimlerde ise, % 60-70’ i... ekmekle karşılanıyor.
Ama, tahıl üretim ve ihracatının dörtte üçünü gelişmiş ülkeler yapıyor.
Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler ise,
en çoğunu tüketiyor...
Abdullah Aysu’da böyle diyor.
Onun için de demişler ya hani... umut fakirin ekmeğidir !

Tarım alanlarının hızla tahrip edilmesi,
ekim alanlarını azaltıyor...
Kendisi de Alaşehir’li bir tarım üreticisi olan Gazeteci Yazar Mehmet Şakir Örs...
Cumhuriyet Gazetesindeki son yazısında, konuyu irdeliyor...

Kaz Dağları’nda, Rize İkizdere’de tarım alanlarının korunması mücadelesi, “Anadolu aydınlanması”na dönüşüyor...
Kent yakınlarının betonlaştığını,
Gediz, Büyük ve Küçük Menderes havzalarındaki tarım alanlarının da, somut tehdit altında olduğunu... vurguluyor.

Bir de maliyetini bile zor karşılayan fiyat politikaları yüzünden de... toprak yeterince ekilmiyor. O yüzden buğdayın anavatanı, buğday... ithal ediyor !

***
Büyükşehir statülü illerimiz, köylerin de katılımı ile birden geniş tarım alanlarına kavuştu. Çok da alışık olmadıkları tarım sorunlarıyla da karşılaştı...

Neyseki... İzmir’in Başkanı Tunç Soyer,
bu tarıma yatkın ve Seferihisar’dan da deneyimli... Hemen ‘ başka bir tarım mümkün ’ arayış ve çalışmalarını başlattı.

Önce kooperatiflere destek başladı ;
Yenilerinin kuruluşu özendirildi...
Köy-Koop’un üzerindeki küller silkildi,
Sönmekte olan volkan... uyandırıldı !

Seferihisar Belediyesi, 2010 da Can Yücel Tohum Merkezi’ni kurmuştu. Sorumlusu Ersin Aylin Bostan’ın anlatımına göre...

Karakılçık buğdayının üretimi için büyük çaba harcanmış. En gözde buğday çeşidi olarak tohumu Gödence Köyünde bulunmuş. Üzerinde beş yıl çalışılmış, önce 80 dönümlük bir alana ekilmiş, 2016’ larda ilk ekmek yapılmış ve bakkallarda satışa sunulmuş...

Çok eski... Atalık buğday çeşitlerinden. Oldukça lezzetli ve yüksek besin değerli ekmeği var. Hiç bir katkı maddesi de yok. Unundan ekşi mayalı ekmek yapıldığı için, kadınların da gözdesi !

Başkan Soyer... karakılçık buğdayı ekimini genişletti. Daha şimdiden Seferihisar’dan sonra, Ödemiş, Tire ve Menemen’de de... hasat yapmayı başardı.

Diyeceğimiz...
Siyasette de, kimi alanlarda da herkese ekmek yoktur da,
Toprak anada... herkese ekmek çoktur !

İyi Pazarlar...