Nedim ATİLLA
Bugün alkışlanmanın önemi yok…
11 Temmuz 2017 Salı

“İzmir elden gidiyor mu yoksa?” diye lafa başlasam ne oluyor diye bakarız hep birlikte…  Aziz Kocaoğlu, İzmir Büyükşehir Meclisi’nde eleştirilere cevap verirken şöyle demiş: “İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 100 dönüm tapulu arazisi... Nerede? Karayolları, çevre yolunun kenarında kamulaştırılan arazilerde AVM yapıyor. Mera diye tutturdular, ot bedelini biz verdik. Mahkeme kararıyla tapumuz alındı. Sonra bu mera arazisini iki defa iptal ettirdik yargıdan. Karayolları Bölge Müdürlüğü binasını ve lojmanlarını yapmak istiyormuş. Ağaçlıyol'daki bölge müdürlüğünü sattık ya... Bizim 100 dönüm arazimiz buharlaştı... Karayollarında bir imkan var. İhtiyaç dahilinde kent dışında çevre yollarında kamulaştırmayla dinlenme tesisi yapılabiliyor. Bu kanun maddesine dayanarak, Balçova'ya iki kilometre mesafeye şimdiki AVM yapıldı. Yazıktır bu kente...”

***

Eskiden İzmir’e gelen konuklarımı Yeşildere mezbeleliklerini görmesinler diye Üçkuyular’a çevre yolundan indirirdim. Şimdi ne bu rezillik sorusuyla karşılaşmamak ve Kadifekale sırtlarındaki “temizliği”  gösterebilmek için yeniden Karabağlar trafiğine razı oluyor ve yeni tüneli geçip Konak’a çıkarıyorum…

Karşılaşmak istemediğim “rezillik sorusu” Uzundere’deki Nasreddin Hoca Heykeli… (Bu heykelin mimarı bir ara Antalya’da parasını alamadığı için Kemal Kılıçdaroğlu’nun üzerine yürümüş, genel başkan da şaşkınlıkla bakakalmıştı….)

Geçen hafta sonu Sıtkı Şükürer de “Komik Yapı” ara başlığı ile bu heykele girdi ama çıktığı yer de  mükemmeldi. Aynen alıyorum:

Komik yapı… İZMİR Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, Uzundere Çevre Yolu’nun üzerinde Karabağlar Belediyesi’ne ait Nasreddin Hoca bina-heykel karışımı beton yığınına tepki göstererek kaldırılmasını istedi.
Sayın Demirtaş’ı haklı buluyoruz. Pek tabii, aynı duyarlılığı, kendilerinin Kordon’a bir hançer gibi diktiği yeni oda binası için de göstermesini beklerdik.
Neyse, konumuz Nasrettin Hoca heykeli.
Kamu parasının bu denli fütursuzca israf edildiği bu komik yapı için, nasıl olur bilemiyorum, ama en azından tazmin yönüyle “hukuk” işleyebilmeli.
İlçe belediye başkanlarına Allah selamet versin. Galiba, “ego” patlamasını önlemek için, bu insanlara kadrolu bir psikolog tutulması zamanı geliyor.

***

Kentleri korumak adına arada bir yazıyorum. Hem Başkan Kocaoğlu’un meclis konuşması, hem de Sıtkı Üstadın yazısı üzerine bir kez daha bu konulardaki “keskin” görüşlerimi paylaşayım:

Başta yerel yönetimlere düşen görev, kentlerin tarihsel, kültürel ve doğal dokularını koruyarak, kentlileri kent değerleriyle bütünleştirmek, bireylerin demokratik ve evrensel değerlerle yetişmelerine olanak tanımaktır.  Zengin tarihsel ve kültürel birikimi olan kentlerin, kimliklerini yansıtan öz değerlerini koruyarak büyümesi  en kıymetli değer… İzmir’deki yerel yönetimlerin tarihsel mirasın korunması konusundaki düşüncelerini  (geçmişteki bir iki salatalık dışında) somut projelerle yaşama geçirmeleri, bu konudaki duyarlılıklarını da ortaya koymaları gerçekten örnektir. Bu projelerle kent kimliğimiz korunmuştur.

Bugün her çağın izlerini taşıyan kentlerin tarihsel ve kültürel dokusunun korunması gelecek kuşaklara bırakacağımız en değerli miras olacaktır. İzmir’e bakın… Yeşilova Höyüğünde, Urla Limantepe’de, Bayraklı Smyrna’da bulunan eserler tarihi aydınlatmıştır. Tarihsel kentimiz, kendine özgü kimliğiyle,  yalnız ülke tarihine değil, insanlık tarihine de ışık tutacak zenginlikler barındırıyor.

Bir kentin çağdaş kimliğe kavuşması, yerel yöneticilerin, kentte yaşayan insanların kentlerine sahip çıkmaları, çevreye duyarlılık göstermeleri ve bunun için sorumluluk üstlenmeleri ile olanaklıdır. Yoksa 15 metre yüksek bina dikip hançer sokarak değil…

Bugün alkışlanıyor olmanın hiçbir kıymeti yoktur. İzmir Kordonundaki yalıların ne zamandan itibaren ve kimler tarafından yok edilmeye başlandığını bugün biliyoruz ama onları yapanları da hayırla anmıyoruz…

***

Aziz Kocaoğlu Meclis’te şu sözleri de sarf etmiş…  Bence bir manifestodur:  “İstanbul'un ne hale geldiğini giden görüyor. Biz İzmir'in kalkınmasını, yaşanacak bir kent olmasını istiyoruz. Kent rantı peşinde değiliz. Kamu arsasını satma peşinde değiliz. Kenti satma peşinde değiliz. Biz yaşanacak bir kent yaratmak istiyoruz. Dünyanın en güzel kenti İstanbul'un düştüğü duruma İzmir'i düşürmek istemiyoruz. Mücadelemiz budur. Bunun için çalışıp, üretiyoruz. Yazık bu memlekete... Bu memleket bunu hak etmiyor kardeşim..."  

Bence de Sayın Başkan…

 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
ENVER OLGUNSOY 12 Temmuz 2017 Çarşamba 11:36

Mükemmel tespitler aziz beyden ve sizden...Ancak Şükürerin sümüklü İzmir yazısını daha unutmadık.

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Şimdi ne olacak?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
'Yazık olmuş geçen yıllara'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Siyasette yumuşama devrimi mi başlıyor?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İtiraz seven kadınların kenti: İzmir
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'İzmirlilik nedir?'
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Türkçem benim
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva