Zincirleri kıra kıra:

Ambargoları dele dele geliyor…

Alışılmadık bir şekilde:

Kuru fasulye tarifi yaparak…

Şiir okuyarak…Zeybek oynayarak… Sahnede bisiklete binerek…

Mahalledeki marketten aldıklarını kendi taşıyarak geliyor…

Doğal … Kendisi… Yapmacık değil… Neyse o…

*

 Sabahtan akşama dek, istediğin kadar:

Çiftçinin kullandığı mazot fiyatı yüksek diye bağır, duyan yok…

Nafile…

Medyada desen tık yok…

Geçiyor  traktörün direksiyonuna; sürüyor benzinliğe…

Derste deney yapar gibi…

 Göstere, göstere dolduruyor depoyu…

Gösterge yazıyor. Mazotun litresi ;  5.72 TL…

“Ben çiftçiye mazotun litresini 3TL’ye vereceğim.” diyor

 Al sana haber, al sana manşet…

Hadi yazma bakalım!

*

Diziler, miziler hikaye…

Her çıktığı kanal, izlenme rekorları kırıyor…

 Yandaş gazetecilerin tuzak sorularına; incitmeden ama ince ince dalgasını da geçerek gerekli cevapları veriyor… Her gittiği yerden ses getiriyor… Alanlar hiç boş kalmıyor…

Mitinglerine, konsere gider gibi gidiyor halk…

Muzip… Güldürüyor… Eğlendiriyor…

Hani nerde diploma diyerek, arada bir dalgasını geçiyor…

Kimseyi dışlamıyor…

Her ırktan, her mezhepten, her görüşten yurttaş bizim insanımız hepsini kucaklıyorum; rozetimi çıkarttım, sadece CHP’lilerin değil, herkesin cumhurbaşkanı olacağım diyor…

Üzerine ölü toprağı örtülmüş CHP’ yi  kısa sürede ayağa kaldırıyor… Tabuları birer birer yıkıyor… Cuma namazına gidip görüntü veriyor, miting alanında millete Fatiha okutturuyor… Allahın izni, milletin isteği ile ben kazanacağım diyor…

 Kimseyi kırmıyor, azarlamıyor, kavga etmiyor ama dalına basanlara da; “ Her kuşun eti yenmez” demeyi  ihmal etmiyor…

 Hızına diğerleri erişemiyor…

 Bütün dengeleri alt- üst ediyor…

Çok kısa bir sürede; siyasi hayata yeni bir heyecan, yeni bir ruh, yeni bir direnme gücü katıyor… Ne yapsak ne etsek Erdoğan yine kazanır imajını yerle bir ederek, geleceğe dair umutları yeniden yeşertiyor…

*

Bu umudu ülkenin her yanında görmek mümkün…

Örnekse Menemen’den… Mitinge giderken , yolda yaşlıca  göçmen kökenli bir yurttaşımıza rastladım.

Yöre ağzıyla takıldım:

“Nereye böyle hızlı hızlı be aganin?”

“ Bizim Maarem geliyo. Ona gidiyom be ya” dedi…

Duyduğunuz bu ince ses;  yeni cumhurbaşkanının ayak sesleridir…

Bizim Maarem geliyor…