Demokrasiler çeşit çeşittir(!)..

Güdümlüsü var,güdümsüzü var..

Eğrisi var, doğrusu var..

Tam olanı var, yarı olanı var..

Bir de..

“İzinli” demokrasiler var.

Ne kadar “izin” verilirse..

Mesela…

Ayasofya imamına görüş beyan etmesi için “tam izin”…

Emekli elçilere “tam izin”..

Yandaşlara “tam izin”…

Cübbe giymiş amirale “tam izin”..

Ancak..

Emekli amirallere ise “izin yok”…

Ya görüş beyan ederlerse..

İşte o zaman ne olur bakın hele..

“İzni” verenler açısından bir şey demiyorum.

Onlar “serbest”(!)…

Ama..

Muhalefet açısından çok önemli..

Mesela ..

Meral Akşener’e göre “zevzeklik”..

Hayretler içinde kaldım.

Açtım Türk Dil Kurumu sözlüğünü, nedir “zevzeklik” diye..

Daha da hayretim arttı..

Şöyle diyor TDK:

“Geveze, Saçma sapan şeyler söyleyen, Çenesi düşük”..

Ömrünü Devlete adamış, Devlet umuru görmüş ve en önemlisi bir kısmı hapishanenin soğuk duvarları ile bu millet için tanışmış insanlar “zevzek” öyle mi ?..

Sonra ne diyor dedim Kılıçdaroğlu?

“Gündem değiştirme” diye buyurmuş..

Yani..

Oturmuş, 103 amiral; “Şu gündemi bir değiştirelim demişler” ve kaleme almışlar görüşlerini…

Şunu söyleyeyim ki..

Bu insanlar 2023 seçimlerini kazanacaklar öyle mi?...

Haydı hayırlısı…

Dün 5 Nisan’dı.

Yani..

Avukatlar günü..

Ben kutlamadım.

Kutlamadım çünkü, kutlamak yerine “Bir durum muhasebesi yapalım” dedim.

Soru şu?

Ne kadar hukuk devletiyiz?

Ondan sonra kutlayalım…

Ve son olarak…

Anayasa madde 26.

“Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyetler, resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestiliğini de kapsar…”