Yerel Yönetimler

Uzmanından 'gri su' yorumu: Çatıdan akan su kurtarmaz!

Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir’de son dönemde gündeme gelen “gri su” tartışmalarını yorumladı. Gri su kavramının yanlış anlaşıldığını belirten Yaşar, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin hayata geçireceği gri su uygulamasını eleştirerek “Gri su dediğimiz olay bizim arıtmadan çıkan sudur. Arıtmadan çıkan suyun mutlaka ve mutlaka tarıma yönlendirilmesi gerekiyor. Çatıdan akan suyun hiçbir önemi yok. Önemli olan Çiğli Arıtması'nın çıkardığı 600 bin metreküp su” dedi.

Abone Ol

Dilek ÇELİKTEN / EGEDESONSÖZ – Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir’de giderek derinleşen su krizine dikkat çekti.

İzmir’in kişi başına düşen yıllık su miktarının 600 metreküp seviyesinde olduğunu vurgulayan Yaşar, bu rakamın su fakirliği sınırının çok altında kaldığını söyledi. Yanlış yeraltı suyu kullanımı, arıtılmış suyun tarıma kazandırılamaması ve plansız nüfus artışının krizi büyüttüğünü belirten Yaşar, “Rezerv sular bittiğinde geri dönüşü en az 50 yıl sürer” uyarısında bulundu.

İZMİR SU FAKİRİ
İzmir’in su seviyesi açısından Türkiye ortalamasının altında kaldığını dile getiren Yaşar, “Yaşadığımız su kriziyle ilgili yapılması gerekenler 15 yıl önce yapılmalıydı. Nüfusumuz çok artıyor. Örneğin İzmir’in nüfusu 60’lı yıllarda 1 milyonken, 2007-2008’de 3 milyon 750 bine, günümüzde ise 4 milyon 500 bine çıktı. Bu nedenle sularımızı her zaman çok dikkatli kullanmak zorundayız. Çünkü İzmir su yönünden çok fakir. Türkiye’de kişi başına düşen ortalama su miktarı 1.300 metreküp iken İzmir’de bu rakam 600 metreküp. 1.000 metreküp zaten fakirlik sınırı. Yani fakirliğin de altında bir seviyedeyiz.

Ama İzmir öyle bir kent ki dünyanın en önemli tarım merkezlerinden biri. Türkiye’nin kışlık sebze üretiminin yüzde 65’inden fazlası İzmir’den karşılanıyor. Yani her yönüyle olağanüstü bir kentte yaşıyoruz. İzmir’in temel sorunu su. İzmir için en önemli barajlardan biri olan Tahtalı Barajı şu anda yüzde 0,5 seviyelerinde. Su kriziyle ilgili hem önceki belediye başkanına hem de mevcut belediye başkanına mektuplar gönderdim. Ancak ne yazık ki önlem alınmadı. Şimdi sular bitince çareler aranıyor, sürekli kuyular açılıyor” dedi.

SUYU DÜZGÜN ARITALIM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu’nun (İEKKK) toplantısında yaptığı gri su açıklamasına da değinen Yaşar, İzmir’in hidrojeoloji haritasının önemine vurgu yaptı.

Yaşar, “Şimdi gri sudan bahsediliyor. Gri su dediğimiz şey arıtmadan çıkan sudur. Arıtmadan çıkan suyun mutlaka tarıma yönlendirilmesi gerekiyor. Ancak başkanın ifade ettiği gri su, çatılardan akan su. Çatıdan akan suyun hiçbir önemi yok. Önemli olan Çiğli Arıtma Tesisi’nden çıkan günlük 600 bin metreküp sudur. Bu su Gediz ve Menemen ovalarının tamamına rahatlıkla yeter. Gelin bunu tarıma kazandıralım. ‘Ama yeterince arıtmıyoruz’ deniliyor. O zaman arıtalım. Çünkü suda paranın hiçbir önemi yoktur. Bugün ABD’de 47 eyalette bu su doğrudan tarımda kullanılıyor ve buna göre arıtılıyor.

Bizde ise 2012 yılında, Aziz Kocaoğlu döneminde ‘Bizim arıttığımız su tarımda kullanılamıyormuş’ denildi. Tarımda kullanılamıyorsa, ona göre arıtalım” değerlendirmesinde bulundu.

ÖLÜ HACİMDEN SU ÇEKİLMEZ
Yeraltından yapılan su çekimlerinin yanlış olduğuna dikkat çeken Yaşar, şunları söyledi:

“Ölü Hacim’den yaklaşık 5 milyon metreküp su çekildi. Ancak artık orada da çamura saplanıldı. Çünkü Ölü Hacim’den su çekilmez. Ölü Hacim, barajlarda bütün pisliğin ve tortunun biriktiği bölgedir. Aynı zamanda yeraltı su sistemlerini besler, akiferleri diri tutar. Siz bunu da çekerseniz süreç tamamen biter.

Barajlar doluyken bile yeraltından su çekildi. Bu kadar bilim dışı bir uygulama olamaz. Rezerv suyumuz kalmadı. Kuyular 300-400 metre derinliğe kadar indi. Nereye kadar inilecek? Tarımda suyu ürünlere zamanında veremezseniz, asıl sorun o zaman başlar; savaşlar, kıtlıklar o zaman çıkar. Susuzluk hayatın her alanını durdurur.

İzmir Büyükşehir Belediyesi kentin tarihini bilseydi bu hatalar yapılmazdı. 7/24 su vermeye çalışırken farkında olmadan İzmir’in rezerv suları tüketildi. 400 metre derinliklerden su çekildiği için Gölmarmara kurudu. Gölmarmara’yı İzmir kuruttu. Her gün Manisa’nın altından yaklaşık 220 bin metreküp su çekiyoruz. Su kesintilerinin devam etmesi gerekiyor. İzmir’de günde 4-5 saat su verilmesi yaşamı sürdürmek için yeterlidir. Çünkü akifer biterse yeniden dolması 50 yıl sürebilir.”