Buse AÇIKALIN/EGEDESONSÖZ- Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) 2024-2025 yılı eğitim istatistiklerine göre İzmir’de her kademede yüz binlerce öğrenci eğitim görürken, okullaşma oranlarında yaşanan düşüş ise dikkat çekti.

İlkokulda 20 öğrenciden 1 tanesi, ortaokulda 20 öğrenciden 2 tanesi, liselerde ise 20 öğrenciden 3 tanesi eğitim hayatına dahil olamadı.

Okullaşma oranında yaşanan düşüşün sebepleri ile ilgili Egedesonsöz’e değerlendirmelerde bulunan Eğitim Sen İzmir 4 No’lu Şube Başkanı İsmail Akyol, “Okullaşma oranlarındaki düşüş yalnızca belli bir eğitim kademesinde olmuyor. Eğitim artık doğrudan ailenin ekonomik durumu ile ilişkili hale gelmiş durumda. Gelir düzeyi yüksek ailelerin çocukları daha iyi bir eğitim alma şansına sahipken, gelir düzeyi düşük ailelerin çocukları bu imkândan yoksun kalıyor” şeklinde konuştu.

Akyol, gençlerin yaşadığı gelecek kaygısının da oranları etkilediğini belirtirken “Gençlerin eğitim aracılığı ile bir iş sahibi olma umudu her geçen gün azalıyor. Bugün en iyi üniversitelerde okuyan öğrenciler bile mezun olduktan sonra yurt dışına gitmenin yollarını arıyor” dedi.

“BU DÜŞÜŞ BÜTÜN KADEMELERDE GÖRÜLÜYOR”
Akyol, okullaşma oranında yaşanan düşüşün üniversite düzeyinde de yaşandığını söylerken “Eğitim sisteminde, köklü ve ciddi sorunlar bulunuyor ve bu sorunlar katlanarak devam ediyor. Bu düşüşün yalnızca belli bir eğitim kademesinde olmadığını görüyoruz. Okullaşma oranı üniversite düzeyinde de azalıyor” dedi.

“MESLEK LİSESİNE TEŞVİK, ÖRGÜN EĞİTİMİN DIŞINA YÖNLENDİRİYOR”
Yaşanan düşüşün iki temel sebebe bağlı olduğunu belirten Akyol, “Bu tablonun temel sebeplerinden biri ailelerin yaşadığı ekonomik sıkıntılar. Öğrencilerin büyük bir bölümünün işçi, emekçi ya da düşük gelirli ailelerin çocukları olduğu öne çıkarken bunun yanı sıra Milli Eğitim Bakanlığı’nın son yıllarda meslek liselerine yönelik teşvik politikaları da çocukları örgün eğitimin dışına yönlendiren bir etki yaratıyor.

“EĞİTİMİN NİTELİĞİ ZAYIFLIYOR”
Eğitim sisteminin niteliği, sürekli değişen müfredatlar ve her geçen yıl eğitime ayrılan bütçenin azalması nedeniyle zayıflıyor. Sürekli değişen sistem, hem öğrenciler hem de eğitimciler için ciddi sorunlar doğuruyor. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda temizlik gibi temel ihtiyaçların bile tam anlamıyla çözülemediği görülüyor” şeklinde konuştu.

“BİRÇOK AİLE KANTİN İÇİN HARÇLIK VEREMİYOR”
Ekonomik sebeplerin okullaşma oranlarındaki düşüşte büyük bir etkiye sahip olduğunu belirten Akyol, “Ekonomik kriz, eğitimde yaşanan bu olumsuz süreci derinleştiriyor. Birçok aile, çocuklarına kantin alışverişi için harçlık veremiyor. Çocukların beslenme ve temiz suya erişim sorunları giderek artıyor.

Anne-oğulun cansız bedenlerine ulaşılmıştı... Annenin cep telefonu da bulundu
Anne-oğulun cansız bedenlerine ulaşılmıştı... Annenin cep telefonu da bulundu
İçeriği Görüntüle

“EĞİTİM, ARTIK AİLENİN GELİR DÜZEYİ İLE DOĞRU ORANTILI”
Eğitim artık doğrudan ailenin ekonomik durumu ile ilişkili hale gelmiş durumda. Gelir düzeyi yüksek ailelerin çocukları daha iyi bir eğitim alma şansına sahipken, gelir düzeyi düşük ailelerin çocukları bu imkândan yoksun kalıyor” ifadelerini kullandı.

“EĞİTİM ARACILIĞI İLE İŞ SAHİBİ OLMA UMUDU AZALIYOR”
Oranlardaki düşüşte bir başka sebep olarak gençlerin yaşadığını gelecek kaygısının da olduğunu söyleyen Akyol, “Özellikle lise düzeyindeki öğrencilerde, geleceğe yönelik belirsizlikler ve endişeler dikkat çekici düzeyde artmış durumda. Eğitim aracılığı ile bir iş sahibi olma umudu her geçen gün azalıyor. Bugün en iyi üniversitelerde okuyan öğrenciler bile mezun olduktan sonra yurt dışına gitmenin yollarını arıyor” açıklamasında bulundu.