Dünyadan

Rothschild ailesi, bu şato için birbirine düştü

Cenevre Gölü’ne bakan ve “mini Louvre” diye anılan Pregny Şatosu, Rothschild ailesinin iki güçlü kadını Nadine de Rothschild ile gelini Ariane de Rothschild’i mahkemelik etti. Nadine, şatodaki sanat eserleri ve tarihi objelerin kendisine miras kaldığını savunuyor. Ariane ise bu iddiaya karşı çıkıyor. Tarafların kazandığı ve kaybettiği davalar sürerken koleksiyonun sahibini belirleyecek savaş hala sürüyor

Abone Ol

Üç kuşaktır komplo teorilerinin odağında olan aşırı zengin Rothschild ailesi, tek bir şato için birbirine girdi.

Cenevre Gölü’ne bakan, başlı başına bir tarihi eser olan Pregny Şatosu, bir ziyaretçinin tanıma göre 'küçük bir Louvre müzesi' gibi.

Ailenin servetinin büyük bir parçası olarak kabul edilen şato, sır kutusu gibi saklanıyor. İddialar göre şatonunu içinde sanat eserler, tarihi objeler, krallara ait mobilyalar var.

İddialara göre koleksiyonda Louis XVI dönemi mobilyaları ile Goya, Rembrandt, Fragonard, El Greco ve Boucher gibi isimlerin eserleri bulunuyor.

Şatonun tahmini değeri, 100 milyar Euro'yu geçiyor. Efsanevi şato için Rothschild ailesinin en güçlü iki kadını, kıyasıya bir hukuki savaş veiryor.

Şato üzerinde hak talep edenler ise, Rothschild ailesinin iki büyük baroniçesi: Biri, 93 yaşındaki Nadine de Rothschild, diğeri ise gelini olan 60 yaşındaki Nadine de Rothschild.

Nadine, Fransız İsviçre kolunun önemli isimlerinden Edmond de Rothschild’in dul eşi. Ariane ise ailenin mevcut baroniçesi ve Edmond ile Nadine’in tek çocuğu olan Benjamin’in eşi.

Nadine, 1997’de ölen eşinin, Pregny Şato'sundaki eserlerin önemli bölümünü kendisine bıraktığını savunuyor.

Nadine, yıllardan beri gün yüzü görmemiş tarihi eserleri Cenevre’de kurduğu Edmond ve Nadine de Rothschild Vakfı adına planladığı yeni bir müzede sergilemek istiyor.

Ariane ise koleksiyonun bölünmemesi gerektiğini söylüyor. Eserlerin şatoda bir bütün olarak kalması gerektiğinde ısrar ediyor.

2011 yılında, Bettencourt'un kızı, annesinin genç bir fotoğrafçı arkadaşına tahmini 1 milyar Euro değerinde hediyeler yağdırmasının ardından, annesinin akıl sağlığının yerinde olmadığını ilan ettirmek istedi.

Mahkeme belgelerinde Ariene, 93 yaşındaki Nadine’in "danışmanlarının etkisi altında kaldığını" ileri sürüyor.

Nadine ise böyle bir etki altında kaldığını reddediyor. Nadine, onu "kötü etki altında bırakan tek şeyin bu hukuki mücadele" olduğunu söylüyor

Basına konuşan Nadine, "Başlangıçta gelinime kollarımı açtım; birlikte çekilmiş fotoğraflarımız var, ona cömertçe hediyeler aldım" dedi.

Rothschild ailesinin varlıklarını yönetenm Nadine, tek oğlu Benjamin'e iyi davranmadığını kabul ediyor, ancak gelinin de oğlunu ona karşı zehirlediğini söylüyor.

Nadine, Benjamin'in ölümünden sonra iki barones arasındaki ilişkilerin “onarılamaz” hale geldiğini söylüyor. O zamandan beri malikaneyi terk etti ve Cenevre dışındaki kırsalda “rahat” bir yaşam sürüyor.

İki taraf da hukuk savaşında zafer kazandıkları kadar mağlubiyet de yaşadı. Ariane, Nadine’in vakfında Edmond adını kullanmasını engelleme girişiminde başarılı olamadı. Nadine ise şatoya girme hakkını kaybetti.

Sanat eserlerinin ve diğer objelerin mülkiyetiyle ilgili üçüncü dava ise sürüyor. Nadine, oğlunun ölümünden sonra şatodaki miras payını alamadığını söylüyor.

Ariane cephesi ise Nadine’in Benjamin’in ölümüne dek hak iddia etmediğini vurguluyor. Nadine, "nesiller arası kırılmanın torunlarına karşı olmadığını" savunuyor. 93 yaşındaki baroniçe, mücadelesini "ailesinin onuru için" verdiğini söylüyor.

Bu davanın tamamının kendisini yıprattığını belirten Nadine “Ben, benim neslimdeki son Rothschild baronesiyim. Diğerleri hep öldü. Hayatımı böyle büyük bir hukuk savaşıyla sonlandırmak elbette beni üzüyor" diye konuştu.