Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – İzmir Meets Teknoloji ve İnovasyon Zirvesi İzQ ana sponsorluğunda Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Zirvenin ortakları arasında İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Ticaret Odası(İZTO), Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (EGEV), İzmir Teknoloji ve İzmir Planlama Ajansı (İZPA) yer aldı. Zirvede yapay zeka, teknoloji gibi konular ele alındı.
Zirvede İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ve EGEV Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt açılış konuşmacıları arasında yer aldı.
‘İZMİR YENİLİĞE EN AÇIK ŞEHİRLERDEN BİRİ’
Açılış konuşmasını yapan Özgener, İzmir’in teknoloji kültürüne değinerek, “Paydaşlarımızla beraber zirveyi planlarken sadece programı, oturumları, konuşmacıları, sunumları düşünmedik; aynı zamanda İzmir’in önümüzdeki yıllarda teknoloji, inovasyon ve girişimcilik alanlarında üstlenmesi gerektiğine inandığımız rolü de masaya yatırdık. İzmir, sadece bu ülkenin en büyük kentlerinden biri değil; aynı zamanda yeniliğe en açık, dünyaya en entegre, değişimi en hızlı içselleştiren şehirlerinden biri. Üretim ve ticaret hacmiyle, üniversiteleriyle, teknoparklarıyla, yaratıcı endüstrileriyle ve her şeyden önemlisi genç, eğitimli nüfusuyla İzmir, dinamizmle, sanatla, bilimle ve teknolojiyle yoğrulmuş bir yaşam kültürüne sahip. Bu kültür, bizim elimizi çok güçlendiriyor. Şehrimizin girişimci ruhu, yüksek öğrenim düzeyi, araştırma ve geliştirme kapasitesi, yerel ve küresel piyasayla kurduğu bağlar; İzmir’i sadece potansiyel açısından değil, uygulama ve etki açısından da dikkat çeken bir kent haline getiriyor. Tam da bu nedenle, İzmir’in bu potansiyelini uzun vadeli bir platforma dönüştürme ihtiyacı doğdu. İzmir Meets bu vizyonun ürünü. İzmir Meets’i, İzmir’i ve özellikle gençlerimizi Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen uzmanlarıyla düzenli olarak buluşturan, her yıl farklı bir temayı ele alan, kente yakışan bir zirveler serisi olarak tasarladık” dedi.
‘İZMİR HER YIL KENDİ GÜNDEMİNİ YARATAN İNOVASYON MERKEZİ HALİNE GETİRECEĞİZ’
Zirveyi neden ve nasıl planladıklarını anlatan Özgener, “Bugün burada, bu çatı markanın ilk durağı olan “Teknoloji ve İnovasyon Zirvesi” için buluştuk. Gelecek yıl farklı bir temayla, sonraki yıl başka bir başlıkla; ama her seferinde İzmir’i bilgiyle, teknolojiyle, bilimle ve uluslararası uzmanlarla buluşturan güçlü bir platform kurmayı hedefliyoruz. İzmir Meets’in orta ve uzun vadeli amacı, İzmir’i her yıl kendi gündemini yaratan, kendi tartışmalarını oluşturan bir düşünce ve inovasyon merkezi haline getirmek. İzmir sadece bugünün sorunlarını yöneten bir kent değil; bölgenin geleceğini tasarlayacak vizyona sahip bir kent. Ve bu vizyonun kalbinde artık teknoloji, inovasyon, yapay zeka ve girişimcilik var. Teknoloji ve İnovasyon Zirvesi’ni bu vizyonun somut bir adımı olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı.
‘YAPAY ZEKA SADECE BİR TREND DEĞİL, KABUL ETMELİ VE BUNA GÖRE DAVRANMALIYIZ’
Küresel anlamda teknoloji ve yapay zeka verilerine değinen Özgener, “Küresel start-up ekosistemine dair kapsamlı çalışmaları incelediğimizde şunu görüyoruz. Start-up ekonomisi birkaç şehir ve birkaç ülke tekelinde değil; dünyanın her yerinde yeni inovasyon adaları ortaya çıkıyor. Risk sermayesi yatırımları 2021’deki küresel zirve döneminin altında olsa da, 2024 verileri yeniden yukarı yönlü bir hareketi işaret ediyor. 2024’te girişimlere yapılan küresel risk sermayesi yatırımları yaklaşık 330 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti; yıl genelinde megaround dediğimiz 100 milyon dolar üzeri turlar, toplam hacmin neredeyse yarısını oluşturdu. Yani sermaye, daha odaklı durumda. Özellikle yapay zeka alanı, bu dönüşümün motoru haline geldi: 2024’te küresel girişim sermayesi yatırımlarının neredeyse üçte biri doğrudan yapay zeka şirketlerine yöneldi; AI yatırımları bir önceki yıla göre yüzde 80’in üzerinde büyüdü. Bazı analizler, yapay zekanın 2030’a kadar küresel ekonomiye 15 trilyon doların üzerinde ek değer katabileceğini öngörüyor. Yapay zekanın artık sadece bir teknoloji trendi değil, üretimden lojistiğe, eğitimden sağlığa, finansal hizmetlerden enerjiye kadar her alanda iş yapma biçimlerini köklü şekilde dönüştüren bir üretim altyapısı haline geldiğini kabul etmeli ve buna göre davranmalıyız” dedi.
‘START-UP’LAR İÇİN KOLAY PARA DÖNEMİ BİTTİ’
Türkiye’deki girişim ekosistemindeki sayısal verilere değinen Özgener, “Elbette, girişim evrenindeki dönüşüm dümdüz ilerlemiyor. Pandemi sonrası değerleme şişkinlikleri, ardından gelen düzeltmeler, jeopolitik riskler ve sıkılaşan küresel para politikaları; girişim yatırımlarını doğal olarak daha temkinli, daha seçici bir noktaya taşıdı. Tablo net: Start-up'lar açısından kolay para dönemi bitti; fakat sağlam modele sahip teknoloji girişimi için sermaye hiç olmadığı kadar cesur ve stratejik davranıyor. Türkiye’nin bu tabloda konumu da önem kazanıyor. Son yıllardaki veriler, Türkiye’de girişim yatırımlarının hem hacimde hem işlem sayısında ciddi bir büyüme yaşadığını gösteriyor. Ülkemizde start-up yatırımları 2024’te 2,6 milyar dolara ulaştı. Bu, bir önceki yılın neredeyse beş katı; işlem sayısı 297’den 331’e çıkarken, toplam hacim 497 milyon dolardan 2,6 milyar dolara yükseldi. Türkiye’deki teknoparklarda faaliyet gösteren girişimler, 2024’te tek başına 825 milyon dolar yatırım alarak bir önceki yıla göre üç kattan fazla büyüme yakaladı. Yerli fonların, kurumsal yatırımcıların ve girişim sermayesi şirketlerinin ekosistemde daha görünür hale gelmesi Türkiye’nin girişimcilik iklimini derinleştiriyor. Yani Türkiye, küresel dalgalanmalara rağmen, girişimcilik liginde üst basamaklara tırmanma iradesini ortaya koymuş durumda. Şimdi kritik soru şu: Bu büyüyen pastada İzmir ne kadar pay alacak? İzmir, sadece yüksek yaşam kalitesi olan bir şehir mi olacak, yoksa teknoloji ve inovasyonun da öncülerinden biri mi olacak? Biz İzmir Ticaret Odası, zirvemizde yer alan tüm paydaşlarımızla birlikte çok net bir cevap veriyoruz: İzmir, uluslararası inovasyon ve girişimcilik kentleri listelerinde en üst sıralarda yer alan şehirlerden biri olacak. Bunun için söz vermekle kalmadık, ciddi adımlar attık” diye konuştu.
‘İZMİR TEKNOLOJİ ANLAMINDA AVANTAJLI BİR KONUMDA’
İzmir’in teknoloji ve inovasyon alanındaki gücüne değinen Özgener, “Hepinizin bildiği gibi İzmir’in güçlü bir bilim ve Ar-Ge omurgası var. Üniversitelerimiz ve tüm eğitim kurumlarımız hem nitelikli insan kaynağı oluşturuyor hem de bilimsel araştırma tarafında güçlü bir kapasite ortaya koyuyor. Bu altyapının üzerine teknoparklar, kuluçka merkezleri, araştırma laboratuvarları eklendiğinde İzmir’in yalnızca yazılım ve dijital teknolojilerde değil; enerji, gıda teknolojileri, iklim teknolojileri ve sağlık gibi sektörlerde de avantajlı bir konumda olduğunu görüyoruz. Biz İzmir Ticaret Odası olarak bu altyapının üzerine yeni bir katman eklemek istedik: Girişimcilik, inovasyon ve iş dünyası arasında güçlü bir köprü” ifadelerini kullandı.
‘BU ZİRVEYİ TEK SEFERLİK GÖRMÜYORUZ’
Özgener son olarak şunları söyledi:
Tüm bu adımlar, İzmir’in artık sadece potansiyeli yüksek bir şehir olmadığını; o potansiyeli adım adım hayata geçiren bir şehir haline geldiğini gösteriyor. Teknoloji ve İnovasyon Zirvesi’ni ve İzmirMeets çatı markasını bu yüzden çok önemsiyoruz. Bu platform, inovasyon, teknoloji, yapay zeka ve dijital dönüşümün nabzını tutan bir buluşma olarak; geleceğin dünyasını bugünden şekillendirmek isteyen liderleri, girişimcileri, akademisyenleri, yatırımcıları ve kamu temsilcilerini aynı masada bir araya getiriyor. Burada teknolojiyi olduğu kadar iş yapma biçimlerini, yetenek politikalarını, sektörlerin dönüşümünü ve şehirlerin bu dönüşüme nasıl hazırlanması gerektiğini de konuşacağız.
Bugün bu salonda üç eşsiz enerji görüyorum: Birincisi, yolun başında olan ama gözleri kararlı bakan genç girişimciler. İkincisi, tecrübesiyle bu gençlere yol göstermek isteyen iş insanları, mentorlar ve yatırımcılar. Üçüncüsü, politika tasarlayan ve destek mekanizmalarıyla bu dönüşümü hızlandıran kamu kurumları.
Eğer bu üç enerjiyi İzmir’in kültürü, üretim gücü ve yaşam tarzıyla bir araya getirebilirsek; sadece birkaç başarılı start-up çıkarmayız. Avrupa'nın ve dünyanın en önemli inovasyon merkezlerinden biri olma hedefini gerçekleştirebiliriz.
Bu zirveyi tek seferlik bir etkinlik olarak görmüyoruz. Bu zirve bizim için bir başlangıç noktası. İzmirMeets çatısı altında her yıl farklı bir temayla İzmir’e değer katmak; her yıl sonunda “Bu yıl İzmir’de hangi iş birliği doğdu?” sorusuna somut bir cevap verebilmek istiyoruz.
Açılış konuşmasını yapma onurunu yaşadığım zirvemiz İzmir’in kendine daha büyük hedefler koyduğu yeni bir dönemin habercisi. Bu salonun enerjisi bize şunu gösteriyor: Doğru iş birlikleri, doğru adımlar ve doğru kararlılıkla İzmir, teknoloji ve inovasyon alanında Türkiye’de fark yaratan, bölgede ise referans kabul edilen bir merkeze dönüşebilir.
Bunun için gereken bilgi, yetenek, girişimcilik ruhu ve kurumsal güç bu şehirde fazlasıyla var. Görevimiz, bu potansiyeli aynı yöne bakan bir yapıya dönüştürmek ve sürekliliği olan bir ekosistemi birlikte inşa etmek.
İzmir yalnızca güzel yaşamayı bilen bir şehir değil. Aynı zamanda üretebilen, teknoloji geliştirebilen, dünyaya ürün ve fikir ihraç edebilen bir şehir. Biz İzmir’i teknoloji ve inovasyon söz konusu olduğunda takip eden değil, oyun kuran şehirlerden biri yapmak istiyoruz.