Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - Müteahhitler Federasyonu Başkanı Ayhan Sulak, İzmir’in kentsel dönüşüme ihtiyacı olduğunu belirterek, belediyelerin arada köprü vazifesi yapmaması halinde vatandaşla uzlaşmanın zorluğuna dikkat çekti. Kooperatif davası nedeniyle belediyelerin bu konuda çekinceleri olmasıyla ilgili olarak, “Kooperatif davası, işin İZBETON üzerinden yürütülmesi kaynaklı olabilir. Fakat belediyelerin müteahhitle vatandaşı kentsel dönüşüm için bir araya getirmesi gerekiyor. Bu işbirliği ve ada bazında kentsel dönüşüm sayesinde İzmir kendini çok hızlı bir şekilde yeniler” açıklamasında bulundu.
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE CİDDİ BİR YAVAŞLAMA SÖZ KONUSU
İzmir’de şehrin genişlemesi, yeni konut üretimi için imar alanlarının yeterince açılmadığını anlatan Müteahhitler Federasyonu Başkanı Ayhan Sulak, şu anda yürütülen kentsel dönüşüm çalışmalarının da beklentileri karşılamaktan uzak olduğunu söyledi. Başkan Sulak, “Kamunun, yerel yönetimlerin, kentsel dönüşümün önünü açması gerekir” dedi ve şu değerlendirmelerde bulundu:
“Kentsel dönüşüm, beklentileri karşılayacak seviyede olmasa da ada bazında dönüşümler devam ediyor. İnşaat maliyetlerinin çok artmasından dolayı kentsel dönüşüm faaliyetlerinde ciddi bir yavaşlama söz konusu. Konut kredisi limitlerinin artırılması, faiz oranlarının düşürülmesi, inşaat faaliyetlerini hızlandıracaktır. Kamunun, yerel yönetimlerin de bunun önünü açması gerekir. Çünkü müteahhitle vatandaşın yüz yüze gelmesi halinde uzlaşmak pek mümkün olmuyor. Kamunun arada, tamponda olduğu işler, daha büyük bir hızla ilerliyor ve sonuçlanıyor. Bu hem vatandaş için bir güvence, hem de müteahhit için çözüm kolaylığı anlamına geliyor. Dünya Bankası kredisinin kullanılması, maliyetteki artıştan dolayı vatandaşın elini rahatlatacak. Bu noktada kamunun mutlaka işe el atması gerekir. Ayrıca işlerin, ada bazında daha hızlı yürüdüğü unutulmamalı.”
6 ŞUBAT DEPREMİ, ÜLKEMİZİ ÇOK GERİLERE GÖTÜRDÜ
Kooperatif davasının hatırlatılması üzerine Başkan Sulak, bu davanın, kentsel dönüşüm işinin İZBETON üzerinden yürütülmesinden dolayı olabileceğini, sıkıntılarının kaynağında bunun yattığını düşündüğünü söyledi. Başkan Sulak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Belediyelerin kentsel dönüşümle ilgili adım atmakta korktuklarını, çekindiklerini görüyoruz. Oysa belediyelerin, aracılık yapmaktan korkacakları bir durum yok aslında. Şehrin planlaması yenilendiğinde, ada bazında planlar yapıldığında, bu sorun çözülecektir. Oradaki yapılan kooperatiflerde emsalde değişiklikler yapıldı, insanlar konut sahibi olsun diye. Bizde genelde şöyle bir kanı var; bu tarz bir uygulama yapıldığında bir rant oluşuyor, şeklinde! Aslında burada oluşan rant değil, şehrin yenilenmesidir. Bizim önceliğimizin bu olması lazım. 6 Şubat depremi ülkemizi çok gerilere götürdü. Telafisi mümkün olmayan şeyler yaşadık. Bunların tekrar yaşanmaması için İzmir’de de büyük çapta kentsel dönüşümün başlatılması gerekiyor. Bu, kentimizin en büyük önceliği olmalıdır. İzmir’deki yapıların yüzde 65’i kentsel dönüşüme muhtaç durumdadır. Ada bazında yapılacak kentsel dönüşümle yeşil alanlarımız, sosyal donatı alanlarımız, otoparklarımız kendi içinde oluşacaktır. Bunun için kenti yenilememiz gerekiyor. Kentin tüm bileşenlerinin bir araya gelip çözüm üretmesi ve süreci hızlandırması gerekiyor.”
YILIN İLK 6 AYINDA RUHSAT ARTIŞINDA ZİRVE YAŞANDI
2021 yılında yapı ruhsatı rekoru kırıldığını, aynı şekilde 2025’in ilk yarısında da beklentilerin üzerinde yapı ruhsatı alındığını öne süren Başkan Sulak, “2021 yılında 340 bin 323 yapı ruhsatı alınırken, bu yılın ilk 6 ayında 461 bin 911 yapı ruhsatı alınmış” bilgisini verdi. TÜİK’in, inşaat sektöründe çalışan sayısının yüzde 7,2’lik artışla 1 milyon 876 bin 602’den 2 milyon 11 bin 335’e yükseldiği bilgisini paylaştığını hatırlatan Sulak, şu görüşlere yer verdi:
“Yine yapı ruhsatında artışın en çok olduğu bir dönem yaşıyoruz. Uzun zamandır imalat kısmındaki düşüşler, satış kısmındaki azalışlar, birbirlerine entegre oldu. İstihdamdaki artışa baktığımızda da yıl sonuna kadar devletimizin taahhüt ettiği, teslim etmeyi planladığı 453 bin konut, işyeri ve köy evi var. Bunun dışında da uzun zamandır elimizde mevcut olan ancak bitirilemeyen projeleri artık tamamlama gerekliliği ortaya çıktı. Dolayısıyla yavaş seyreden imalatları hızlandırmak, 2026 yılında mevduat faizlerinin düşeceği öngörüsüyle mümkün olacaktır. Müteahhitlerde artık, yarım kalmış projeleri bitirmem gerekir, düşüncesi hakim oldu. Bu da istihdamdaki artışı sağladı. Uzun durağanlıktan sonra 2026 yılında sektörün piyasadaki hareketlenme beklentisi, alınan ruhsat sayısından açıkça ortaya kondu. 2021 yılından bu yana alınmış en çok yapı ruhsatı, 2025’te oldu. Pek çok müteahhit, ruhsatını alıp beklemek düşüncesindedir. İşçi sıkıntısı yaşamıyoruz. Personele rahatça ulaşabiliyoruz. 6 Şubat depremlerinden sonra işçilerin çoğu deprem bölgesine gitmişti ve ciddi boyutta geri dönüş oldu. Önümüzdeki süreçte İzmir’de de konut üretimi hızlanacak diye düşünüyorum. Hükümetin 81 ilçe başlattığı toplam 500 bin sosyal konut projesi var. Bunların başlaması bile psikolojik hareket olacak, İzmir’de de konut üretimi hız kazanacak.”