Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ – Türkiye’de barınma ve konuta erişim krizi gittikçe derinleşiyor.
Konut krizinde yeni bir parantez, çimento üreticilerine Rekabet Kurulu tarafından verilen cezalar oldu.
27 Mayıs 2025 tarihinde Rekabet Kurulu tarafından çimento üreticilerine, fiyatları birlikte belirleyerek rekabeti ihlal ettikleri gerekçesiyle toplam 76,5 milyon TL para cezası kesildi.
Bu cezanın ardından beton fiyatlarına zam geldi. İnşaat sektörü zorlanırken dar gelirli vatandaşların da konut hayali gerçekten ‘hayal’ olarak kaldı.
MÜFED Yönetim Kurulu Başkanı Ayahn Sulak, beton zammı ve konut krizi ile ilgili Egedesonsöz’e değerlendirmede bulundu.
“DAR VE ORTA GELİRLİ KONUTA ERİŞEMEZ HALE GELDİ”
Sulak’ın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Verilen cezanın ardından henüz bir ay geçmeden çimento üreticileri cezanın faturasını, çimento fiyatına zam uygulayıp beton fiyatının artmasına sebep olarak, müteahhitlere ve dolayısıyla vatandaşa kesti.
Sektörde faaliyet gösteren pek çok beton üreticisi, ceza kararının ardından beton fiyatlarına zam yaptı. Bu gelişme, özellikle dar ve orta gelirli vatandaşların zaten zor ulaşabildiği konutu daha da erişilmez hale getirdi. Her ne kadar akaryakıt fiyatlarında geçtiğimiz haftalarda bir artış olsa da bu hafta fiyatlar eski seviyesine tekrar geri geldi bir başka deyişle akaryakıt kaynaklı bir maliyet artışının olmadığı da çok net ortada.”
“CEZALARIN SON KULLANICIYA YANSITILMASI SİSTEMSEL SORUN”
Artan maliyetler sebebiyle yeni projelerde fiyat güncellemelerinin kaçınılmaz olduğunu belirten Sulak, uzmanların bu tür cezalar ile ilgili doğrudan son kullanıcıya yansıtılmasının sistemsel bir soruna işaret ettiğini söylediğini aktardı.
“CEZANIN BEDELİNİ NEDEN VATANDAŞ ÖDÜYOR?”
Sulak, beton zammının barınma ve konuta erişim krizini derinleştirdiğini ifade ederek vatandaşların “cezanın bedelini neden biz ödüyoruz?” sorusunu sormaya başladığını söyledi.
Sulak, açıklamasına şu sözlerle devam etti:
“Daha önce defalarca Rekabet Kurulu tarafından kesilen para cezalarının caydırıcı olmadığı, kesilen cezaların direkt vatandaşa zam olarak yansıtılması nedeniyle; çimento üreticilerinin benzer aykırı uygulamalara devam etmesi durumunda kapatma dahil çok daha etkin cezaların ve müeyyidelerin uygulanması önem arz etmektedir.
Yıllardır süren bu kısır döngüden bir an önce kurtulmak ve kalıcı çözümler üretmek için hem Ticaret Bakanlığı yetkilileri hem de sektörün paydaşları bir araya gelerek yapısal reformları belirlemeleri ve caydırıcı enstrümanları da sisteme dahil ederek hayata geçirmeleri gerekmektedir. Bunun gerçekleşmesi ile ileride tekelleşme gibi tehlikeli piyasa koşullarının oluşması da engellenmiş olacaktır.”
