Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi geçmiş dönem Belediye Başkanı Tunç Soyer ve İZBETON geçmiş dönem Yönetim Kurulu Başkanı Heval Savaş Kaya başta olmak üzere çok sayıda ismin kooperatif soruşturması kapsamında tutuklanmasının ardından CHP’den tepkiler devam ediyor.
Cumhuriyet Halk Partisi Manisa İl Başkanı İlksen Özalper ve il yönetim kurulu üyeleri de bugün dayanışma göstermek amacıyla İzmir İl Başkanlığı binasına geldi.
İlk olarak İl Başkan Vekili Barış Özdemir ve il yönetimi ile bir araya gelen Manisa heyeti sonrasında ise basın açıklaması gerçekleştirdi.
Manisa heyeti adına basın açıklamasını yapan Manisa İl Başkanı İlksen Özalper hükümete sert tepki gösterdi.
ASLANOĞLU YALNIZ DEĞİLDİR
Özalper şunları söyledi:
Manisa il örgütü olarak İzmir il örgütüne destek olmak için buradayız. Ayaktayız ve dimdik ayaktayız. Hiçbirimiz yalnız değiliz. Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanımız Şenol Aslanoğlu, hakkında daha önce iki kez beraat ettiği bir dava gerekçe gösterilerek tutuklu yargılanmaktadır. Evet, yanlış duymadınız: Aynı dosya, aynı iddialar, aynı hukuki süreç… Ve bu kez, il başkanı olduğu için, siyaseten hedef gösterildiği için, kamuoyunun gözleri önünde tutuklanarak cezalandırılmak istenmektedir.
Bu açıkça şunu göstermektedir: Yargı, artık bir hukuk aracı olmaktan çıkmış; muhalefeti bastırmak, halk iradesini zayıflatmak ve seçim sandığında kazanamadığını mahkeme salonlarında elde etmek isteyen bir siyasi aklın oyuncağı haline gelmiştir. Bugün sadece Şenol Aslanoğlu değil, İstanbul'dan Adana’ya, Antalya'dan Adıyaman'a kadar birçok il ve ilçede halkın oyuyla seçilmiş belediye başkanları, il başkanları ve meclis üyeleri benzer yöntemlerle hedef alınmaktadır. Siyaseten yenemediğiniz insanların üzerine, hukuk eliyle gölge düşürmek istiyorsunuz. Ama unutmayın: Halk, bu kirli oyunu görüyor! Şenol Aslanoğlu, İzmir için gecesini gündüzüne katmış, dürüstlüğü, çalışkanlığı ve vicdanıyla tanınan bir siyasetçidir. Onun en büyük suçu, halktan yana siyaset yapmasıdır. En büyük suçu, bu kentin vicdanı olmasıdır. En büyük suçu, bu ülkenin aydınlık geleceğine inanmasıdır. Biz, onun yol arkadaşları olarak buradayız ve şunu açıkça söylüyoruz: Bu bir hukuk davası değil, siyasetin yargıya müdahalesinin bir sonucudur. Bu bir adalet arayışı değil, muhalefeti sindirme operasyonudur. Ama bilin ki; ne Şenol Başkan ne bizler bu baskılara boyun eğeriz! Bugün Manisa’dan yükselen bu ses, Türkiye’nin dört bir yanındaki hukuk dışı uygulamalara karşı bir çığlıktır. Susmayacağız, korkmayacağız, alışmayacağız! Şenol Aslanoğlu yalnız değildir. Cumhuriyet Halk Partisi'nin hiçbir üyesi, hiçbir yol arkadaşı asla yalnız değildir. Ve bu ülke, bu karanlığı aşacak güce sahiptir!” diye konuştu.
UMUT ASLA BİTMİYOR
Davayı değerlendiren Özalper, “Öyle değişik ki 2 defa beraat ettiği davada Aslanoğlu’nun ne önemli cümlesi şuydu. 2 kez beraat ettiğim davadan bu günle tek fark var şu an il başkanayım. Umutsuz durumlar var ancak umut asla bitmiyor. Bizim ülkemize ve vatandaşlarımıza olan güvenimiz sonsuz. Anketlerde 1’inci partiyiz. Bu karanlıklar aydınlığa çıkacak buna inanıyoruz” dedi.
ASLANOĞLU’NUN MEKTUBU OKUNDU
Diğer yandan basın toplantısında İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun il başkanları toplantısına gönderdiği mektup da okundu.
Mektupta şu satırlar yer aldı:
Can Yoldaşlarım,
Ömür kısa, yol uzun, dostlar sayılı, düşmanlar azılı.
Biz 81 il başkanı çok zorlukları birlikte aştık. Partimize yapılan saldırıları birlikte bertaraf ettik. Bu partide ilk kez 81 il başkanı diye bir kavram oturttuk.
Bazı konularda ayrı, bazı konularda farklı düşündük ama ne karar çıkarsa çıksın tek yumruk olduk.
Tek adam rejimi ilk kez bir il başkanına da uzandı. Bu partimizin kurumsal kimliğine saldırıdır. İl başkanı, genel başkanını temsil eder.
Cuma günü mahkeme diye koydukları tiyatro hepinizin gözleri önünde cereyan etti.
O gün birçok kardeşim, il başkanlarım yanımdaydı. Ege’nin tamamı, yakın illerin tamamı, uzak illerden gelen yol arkadaşım il başkanları; hepiniz beni yalnız bırakmadınız.
İyi ki varsınız. Yoldaşlığınızı ta içimde hissettirdiniz.
Hepinizle ne çok anımız var. Ne çok eylemde bir aradaydık, sabahlara kadar sohbetlerimiz, kahkahalarımız, kızgın ses tonu ile hararetli siyasi sohbetlerimiz; hepsi burada aklımdan tek tek geçiyor.
Buca zindanı soğuk. Buralara alışmak o kadar da kolay değil. Hiç bilmediğimiz bir ortamda bulduk kendimizi.
Çocukları, yoldaşları, kuşları özlüyorum. Henüz çok gün olmadı ama bizleri çok kısa sürede bırakacakları da yok.
Siyasal bir davanın tutsağı olarak tutsak tutacaklar.
Dava sizlere emanet.
Ne davadan, ne umuttan vazgeçmeyin.
Her gün yeni bir zulme uyanacağız: Ben içerde, siz dışarda.
Hep beraber zalimin zulmünden nasibimizi alacağız.
İl başkanları adına İlksen Başkan girdi davaya. O size davayı özetlesin.
Bilin ki kardeşinizin hiçbir suçu, günahı yok.
Böyle bir dava bile açılamaz.
Alnımız ak, başımız dik.
Sizleri utandıracak hiçbir iş içerisinde olmadım.
Burada en büyük üzüntüm eylem arkadaşım VERA’dan uzakta olmak. Onunla eylemlere katılamamak.
Sokakta kavganın en önünde yer alamamak.
Olsun, bugünler de geçer.
"bugünlerden geriye,
bir yarına gidenler kalır
bir de yarınlar için direnenler...
Şiirler doğacak kıvamda yine
duygular yeniden yağacak kıvamda.
ve yürek,
imgelerin en ulaşılmaz doruğunda.
ey her şey bitti diyenler
korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler.
ne kırlarda direnen çiçekler
ne kentlerde devleşen öfkeler
henüz elveda demediler.
bitmedi daha sürüyor o kavga
ve sürecek
yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!"