Güncel

Gediz tarımı vurdu... 'Verim düştü, ağaçların ömrü kısaldı!'

İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarım ve Hayvancılık Komisyonu Üyesi Erdal Karagöz, Gediz’in suyuyla sulanan şeftali, erik, kiraz ve kayısı ağaçlarının 30-40 yıl olan ömrünün 10 yıla düştüğünü öne sürdü. Karagöz ayrıca, artezyen suyuyla sulanan bir dekar çilek bahçesinden 4 ton ürün alınırken, Gediz’den sulanan bahçeden 1 ton anca çilek olduğunu ifade etti, “Gediz’i kirlilikten kurtarmak zorundayız” dedi

Abone Ol

Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ – Uzun yıllardır kirliliğiyle gündem olan Gediz Nehri’nin, geçtiği yerlerde yaklaşık 17.600 kilometrekare alanda tarımdan kuş popülasyonuna, balıkçılıktan hayvancılığa kadar her şeye zarar veriyor. 305 kuş türünden 205’i ağır metallerde zehir akmaya başlayan nehir nedeniyle zarar görürken, 308 bitki türünün de olumsuz etkilendiği ortaya çıktı. Gediz’in temizlenmesi için yıllardır çok büyük mücadeleler veren İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Menemen Belediyesi Tarım ve Hayvancılık Komisyonlarının üyesi Erdal Karagöz, “Kirlilik o kadar ileri safhaya geldi ki, hem verimi düşürdü, hem de sert çekirdekli meyvelerin ağaçlarının ömrünü kısalttı” dedi.

GÖRECE KÖYÜNDEKİ KUYUDAN ÇIKAN SU, ŞEBEKEYE VERİLMİYOR

Gediz Nehri’nin, Demirköprü Barajı ile Menemen Ovası arasında kalan kısmına hangi fabrikanın sanayi atıklarını, hangi su yatağına boşalttığını bildiklerini belirten Erdal Karagöz, kirliliğin ileri boyutlara geldiğini, ağır metallerin çoğaldığını, dolayısıyla bölgedeki habitat için tehlikenin büyüdüğünü dile getirdi. Karagöz, şunları söyledi:

“Söz konusu kirlilik nedeniyle içme suyunda da ciddi bir sıkıntı yaşayacağız. İZSU’nun yaklaşık 28 tane kuyusu var; bu 90-110 metrelik bu kuyulardan su çekiliyor. Geniz Nehir yatağına yakın yerde bulunan İZSU kuyularında, mesela Görece köyüne ait kuyunun suyunun kokusu endişe verici boyuttadır. Buradan çekilen su, artık içme suyu olarak kullanılmıyor, hayvanlara veriliyor. Gediz’in sebep olduğu kirlilikten dolayı içme suyunda da yakın bir gelecekte çok büyük sıkıntı yaşayacağız. Büyükşehir Belediyesi, tüm kuyulardan sürekli numuneler alıyor, tahlil ettiriyor ve denetleme görevini eksiksiz yerine getiriyor. Bu işin peşini bırakmamak lazım.”

BAŞKAN PEHLİVAN’IN TALİMATIYLA KOMİSYON ÇALIŞMALARA BAŞLADI

Gediz Nehri’ne nereden atık döküldüğünü, her geçen gün artan kirliliği Çevre, Şehircilik İl Müdürüne de aktardıklarını, aynı şekilde Manisa İl Müdürü’nü de ziyaret ederek bilgilendirmede bulunacaklarını anlatan Erdal Karagöz, “Çevre, Şehircilik İl Müdürü ile görüştük, Gediz’deki kirliliği anlattık. Gediz’i Manisa’nın kirlettiğini söylediler. Bakanlık olarak konuya el atılması gerektiğini bildirdik. Önümüzdeki günlerde Çevre, Şehircilik Manisa İl müdürüne giderek derdimizi anlatacağız, Gediz’in kirletilmemesi yönünde isteklerimizi, çözüm önerilerimizi ileteceğiz. Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, mecliste yaptığım konuşmada bu konuları dile getirince, haklı olduğumu söyledi, Tarım Komisyonu’nun konuyla yakından ilgilenmesini istedi. Aydın Başkan’ın talimatıyla Menemen Belediyesi Tarım Komisyonu olarak Gediz bölgesinde bir çalışma başlattık. Maltepe’deki balıkçıların elleri yara oldu, nehirden akan kimyasal kirlilikten dolayı… Oraya giden, kokudan, sinekten duramıyor. Kuş Cenneti’ndeki filamingolar, tuzlu su karidesi olarak da bilinen artamia salina ile beslenir. Gediz’in kirli suyu, denizin tuzlu suyunu da etkileyince flamingolar, oradan uzaklaşıyor, artamia salina’dan mahrum kalıyorlar. 305 tür hayvan var kuş cennetinde 205’i etkilendi” diye konuştu.

EMİRALEM ÇİLEĞİ DE KİRLİLİKTEN PAYINI ALDI

İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarım ve Hayvancılık Komisyonu Üyesi Erdal Karagöz, Gediz’deki kirliliğin meyve ağaçlarının ömrünü kısalttığı iddiasında bulundu:

“Kirlilik, nehir yatağının çevresindeki tarım alanlarındaki meyve ve sebze üretimini de olumsuz etkiledi. İleride gıda kıtlığı yaşayacağız. Mesela sert çekirdekli meyvelerimiz var; erik, kayısı, erik, şeftali… Bu meyvelerin ağaçlarının ömrü kısaldı. 30 yıl, hatta 40 yıl ürün veren bu meyve ağaçlarının ömrü 10 yıla düştü. Çünkü Gediz’in suyuyla gelen ağır metaller, bu ağaçların kökleriyle buluştuğunda ağaçlar yavaş yavaş ölmeye başlıyor. İki yıldır Menemen Ovası’ndan domates alamadık. Çünkü ağır metaller içeren Gediz suyu nedeniyle toprağın yapısı bozuldu. Pamuk ürününde, insanlarda görülen saçkıran gibi acayip bir hastalık oluştu. Çilek üretimini de olumsuz etkiledi kirli su… Şöyle ki, Gediz’den sulanan çilekle, artezyenden çıkan suyla sulanan bahçe arasında çok ciddi boyutta verim ve kalite farkı var. Mesela Gediz’den sulanan çilek bahçesinden dekar başına 1 ton ürün anca alınırken; 150, 200 metre derinlikten çıkarılan artezyen suyuyla sulanan bahçeden 4, 4,5 ton ürün elde ediliyor. Durum, işte bu kadar kötü.”