Güncel

İzmir’in çöp krizine ilişkin ÇMO’dan uyarı: Siyasi tartışmalarla süreç tıkanmamalı!

Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, İzmir’in çöp tesisi krizinin siyaset malzemesi haline getirildiğine dikkat çekerek, “Merkezi ve yerel yönetimin birlikte hareket etmesi gerekirken maalesef konu siyasetin malzemesi haline getiriliyor. Kamu yararı adı altında enerji, maden, sanayi vb yatırımlar için her türlü kolaylık gösterilirken zorunlu çevresel altyapı tesislerinin kurulması sürecindeki zorluklar da tam bir çelişkiyi barındırıyor” dedi.

Abone Ol

Berivan KAYA/EGEDESONSÖZ- Harmandalı Katı Atık Bertaraf Tesisi’nin Danıştay kararı ile kapatılmasının ardından İzmir’de çöp tesisi krizi başladı.

Krizin ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı devreye girdi ve Harmandalı için 31 Ekim tarihine kadar ek süre vermişti. Süre uzatımı bölge halkının tepkilerine neden olurken İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sürenin uzatılması için, Bakanlığa ek bir rapor verdi.

SÜRE UZATIM TALEBİNDE BULUNDUĞU ANLAŞILDI
Harmandalı Düzenli Depolama Alanının kontrollü bir şekilde kapatılması, mevcut alanların kapasiteleri de göz önünde bulundurularak atık yönetimi ile ilgili sürecin planlanması ve alternatif sahaların devreye alınması gerektiğine dikkat çeken Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, “Harmandalı Katı Atık Düzenli Depolama Alanının, plansız kentleşme sonucu kentin ortasında kalmış olması, depolama kapasitesinin sınırına ulaşması nedeni ile uzun süredir kapatılması tartışılırken, yaşanan heyelan sorunu sonrasında başlatılan hukuki süreç sonucunda verilen mahkeme kararı ile kapatılmıştır. Mevcut tesisler ise gerek konum gerek kapasiteleri itibarı ile İzmir’in tüm evsel katı atığını karşılamaya yetmediği için belediyenin süre uzatım talebinde bulunduğu anlaşılıyor” dedi.

SİYASİ VE TOPLUMSAL TARTIŞMALARLA TIKANDI
Kent nüfusunun düzenli artışı ile birlikte atık miktarı da yükseldiğini vurgulayan Çevre Mühendisleri Odası, “Dolayısıyla atık yönetiminin verimli bir şekilde gerçekleştirilebilmesi için toplanan atıkların ayrıştırılması, geri kazanımı, enerjiye dönüştürülmesi ve bertarafı planlı bir bütünlük içerisinde ele alınmalıdır. İlçe belediyelerince toplanan atıkların transferi için uygun mesafeler dikkate alınarak kentin farklı akslarında birden fazla atık değerlendirme tesisi hayata geçirilmelidir. Entegre katı atık tesisleri yer seçiminde coğrafi olarak; jeolojik yapı, hidrojeolojik, topoğrafik ve iklim koşullarının yanı sıra, çevresel olarak yerleşim yerlerine, doğal alanlara, su kaynaklarına uzaklık, gürültü, koku, toz etkileri gibi birçok etkenin yanı sıra ekonomik, teknik ve sosyal yönden birçok faktör değerlendirilmektedir. Ülkemizde birçok belediyenin ortak sorunu olan “katı atık tesisleri için uygun yer tahsisi” meselesi, çoğu zaman yerel düzeyde siyasi ve toplumsal tartışmalarla tıkanmaktadır” ifadelerine yer verdi.

ZORLUKLAR ÇELİŞKİ BARINDIRIYOR

Açıklamada şunlara yer verildi:

Yerel ve merkezi yönetimin birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, “Kimse arka bahçesinde atık tesisi istemese de atık üretmeye devam ediyor. Çöp yalnız yerel yönetimin değil, bu kentte yaşayan herkesin, her paydaşın ve her kurumun sorunudur. Bu süreçte merkezi ve yerel yönetimin birlikte hareket etmesi gerekirken maalesef konu siyasetin malzemesi haline getiriliyor. Kamu yararı adı altında enerji, maden, sanayi vb. yatırımlar için her türlü kolaylık gösterilirken zorunlu çevresel altyapı tesislerinin kurulması sürecindeki zorluklar da tam bir çelişkiyi barındırıyor. Bu noktada ülkemizde birçok belediyenin ortak sorunu olan katı atık değerlendirme ve bertaraf tesisleri için yer tahsislerinin merkezi yönetime bağlı kuruluşlarca yapılması ile bu tesislerin yapımı önündeki en büyük engel olan yer sorununun aşılması mümkün olacaktır. Atık yönetiminin verimli bir şekilde gerçekleşmesi için atıkların toplanması, ayrıştırılması, geri kazanım ve bertaraf işlemleri planlı olarak yapılmalı. Büyük kapasiteli tesisler yerine kentin farklı akslarında; ilçe belediyelerince toplanan atıkların transferi için uygun mesafeler dikkate alınarak birden fazla atık değerlendirme tesisi hayata geçirilmelidir. Komşu ilçelerin atıklarının değerlendirildiği küçük ölçekli ortak tesislerin doğru bir şekilde kurgulanması halinde toplumsal tepkiler aşılabileceği gibi; atıkların uzak mesafelere taşınması ile ilgili operasyonel zorluklar aşılacak ve taşıma maliyetleri azalacaktır” denildi.

BİR PROBLEM DEĞİL KAYNAK OLARAK DEĞERLENDİRİLMELİ

Açıklamada şunlara yer verildi:

“Yeni kurulacak tesislerin çevresel etkilerini minimize etmek için koku kontrolü, atıksu arıtımı, gürültü kontrolü gibi önlemler alınmalıdır. Bertaraf işlemleri sonrası depolanacak atık miktarının minimum miktarda ve inert yapıda, üretilecek enerjinin ise maksimum düzeyde olması hedeflenmelidir. Bu tesislerin, gelecekteki nüfus ve atık miktarındaki artışlar dikkate alınarak, kapasite artışlarına izin verecek şekilde planlanmaları büyük önem taşımaktadır. Diğer yandan belediyeler atığı ham madde kaynağına dönüştürmek adına geri dönüşümlü atıkları kaynağında ayrı toplayarak sürdürülebilir atık yönetimini sağlamalıdır. Bu şekilde atık değerlendirme tesislerine gidecek atık miktarı ve depolama ihtiyacı azalacaktır. İzmir için temel hedef, yeni tesislerin bilimsel kriterlere göre seçilmesi ve atığın enerji/ham madde kaynağı olarak görüldüğü entegre bir sistem modeli kurulmasıdır. Evsel nitelikli katı atıkların bir problem değil, bir kaynak olarak değerlendirildiği bir sistem kurgulanmalıdır.”