Hasta mısın yoksa ’vaka’ mısın?

Abone Ol

Beş gün önceydi…

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca…

Türkiye'nin, Koronavirüs Belası ile verdiği savaşı…

Medya ordusuna anlatırken şöyle dedi:

'Test sonucu pozitif çıkanların her biri bir vakadır…'

Ardından…

Şöyle devam etti, Bakan Koca:

'Her vaka, hasta değildir! Çünkü, testi pozitif çıktığı halde hiç bir semptom (belirti / bulgu) göstermeyenler var ve büyük çoğunluğu bunlar oluşturuyor…'

***

Sağlık Bakanı'nın bu sözlerini…

Bilim insanları bile tartışmaya başladı…

Sonunda şu kanıya varıldı:

'Eğer 110 bin test yapılıyorsa pozitif olanların hepsi gösterilmiyor… Sadece hastalığı artan veya semptomu olanlar kayda giriyor…'

Peki…

O zaman şu soruya da cevap vermek gerekmiyor mu?

'Hangi derecede semptom gösteren kayda giriyor? Demek ki, onun da bir ölçütü var… Her semptomu olan; yani sadece ateşi veya vücut kırgınlığı bulunan belli ki kayda girmiyor!'

***

Bu manzara karşısında…

İzmir'in önceki Tabip Odası başkanlarından…

Doktor Suat Kaptaner'e…

'Vatandaş bu ayrımı nasıl yapacak?' diye sordum…

İlk cümlesi hayli ironikti:

'Pandemi ortamında, nur topu gibi bir tartışma konumuz daha doğdu!'

Ardından aydınlatıcı sözlerini şöyle sürdürdü:

'Baştan beri uyarmaya çalıştık… Pandemi başlayalı yedi ayı geçti… Biz daha (Covid hastası kime denir?) onun üzerinde anlaşamadık… Haftalardır uyarıyoruz… Bu konu açıklığa kavuşturulmalı, artık polemik konusu olmaktan çıkmalı…'

***

Tam anlaşılması için sordum, Dr. Kaptaner'e…

'Hasta kim, vaka ne?'

40 yıllık İzmirli hekim, 'Aslında konu basit' dedi ve ekledi:

***

Covid pozitif kişi, Covid hastasıdır…

Covid pozitif kişi, Covid vakasıdır…

Hastanedeki hasta, Covid'ten yatan hastadır…

Yoğun bakımda yatan hasta, Covid yoğun bakım hastasıdır…

Bunların sayısını açıklanırsa, 'hasta /vaka' tartışması biter…

Kan tükürmeyen tüberküloz hastasına…

'tbc vakası denir; tbc hastası denmez!' saptaması…

Ne kadar anlamlıdır acaba?

Gel gör ki, konu iktidar çevreleri / muhalefet çevreleri tartışması olunca…

Al sana, yepyeni, gıcır gıcır bir polemik konusu…

Sonunda…

Pandemiyle mücadele sağlıkçıların sırtında kalıyor!

***

Sadece 'temaslı takip' yapıldığı için…

Riskli kesimlere 'tarama yapılmadığı' için…

Bizim pandemi mücadelemiz…

Bir bakıma 'kontrollu sürü bağışıklığı' yöntemiyle sürüyor denebilir…

Bu yüzdendir ki, kış'a hala yüksek vaka / hasta sayısıyla giriyoruz…

Asla temenni edilmez ama…

Böylesi bir gelişmeye…

Halk arasında 'yumurta kapıya gelince' derler, bilirsiniz…

***

132 bin civarında vatandaşa 'antikor tarama testi' yapılmış…

(Antikor testi; kişiden alınan kan örneğinde belirli bir antikorun / virüsün varlığının saptanması ya da varsa miktarının belirlenmesi işlemi…)

Bağışıklık '%0,81' çıkmış…

Yani; '%1'in altında

Çok düşük oran…

Özetle, sürü bağışıklığı ile Pandemi Savaşı…

Ancak 10-11 yıl sonunda anlamlı sonuç verir…

Sonuç şu:

Bu yöntemle başarı kazanmak olanaklı değil…

Kaldı ki; aynı aileden olan SARS virüsünde de bağışıklık 2 yıl sürmüş!

***

Önemli olan şunlar:

Maske, mesafe ve temizlik; olmazsa olmaz…

Mesai kademelendirmesi; kesin şart…

Şehirlerarası seyahatlere özel bir sınırlama gelebilir…

Mesai saatlerinin kısaltılması işe yarar…

Riskli grupların taranması mutlaka öncelikli ve gerekli…

En anlamlı çaba şu olmalı:

Topluma bu salgının ciddiyeti ve vahameti anlatılmalı…

Vatandaşa moral depolarken hep doğrular dile getirilmeli…

Nokta…

Sonsöz: 'Hangi derece semptom Korona hastası kabul ediliyor? / Merak edilen soru…'