HABERLER>TARIM
13 Mart 2021 Cumartesi - 10:32

Yol kenarındaki arazilerde üretilen 'tarımsal' gıdalardaki tehlike

Çukurova Üniversitesi, Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Sertaç Özer, organik ile doğal gıdaların birbirinden farklı olduğuna vurgu yaparak, 'ev yapımı', 'köy ürünü' ve 'doğal' adı altında satılan ürünlere dikkat edilmesi gerektiğini bildirdi. Özer, 'doğal' adı altında otoyol kenarında yapılan tarımsal faaliyetlerin egzoz dumanına bağlı ağır metal, kurşun, kadmiyum, cıva gibi bileşenler nedeniyle gıda kaynaklı riskler taşıdığına dair uyarılarda bulundu.

Yol kenarındaki arazilerde üretilen  tarımsal  gıdalardaki tehlike

Özellikle pandemi dönemiyle insanlar balkonlarında ve kent içerisindeki evlerinin bahçelerinde organik düşüncesiyle küçük çaplı üretimler yapmaya başladı.

Birçok şehirde kent bostanı adı altında otoyol kenarlarında sebze-meyve yetiştirildiğini belirten Çukurova Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Sertaç Özer, bunların çevresel faktörler nedeniyle gıda kaynaklı riskler taşıdığının altını çizdi. Organik ile doğal ürünün birbirinden farklı olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Özer, ev yapımı, köy ürünü ve doğal adı altında satılan ürünlere dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti.

HANGİ ÜRÜNLER ORGANİK YA DA DOĞALDIR?
Prof. Dr. Mehmet Sertaç Özer, organik ve doğal ürünlerin arasındaki ayrımını şöyle anlattı:

"Organik gıdalar, sürdürülebilir biçimde, çevre ve insan sağlığına zarar vermeden, toprak verimliliği, bitki-hayvan refahı ve gıda güvenliğini esas alan, hasat, depolama, üretim, işleme ve tüketim aşamalarının kontrollü ve kayıtlı olduğu, sertifikalı ve güvenilirliği kanıta dayalı ürünlerdir. Bunlar gıda kaynaklı riskleri barındırmaz ve doğaldır. Ama doğal gıdalar organik midir? Tarım Bakanlığı tarafından yetkilendirilen kuruluşların toprakta, atmosferde, gübrelemede, sulamada ve çevresel bütün girdilerdeki kontrolü sonucunda, bir ürüne organik sertifikası verilebiliyor. Ama doğal ürünlerde herhangi bir şekilde kontrol yok, kim tarafından ne zaman ne şekilde üretildiği de belli değil. Üreticisinin gıda sicil, sertifika, kayıt ve benzeri bir kavramı da yok. Dolayısıyla pazarlarda, çarşılarda, yol kenarlarında satılan ve kontrol etiketi, Tarım Bakanlığı'nın logosu olmayan, 'doğal' adı altında üretilen- satılan hiçbir gıdaya güvenmiyorum. Gıda kaynaklı risklerin pek çoğunu doğal gıdalar bünyelerinde barındırabilir. Örneğin mikrobiyolojik, toksikolojik riskleri olabilir."

"YOL KENARINDAKİ TARIMSAL ÜRETİME DİKKAT"
Kent bahçeciliği, balkon tarımı ya da ev önlerindeki küçük alanlarda yapılan bahçe tarımının da 'doğal' olarak düşünüldüğünü, ancak çevresel faktörlerle çeşitli riskler taşıdığının altını çizen Prof. Dr. Özer, şunları söyledi:

"Özellikle yol kenarlarında üretilen ve satılan ürünler egzoz dumanına bağlı olarak ya da bilinçsizce gübre ve pestisitlerin de kullanımıyla ciddi gıda riskleri taşıyabilir. Adana'da kentin hemen içinde, oturduğumuz yerlerde, otoban ve otoyol kenarında buna benzer birçok üretim modellemesi görebiliyoruz. Buralarda hava ne kadar temiz? Adana kent bostanının bulunduğu yerin çevresinde 26 tane yüzme havuzlu site var. Acaba buradan çıkan atık sular nereye gidiyor? Ayrıca o civarın yer altı suyu hiç de temiz değil. Yer altı sularının kirletici özelliği var. İkincisi otoyol kenarları egzoz emisyonlarının çok yüksek olduğu noktalar. Özellikle kurşun, kadmiyum, cıva gibi bileşenlerin çok yüksek olduğu yerler. Burada yapılan tarım hiç de masum olamaz. Doğal olanı iyi kabul edip, sürekli bunları tüketmeye yönelmek kanımca hiç de doğru bir yaklaşım değil. Bu tür üretimler sadık bir çevreci olarak söylüyorum, kesinlikle tasvip edilebilecek bir üretim modeli değildir." 

"EV TİPİ ÜRETİM, SAĞLIKLI DEMEK DEĞİLDİR"
Evlerdeki gıda üretimine de çok dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Özer, "Evde yaptığımız bütün gıdasal üretimler illaki sağlıklı demek değildir. Güney illerinin pek çoğunda evlerde yapılan domates konserveleri, uygun şartlarda üretilmediği takdirde 'clostridium botulinum' dediğimiz mikroorganizmaların yol açtığı ölüm vakaları duyduk. Özellikle sebze konservelerinde uygun asitlik ayarlanmadığı takdirde bunların bir kısmı zehir saçabilir. Biz bunların yerine tercihen cam ambalajlarda ve otoklavlanarak üretilmiş endüstriyel konserveleri tercih ediyoruz. Bir diğer örnek de şalgam. Adana'da bizim çokça tükettiğimiz milli içeceğimiz. Şalgam çok lezzetli, probiyotik etkileri bulunan, fenolik ve antioksidanlarca zengin, havucu lif kaynağı olan harika bir ürün. Ancak şalgamcıların önemli bir kısmı yol kenarında 'organik', 'el yapımı', 'anne eli değmiş' adı altında kontrolden tamamen uzak, ne tip ortamda üretildiği belli olmayan, hatta asfaltın hemen kenarında satışı yapılan pek çok şalgamcı ile karşı karşıya gelmemiz mümkün. O şalgam hiçbir şey yoksa o asfaltın tozunu yutuyor. Yine cıva, kadmiyum, kurşun gibi ağır metaller içerme ihtimali yüksek. Bir de bunlar çok da uygun olmayan pet ambalajlara konuluyor. Bu durumda yüksek asitli bir gıda olan şalgama geçebilecek istenmeyen birtakım bileşenler olabiliyor" diye konuştu.

 
Altınordu'da Şeref Özcan üzüntüsü
 
Genç kadın tek tek anlattı: 41 günlük kabus!
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Yerli ve milli tohumlar İzmirli üreticilere dağıtılacak
Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından üretilen yerli ve ...
'Çalışan kadınlarımızın yüzde 41'i tarım sektöründe'
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, "Kırsal kalkınma desteklerinin ...
Çiftçiye mazot ve gübre desteği ikiye katlandı
Resmi Gazete'de yayınlanan habere göre, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ...
 
Portakalın kaybedeni çok... Depoda 3 lira, tezgahta 9 lira!
Geçen yıl en yüksek 1.5 liraya sattığı portakalı bu yıl rekolte düşüklüğü ...
Pakdemirli: Tarım son 3 yılın zirvesinde
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 2020 yılında yüzde 4,8 büyüyen ...
Eriğin fiyatı çeyrek altını solladı!
Antalya'ya yılın ilk hasadı yeşil erikler, 500 kilometre uzaklıktaki Mersin'den ...
 
Yağı kıymetlenince... Söke Ovası ayçiçek açacak!
Ege'nin pamuk ambarında, beyaz altının para etmemesi nedeniyle alternatif ...
100 ton limon göçük altında kaldı!
Mersin'in Silifke ilçesinde, 100 ton limon, soğuk hava deposunda meydana gelen göçük altında kaldı
Daha önce yere dökülüyordu, şimdi kilosu 100 TL'den satılıyor
Mersin'in Erdemli ilçesinde, erik ve badem çağlasının ardından 5 yıl öncesine ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Bu saatte 'vicdan ittifakı' olur mu?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İzmir kimin ya da neyin kalesi?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Erkek dediğin öldürür
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Foça, Tire, Çeşme ve Dikili de MHP diyecektir
Kemal ARI
Kemal ARI
Oyumuz, onurumuz ve özgürlüğümüzdür...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Tunç Soyer yeni bir yola çıktı
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Diktatör
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Sağduyu marifeti ile seçebilmek…
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Son hafta
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Sosyalistler pes etmeyin!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva