İZMİR - Çeşme Belediyesi’nin endişelerine, yöre halkının karşı çıkmasına rağmen ilçede yerleşime yakın rüzgar enerji santrallerinin (RES) yapım çalışmalarının başladığını ve hızla devam ettiğini söyleyen Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu, duruma tepki gösterdi. Firma için, Ovacık Mahallesi’nde yolların açılmaya başlandığını kaydeden Tütüncüoğlu, Çeşme’de şimdiye kadar RES’lerin destekçisi olduklarını fakat yerleşim birimlerine birkaç yüz metre mesafede enerji üretim sahası kurulmasının hem halk sağlığı hem de kent gelişimi düşünüldüğünde kabul edilmesi mümkün olmayan bir durum olduğunu açıkladı.
HALKI KARŞINDA DURUYOR
Başkan Tütüncüoğlu, sadece Çeşme’de değil, Karaburun, Seferihisar ve Urla’nın dahil olduğu tüm Yarımada’da yerinde inceleme yapılmadan, yerel yönetimlerin görüşü alınmadan, bölge halkının tamamının karşı olması bile önemsenmeksizin, “yapacağım, olacak” mantığıyla RES, orkinos çiftlikleri ve katlı konut çalışmaları yapıldığını söyledi. Hükümetin, Yarımada’nın bozulmamış doğal güzelliklerini, “sömürülmeye hazır bir alan” olarak algıladığını vurgulayan Tütüncüoğlu, “Yarımada, sanki ülkeye bağlı değilmiş gibi sömürgeci devletlerin mantığıyla bölgeye ve halka verileceği zarar düşünülmeden hareket ediliyor” diye konuştu.
ELEKTRİK SAHASI MI?
Bu ülkede politik görüş, sağ ve sol eğilimler fark etmeksizin şimdiye kadar ki tüm hükümetlerin ve yerel yönetimlerin, Yarımada’nın bozulmamış yapısına saygı gösterdiği ve buna uygun tutum sergilediğini hatırlatan Başkan Tütüncüoğlu, “Bugün, iktidarda olan Hükümet, sadece Çeşme’de de değil, Karaburun, Seferihisar, Urla korkunç sömürme ve yok etme politikası izliyor. Korumak için emek sarf ettiğimiz her şeyi yok etmek ister gibi bir tavır sergiliyor. Yarımada’nın eşsiz denizi dedik, balık çiftlikleri kurdular; rüzgar ve doğal ortamda yaşıyoruz dedik, evlerimizin dibini elektrik üretim sahası ilan ettiler” diye konuştu.
TURİZMİ BİTİRECEKLER
Çeşme’de ve Yarımada’da RES’e karşı olmadıklarını belirten Tütüncüoğlu, sıkıntının santrallerin kurulmaya çalışıldığı bölgelerin kente, evlere yakınlığı nedeniyle, ilçe ve halkı düşünülmeden seçilmiş olması olduğunu kaydetti. Tütüncüoğlu, ilçede şu an kent yerleşim yerlerinin sadece birkaç yüz metre uzağına kurulmaya çalışılan birden fazla RES projesi olduğunu kaydetti. Birçok bilimsel araştırmaya göre rüzgar türbini kanallarının algılanıp gözlemlenmeyen titreşimlerinin duyu ve sinir sistemini olumsuz etkilediğini “Rüzgar Türbini Sendromu” denilen tıbbi bir vakaya neden olduğunu hatırlatan Tütüncüoğlu, “Turizm kentinde insanların sinir sistemini etkileyecek bir yatırım yapıp, turizmi mi bitirecekler” dedi.
BİRLİK OLALIM
Rüzgar Türbini Sendromu nedeniyle, birçok yerde santrale yakın oturan insanların taşınmak zorunda kaldığını söyleyen Tütüncüoğlu, “Yerlinin kaçtığı yere, turist gider mi?” diye sordu. Belediyelerin “sömürme” düzenine karşı tek yürüttükleri mücadeleyle başarıya ulaşmaları zor olduğu için birlik çağrısı yapan Tütüncüoğlu, başta Urla, Seferihisar, Karaburun belediye başkanları ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu desteğe ve birlikte hareket etmeye davet etti. Kurucu ve Onursal Başkanı olduğu Kıyı Ege Belediyeler Birliği’nin de süreç içerisinde yer alması gerektiğini savunan Tütüncüoğlu, “Bugün bunu yapmazsak, bizden sonraki nesil Yarımada’nın güzelliğini ancak hikayelerde dinler” diye konuştu.