Kılıçdaroğlu'ndan, Türk Ocakları açıklaması

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu sözlerine; kalbinin durması sonucu 84 yaşında hayatını kaybeden Yeşilçam'ın ustası Cüneyt Arkın'ın ailesine başsağlığı dileyerek başladı. Kılıçdaroğlu, ''Türk sinemasının önemli aktörü Cüneyt Arkın’ı kaybettik. Kara Murat’ı, Komiser Kemal’i o canlandırıyordu. Hepimizin başı sağ olsun'' dedi. 

Türk Ocakları'nın 110. kuruluş yıldönümü nedeniyle dün düzenlenen toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da davet edilmişti. Kılıçdaroğlu, davetin ardından Türk Ocakları İstanbul Şube Başkanı'nın görevden alındığını okuduğunu söyleyerek tepki gösterdi

Kılıçdaroğlu, ''Sabah 'Türk Ocağı İstanbul İl Yönetimi görevden alındı' diye gördüm. Bizim kavgaya değil; birbirimizi dinlemeye, oturmaya ihtiyacımız var. İslam dünyasında dünya kadar sorun var, kan akıyor. Birbirlerini öldürenler İslam dünyasında. Birbirlerine silah çekiyorlar. İslam dünyasında kan durmasın mı, güzellik olmasın mı, demokrasi, adalet olmasın mı?Bizim konuşmaya ihtiyacımız var, buna bile tahammül edemiyorlar, akıllarını yitirmişler'' diye konuştu. 

KUTADGU BİLİG'DEN ALINTI
Kılıçdaroğlu, "Her kavga sonlarını getiriyor. Kendilerini, kendi sonlarını getiriyorlar. Kinden, öfkeden besleniyorlar" diye sözlerini sürdürdü.

11'nci yüzyılda yazılan Kutadgu Bilig'den alıntı yapan Kılıçdaroğlu, "Paranın değerini koru, halkı adil kanunlarla idare et, bütün yolları emin tut diyor. Bugün de var haydutlar biz boşuna mı 5'li çete diyoruz. 11'inci yüzyılda söylenen 21'nci yüzyılda geçerli. Ama yönetemiyorlar, yönetme güçleri yok. Akıllarını kullanmıyorlar, istişare nedir düşünmek istemiyorlar. Bir kişi 'Her şeyi bilirim' diyor. Adalet önemli bir kavram. İstanbul'daki toplantıda adaletin ne olduğunu da ifade ettim" ifadelerini kullandı.

SABRİ UZUN VE HANİFİ AVCI MESAJI
"Devlette görev yapan ve zamanı geldiğinde emekli olan insanların adaletsizlik gördüğünde itiraz etme hakları vardır. Sabri Uzun ve Hanifi Avcı'dan söz ediyorum" diyen CHP lideri, "Sabri Uzun, Canan Kaftancıoğlu hakkında yanlış yapıldığını söylüyor, Hanifi Avcı, Demirtaş kararı için AİHM kararını uygulayın diyor. İkisinin de rütbesi sökülecek. Adaletsizliğin ulaştığı boyutu görebiliyor musunuz? Onların sökülen rütbelerini aynen iade edeceğiz, haksızlığı gidereceğiz" diye konuştu.

CHP lideri, "İntikam, öç alma duygusuyla devlet yönetilmez. TSK'nın 80-90 yaşındaki generallerini hapse atıyorsunuz. Bazıları hapiste olduklarını bile bilmiyor. Böyle devlet yönetimi olur mu? Böyle devlet yönetimi olmaz. KHK ile görevine son verilen akademisyenler, harp okulu öğrenciler, boşuna yatan siyasetçiler. Bazen insanlar bedel öderler, haksız yere ödenen her beden onun şerefidir" dedi.

ŞEKER ZAMMI VE ÇAY ÜRETİMİ
"Ekonomik olarak da yönetemiyorlar" diyen CHP lideri, "Şekerde hiçbir sıkıntımız yoktu, IMF'in talimatına uydular. Kotayı uyguladılar, şeker üretimimiz düştü. Sattılar şeker fabrikalarını. 10 fabrikayı 680 milyon dolara sattılar, bugünün parasıyla 11 milyar liraya. Sadece nisan ayında ödenen faiz 19 milyar lira. 24 yıl sonra Türkiye şeker ithal etmek zorunda kaldı. Yönetemiyorlar, devlet böyle yönetilmez. Şeker fabrikaları neden özelleştirilmez; zaten bunlar 3-4 ay çalışıyorlar. Bu yükü özel sektör kaldıramaz" dedi. (Habertürk)

Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çayda da benzer bir olaya doğru gidiyoruz. Çayda da öyle yapacaklar. Çay stratejik üründür. Neymiş Ulusal Çay Konseyi kuracaklarmış, yükü sırtlarından atacaklar. AK Parti iktidarı döneminde her yıl 20 bin ton ithal ediyor Türkiye. Bugüne kadar 183 bin ton çay ithal edildi, 434 milyon dolar ödendi. Biz 434 milyon doları Rize, Trabzon, Artvin'e versen ne olurdu? Bu iktidar size değil, yabancı çay üreticilerine çalışıyor. Kaçak çayla nasıl mücadele edilir göreceksin, Rize meydanında kaçak çayları yakacağım."

Rizeliyi, Trabzonluyu, Orduluyu, Giresunluyu çantada keklik görüyorlar. Ne yaparsam yapayım bana oy verirler diye düşünüyor. Bu millet uyandı, bu milletin sesi var artık."
CHP lideri, "Eczacılar da büyük sıkıntı içindeler. İlaç fiyat kararnamesi 13 yıldır güncellenmedi. Eczacılar artık personel maaşlarını, giderlerini karşılayamaz noktaya geldi, yarısı iflas edecek" çağrısı yaptı.

Mavi Marmara baskınına değinen CHP lideri, "Bazı gerçekler acı olabilir ama dillendirmelisiniz. Mavi Marmara'da hayatını kaybeden şehitlerimiz vardı. Bir aileyi ziyaret ettim. Oğlu Aytek olayı anlatırken gözyaşlarını tutamadı, 'Bize kimse sahip çıkmadı' dedi. Onlara sahip çıkacağımızı, onlarla birlikte olacağımızı, o dosyanın kapanmadığını söyledik. 'Giderken bize mi sordunuz' cümlesi. Ölenlere sahip çıkmadılar" diye konuştu.

YUNANİSTAN İLE GERİLİM
"Yunanistan'a efeleniyor beyfendi" diyen CHP lideri, "2017'de 'Ege adalarını işgal ettiler. Bana laf yetişiyorsun, işgal edilen adalarla cümle kur' diyorum. Şimdi gelirim-giderim, operasyon yapacağım. Yapacaksan yap kardeşim. Adalar silahlanırken; askerler, emekli askerler, hocalar söyledi gıkın bile çıkmadı. Şimdi efeleniyorsun. Biz Güney Kıbrıs'ı tanımıyor ama beyfendi NATO'da birlikte yemek yiyecek. Bu mu milletin çıkarlarını koruyor? Dış politikada da liyakatli kadrolarla çalışarak, güçlü diplomasiyi harekete geçirerek Türkiye'nin sorunlarını çözeceğiz. Bizim geleneğimizde gereğini yapmak vardır" dedi.

MARMARİS YANGINI
Marmaris'teki yangına ilişkin eleştirilerini sıralayan CHP lideri Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Bahçeli 'Sen orman yangınlarının olacağını nereden biliyorsun' diyor. Tüm dünya biliyor, iklim değişikliğiyle ilgili tek bir yazı okumamış. Herkesin bir raporu var. Akdeniz'de daha fazla yangın çıkacağına dair raporlar var. Allah akıl fikir versin. Marmaris'te yangın çıktı, oraya gittik. 3 gün söndüremediler. Gece görüş helikopteri yok. Bu yangının çıkacağını bir yıl önceden tüm dünya söyledi.

5'li çete olunca 10 dakikada ihale sonuçlanıyor. Ormanları korumak için ihalede 4 Temmuz'u bekleyeceksin. Ben bunu söyledim diye kıyameti koparıyorlar.

Çıkmış açıklama yapıyor Erdoğan, 'Muğla Büyükşehir Belediyesi sende. Acaba ne yaptınız, ne gibi çalışma ortaya koydunuz. Büyükşehir Belediyesi itfaiyeleri ne iş yaptılar? Bakanlarımızla, tüm ekiplerimizle geldik, tüm adımları attık' diyor. Devletin nasıl yönetildiğini bilmiyor.

Marmaris Belediyesi 328 personel görevlendirdi. 156 araçla yangına müdahale ettiler. Su takviyesi yapıldı. Veteriner ekipleri görevlendirildi. Yiyecek, içecek sağlandı. Yangına giden araçlar için mobil tamir ekipleri görevlendirildi. Transferler gerçekleştirildi. Ankara, İzmir, Aydın, Eskişehir ve Burdur belediyeleri de doğrudan yardım gönderdi. Orman yanıyor sen-ben ayrımı yapıyor.

Orman Kanunu'ndan da haberi yok. Buna rağmen merkezi yönetimin acizliği nedeniyle... Bakanlar gidiyor, ne yapıyor bakanlar. Suudi Prens eğlencesine katıldılar, orada ağaçlar yanarken katil sofrasına oturdular."

BOYDAK HOLDİNG VE CANİKLİ SORULARI
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Boydak Holding'e kayyum atanmasıyla ilgili şunları söyledi:

"Bunların dünyaya bakışıyla bizim dünyaya bakışım aynı değil. Bunların ahlakıyla bizim ahlakımız, bizim adaletle onların adalet anlayışı hakkı arasında fark var. 15 Temmuz sonrası FETÖ ile iltisaklı olan şirketleri aldılar, TMSF'ye devrettiler. Başlarına da kayyum atadılar. Sonra piyasada simsarlar dolaşmaya başladı. Nurettin Canikli, bir yakınını getirip Boydak Holding'e kayyum olarak atıyor. Bir süre sonra, 'Slovakya'da depo yapmamız lazım' diyorlar. 20 milyon euro gönderiyorlar. Deponun sahibi kayyum. Bu para ve adam da yok. Canikli hiç konuşmuyor. Buradan sesleniyorum; niye konuşmuyorsun, niye koruyorsun?

Bir kanun getirdiler. Binali Yıldırım bu soruya yanıt vermemiş, Fuat Oktay'dan da tık yok. Ya bunlar bu yolsuzluğun üzerine gidemiyorlar. Bir kanun getiriyorlar, bu şekliyle kayyum atanırsa kayyumun yaptığı tüm işlemler, cezai sorumluluk olmaz diyor. Böyle bir kanunu kabul ettirdiler. Siz böyle bir kanunu hangi ülkede gördünüz?

Buradan milletime söz veriyorum; bunun hesabını soracağız. Bu memlekette huzur istiyorsanız bize katılacaksınız. Devleti soyan haramilerden hesap sorulması gerekiyor diyorsanız bize katılacaksınız. Haramilerin defterini düreceğiz. Sizin çocuklarınızı zehirleyen uyuşturucu baronlarıyla mücadele etmek istiyorsanız bize katılacaksınız. Suriyeliler kendi iradeleriyle Suriye'ye gitsin istiyorsanız bize katılacaksınız."