HABERLER>SAĞLIK
18 Ekim 2022 Salı - 09:56

İzmir'de dernek başkanı 'sessiz ölüm'leri anlattı... Hastanelerin Çernobil'i!

Çalışma saatleri ve iş yükleri arttığı için daha fazla radyasyona maruz kalan radyoloji teknisyenleri kanser tehlikesi altında çalıştıklarını ifade ediyor. Çok sayıda çalışma arkadaşını kanserden dolayı kaybettiklerini dile getiren Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER) İzmir Temsilcisi Ertuğrul Özarslan ilerleyen yıllarda kanser ve kronik hastalığı olan radyoloji teknisyenlerinin de artacağını ifade etti.  Gelecek nesle tehlikeli bir miras bıraktıklarını da belirten Özarslan personel başı hasta sayısının günlük 25’le sınırlandırılması gerektiğinin altını çizdi.

İzmir de dernek başkanı  sessiz ölüm leri anlattı... Hastanelerin Çernobil i!

Metehan UD / EGEDESONSÖZ – Tıp alanında tanı ve tedavi amacıyla kullanılan radyasyon, hasta ve radyoloji teknisyenlerini bu ışınların biyolojik etkisine maruz kalmasına neden oluyor. Sağlıkta Dönüşüm Programı ile birlikte iş yükleri artan, çalışma saatleri 5 saatten 7 saate çıkarılan radyoloji teknisyenleri daha fazla radyasyon tehlikesi ile karşı karşıya. Yakın zamanda çıkarılan yönetmelikle birlikte radyoloji teknisyenlerine maruz kaldıkları radyasyondan arınmaları için verilen ‘şua’ izinlerinin de kısaltılması da son noktası oldu.

Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER) İzmir Temsilcisi ve Alsancak Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi çalışanı Ertuğrul Özarslan ile değişen çalışma şartlarını ve sağlıklarına olan etkilerini konuştuk.

‘SOLUDUĞUMUZ HAVA ZEHİR’
Radyasyonun havadaki gazları da zehirli hale getirdiğini belirten Özarslan “Radyasyonun zararlarının ötesinde bir havadaki gazları zehirli hale getiriyor. Yani oksijeni bozuyor. Ozon başta olmak üzere başka zehirli gazlar açığa çıkıyor. Bir teknisyen gün boyu o havayı soluduğunu düşün. Bakanlık çalışma saatlerini artırırken bize Avrupa’dan örnek verdi. Biz de tamam Avrupa'ya göre planla ama Avrupa'da en fazla yirmi beştir, bir röntgen teknisyeni çektiği hasta sayısı.  Yirmi altıncı hastayı çektirmiyorlar. Bizde tam aksine en az çekilen yerde 80-120 arası hasta. Bunu üçle çarp. Üç yüzü geçen bir şoklama. Yani bizdeki maalesef acı gerçek bu. Biz bugün kayıtlara baktığımızda göreceğiz yarım günde 120 çekim yapmışız. Avrupa standartlarında olsa 4-5 kişinin çekmesi lazım ama biz 2 kişiyiz. Bir de cihazlarımız eski yenilenmiyor. Çalışma ortamı bizi sağlıksız bir nesle doğru götürüyor” dedi.

ÖNCE MEME KANSERİ OLDU, İKİ GÖĞSÜ ALINDI, VEFAT ETTİ
Uluslararası kongrelere katılan akademisyenlerin anlattıklarına göre radyasyonun uzun vadede genetik yapılanmalarda da bozulmalara neden olduğunu dile getiren Özarslan şunları söyledi:

“Gelecek nesle tehlikeli bir miras olarak bırakıyoruz. Bizim hücrelerimizde en çok kolay şey protein yapısıdır. Onun için bize süt ve yoğurt verirlerdi günlük olarak. Takviye yaparak protein önüne geçmek. Önce bunu kaldırdılar. Sonra çalışma saatlerimizi beş saatten yedi saate çıkardılar. Sonra performans sistemi diye bir şey çıkardılar sağlıkta dönüşüm adı altında ve bizim çekim yükümüz daha da arttı.  15-20 yılını geçen birçok arkadaşımızda kanser belirtileri, ciltte garip garip dökülmeler, tiroid bezinde hasar, kalıcı baş ağrıları, eklem ağrıları baş göstermeye başlıyor. Bağışıklık sistemimiz düşüyor. Ama bunu yüzde yüz diye radyasyondur diyemiyor uzmanlar. Kanserden ölen arkadaşlarımız var. İzmir’de bir kadın çalışan meme kanseri oldu, iki göğsü alındı ve sonrasında da vefat etti. Bunun gibi onlarca örnek var ama bu ölümler emekli olduktan sonra olduğu için gündeme gelmesine engel oluyor. Yönetmeliklere göre çalışan altı milisievert, vatandaş ise bir milisieverti, geçmeyecek diyor. Vatandaşın 1 milisieverti alması için 40 tane röntgen çekmesi lazım. Ama biz günde 300 şutlama yapıyoruz. Röntgen çekilen kişinin aldığı radyasyon ışının çok azı bize geliyor ama bunu aya ve yıla vurduğumuzda korkunç bir rakam ortaya çıkıyor ve üzerine biz bir de o radyasyonun bozduğu havayı soluyoruz. Ama on, on beş sene önce denetimsiz ve ruhsatsız bir hastanede çalışan 10 arkadaşımız kanser oldu ve bir kaçı öldü sonraki yıllarda. Bilim henüz kesinlikle radyasyondur deyip elimizi güçlendiremiyor. Ancak varsayım olarak diyor ki bu radyasyondan oluşuyor”

ETKİLERİ ZAMANLA GÖRÜNÜYOR
Performansa dayalı çalışma sisteminin etkilerini anlatan Özarslan “Ek ödemeleri artıracağız diye hekimler daha çok gerekli, gereksiz film istiyor. Bu da bizim iş yükümüzü arttırıyor. Daha çok radyasyonuna maruz kalmamıza neden oluyor. Ve önümüzdeki yıllarda gerek halk arasında, gereğinden fazla çok film istendiği için etkileri görülmeye başlanacak. Gerek biz radyoloji çalışanları arasında ciddi anlamda kronik rahatsızlıklar, kanser başta olmak üzere birçok rahatsızlıklar ve artış gözükecek. Bunu da önümüzdeki on yıl içerisinde net bir şekilde göreceğiz. Çünkü sağlıkta bazı etkiler hemen birkaç yılda gözükmüyor. On, on beş yıl sonra ancak net etkilerini görüyorsun. Peynir ekmek gibi böyle gerekli gereksiz filmler istenirse gideceğimiz sonuç budur diye. Sadece bizim için değil vatandaş için de” ifadelerini kullandı.

‘KAMUDA PERSONEL AÇIĞI VAR’
Kamuda çok sayıda röntgen teknisyeni açığı olduğunu ancak Sağlık Bakanlığı’nın röntgen teknisyeni istihdamını yapmadığını ifade eden Özarslan “5 sene boyunca yılda 5 bin kişi alsa eksiği ancak bir nebze tamamlar ve her yılda 5 binin üzerinde mezun veriyor. Yani 30 bin civarında halen işsiz insanlar var ortalıkta. Türkiye standartlarına göre bu.  Avrupa standardında 25 hastadan fazla çektirecek derse daha da artar.” dedi.

ÇEKİMLERDE AVRUPA STANDARDI TALEBİ
Geriye dönük bütün haklarının verilmesini talep eden Özarslan şunları söyledi: "Protein yıkımını önleme açısından önemli olan günlük süt, yoğurt hakkımızı geri istiyoruz. Çalışma saatlerimiz düşürülsün, düşürülmüyorsa birim zamanda Avrupa standartlarında olduğu gibi on beş- yirmi beş hastaya bir röntgen teknisyeni düşecek şekilde planlayın. Bizi daha fazla radyasyona ve iyonize radyasyonun yarattığı zehirli gazlarla o havasız ortamlarda çalışmaya mahkûm etmeyin. O yüzden de Türkiye genelinde kamusal alanda tüm radyoloji teknisyenlerinin istihdamını güvenceli bir şekilde sağlayın. Artı özel sektör maalesef çok kötü. Asgari ücretin biraz üstünde ücretler vererek arkadaşlarımızı çalıştırıyorlar. Bu yanlıştır. Tabii bunun da radyasyon gibi riskli bir iş yaptığımız için kamuda da özel sektöre bunun bir asgari bir standardı olmalıdır. Bunun altında ücret veremezsin diye. Çalışırken emekliliğimize yansıyacak şekilde radyasyon riskini de içeren biz ek ödeme de almalıyız. Önceden yılda on iki çalıştık mı 3 ay fiili hizmet hakkı kazanırdık şimdi bunu iş gününe çevirdiler bu da 40-50 güne denk geliyor. Bir hak kaybı da böyle. Biz bunu da gene yıllık 3 ay olarak net istiyoruz. 5 yılı aşan fiili hizmetlerimizi geri istiyoruz. Son olarak radyasyondan arınma olarak kullandığımız şua iznimiz eskisi gibi tüm radyoloji teknisyenleri için kesintisiz bir ay olmalıdır"

 
Sirenler yeniden çalıyor: Enerji altyapısı hedef alındı
 
Zırhlı araç devrildi: 7 asker yaralı!
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Varisler emboliye neden oluyor
Türkiye’de neredeyse her iki kişiden birinde görülen varis, ülkemizde ...
Sigara erken menopoza neden oluyor!
Menopoz yaşını etkileyen nedenlerden birinin sigara kullanımı olduğunu ...
Bakan Koca: Beş madencinin durumu ciddi!
Sağlık Bakanı Koca, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'ne getirilen ...
 
İzmir'de kadavra bağışçılarının ailelerine teşekkür plaketi
Kadavralarını tıp fakültesi öğrencilerinin eğitimi için Ege Üniversitesi ...
Çalkaya'yı protesto etmişti... Başhekim görevden alındı!
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Semih Küçükgüçlü ...
Dizüstü bilgisayar kullanıcıları dikkat: Deri hastalığına neden oluyor
Evden çalışma sisteminin yaygınlaşması ile özellikle dizüstü bilgisayarların ...
 
Hamilelik döneminde bu değişimlere dikkat!
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı ...
Mehmet KARABEL yazdı... Müjdeler olsun İzmir'im!
Mehmet KARABEL yazdı... Müjdeler olsun İzmir'im!
Gebe ve emziren kadınlar 'plastiğe' dikkat!
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Doğum ve ...
 
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bugün hepimiz çocuk olalım!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Statlara sığmayan 23 Nisanları özledik!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Görgüsüz açlık ve ikiyüzlü siyaset!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İlk Milli Bayramımız!
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemek!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çok başarılı bir STK örneği: EÇEV
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Bizim Yahudiler neden susuyor?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
CHP ne yaptı, ne yapmalı?
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
CHP'li ıstakozlar iş başında...
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'Ayıptır söylemesi' denilirken…
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva