İl başkanlarından Akşener’e tepki: Masa dağılmaz, masadan kalkan dağılır!

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi'nin çalışmaları ile kurulan ve 6'lı masa olarak bilinen CHP, İYİ Parti, DEVA Partisi, Gelecek Partisi, Demokrat Parti ve Saadet Partisi'nin yer aldığı ittifakta, 14 Mayıs'ta yapılacak seçimler için ortak adayın açıklanması beklenirken, dün (3 Mart) İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in yaptığı açıklama ile siyasette deprem etkisi yaşanmıştı.

2 Mart tarihinde gerçekleştirilen 6'lı masa toplantısında ortak aday belirlenmesi yönünde 6 siyasi partinin ortak mutabakata varması sonrası, seçmenler adayın isminin açıklanmasını beklerken, Akşener’in açıklamaları masanın paydaşlarından tepki çekmişti. Gelinen süreçte siyasette sıcak günler yaşanırken, DEVA Partisi, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve Demokrat Parti İzmir İl Başkanları konuyla ilgili görüşlerini Egedesonsöz’e anlattı.

ÖSEN: SU AKAR YOLUNU BULUR
Yaşanan süreç ile ilgili konuşan DEVA Partisi İzmir İl Başkanı Seda Kaya Ösen, morallerin bozulmasına gerek olmadığını vurgularken, “Moralimizi hiç kaybetmemiz gerekiyor. Bu çok önemli. Çünkü gerçekten ülkenin artık bu sistemden çıkması çok önemli. Son olarak deprem felaketinde gördük ki devletin köklü kurumları liyakatsiz kadrolar ile doldurulmuş ve kriz anında paralize oldu. Bu seçimin dönüm noktası olması gerekiyor. Bu hükümet sisteminin sonu olması gerekiyor. Bunun içinde biz hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Biz DEVA Partisi olarak kurulduğumuz günden 6’lı Masa’nın kurulumuna kadar ve sonrasında da hep aynı şeyi söyleyip tutarlı olmaya çalışıyoruz. Siyaseti profesyonel olarak yapmayan insanlardan kurulu bir partiyiz, ondan bizim için daha önemli bu iş. Sonuna kadar çalışmaya devam. Umutsuzluğa hiç gerek yok. Su akar yolunu bulur. Ben bana soranlara da moral bozmaya gerek olmadığını söylüyorum” diye konuştu.

ZAMANLAMASI YANLIŞ
Alınan karara şaşırmadığını belirten Ösen, “Her siyasi partinin tazı vardır elbette ki. Ancak benim kişisel olarak tasrif etmediğim bir tarz. Ancak sonuç olarak İYİ  Parti’nin ve Sayın Meral Akşener’in tarzı da bu. Ben bu nedenle çok şaşırdığımı söyleyemem. Ancak burada moralsiz olunmamalı. Birlikte ve beraberlik hala var. Sonuçta bu 2 turlu bir seçim. Zamanla her şey yoluna oturacaktır. Şu anlık sivri tahminler yapmak için çok erken. Ancak benim görüşüme göre zamanlama çok ters bir süreçte oldu. Keşke bu ‘ayağa kalkma’ dediğimiz durum daha erken zamanda olsaydı, insanlarda panik havası olmazdı. Ancak ben asla umutsuz değilim” dedi.

ERDURAN: KENDİSİ KAYBEDER
Seçmenin moralini bozmaması gerektiğini belirten Saadet Partisi İzmir İl Başkanı Mustafa Erduran, Millet İttifakı’nın kazanacağını belirtirken, “Masadan kim kalkarsa kalksın, masa her halükarda kazanacak. Masa dağılmaz, masadan kalkan dağılır. Bugün Millet İttifakı’ndaki masadaki siyasi partilere bu toplum itibar ediyor ve oy veriyorsa, bu ittifak içerisinde olduğu için mevcut hükümete karşı olduğu içindir. Dolayısıyla bu ittifakı terk eden kendisi kaybeder, masa hiçbir şekilde kaybetmez. Her ne olursa olsun masaya tekrar otursalar da, masadan kalkıp geri gelmeseler de bu seçimlerin sonucunda kazanacak olan bizim ittifakımız olan Milleti İttifakı’dır. Bu konuda zaten hiçbir şüphemiz yoktur. Seçmen moralini asla bozmamalı. Masadaki her bir siyasi parti ittifakta olduğu için halktan teveccüh geliyor. Masayı terk eden bu teveccühü kaybeder, kendi kaybetmiş olur. Masa asla yüzde bir puan dahi eksilmez. Çünkü toplumun büyük bir kesimi, AK Parti hükümetinin artık gitmesini istiyor ve alternatif olarak da bizim ittifakımızı görüyor. Dolayısıyla masadan kim kalkarsa kalksın, kaybeden kendisi olur” diye konuştu.

KOMPLO TEORİLERİ GERÇEĞE DÖNÜŞEBİLİR
Pazartesi günü gerekleşecek olan 6’lı Masa toplantısını da işaret eden Erduran, “Toplum içerisinde İYİ Parti ile alakalı bazı kuşkular vardı. Ancak bunlar tabi ki bir komplo teorisi. Pazartesi günü bir toplantı olacak. Eğer İYİ Parti masaya oturursa bu komplo teorileri çürümüş olur. Ama İYİ Parti pazartesi günü masaya oturmaz ve ittifaktan koparsa bu komplo teorisi olarak söylenmiş olan şeyler gerçeğe dönüşmüş olur. Bir planın eseri olarak Meral Hanım masayı terk etmiş olur. Hareketli günler elbette ki bizi bekliyor. Burada şunu hiçbir zaman göz ardı etmeyelim; dış güçler sadece Türkiye’de cumhurbaşkanını belirlemek istemiyorlar, parlamentodaki çoğunluğu da belirlerken burada dış güçler onun oranlarını kendi açısından dengelemeye ve korumaya çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.

HERKES EVİNE YERLEŞMİŞ OLUR
TBMM İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu’nun Akşener’in toplantıya katılmayacağını açıklamasını da değerlendiren Erduran, “Eğer masaya oturmazsa masadan ayrıldığı anlamına gelir. O zaman komplo teorilerinin de gerçek olduğu ortaya çıkar. Burada kaybeden de kendisi olur. Kimse İYİ Parti’ye oy atarken başında Meral Akşener var diye oy atmadı, kimse İYİ Parti olduğu için de oy atmadı. O parti hepimizin bildiği gibi ışıklı fraksiyonlardan insanların bir araya geldiği, Millet İttifakı’nda yer aldığı için oy alan bir siyasi parti. Eğer siz bu ittifaktan ayrılırsanız, bir söz vardır; “evli evine, köylü köyüne” olur. İYİ Parti’yi oluşturan elementler evlerine geri dönmek zoruna kalır. Bir kısmı belki CHP’ye geri gelir, bir kısmı DEVA, Gelecek, Saadet Partisi’ne gelebilir. Bir kısmı da hepimizin bildiği Demokrat Parti’den kopma insanlar olarak oraya dönerler. Herkes evine yerleşmiş olur, İYİ Parti kaybetmiş olur “dedi.

SİVASLI: BİZLERE DEKLARE EDİLDİKTEN SONRA…
Kendilerinin il başkanlığı olarak Genel Başkanları Ahmet Davutoğlu açıklama yapmadan açıklama yapmasının doğru olmayacağını dile getiren Gelecek Partisi İl Başkanı Onur Sivaslı, “Genel Başkanlarından önce il başkanları bir açıklama yapması doğru değildir. Bizim Genel Başkanımız da henüz bir açıklama yapmadı konuyla ilgili. Parti Başkanlık Kurulu’muz toplandı ve en doğru bilgi oradan çıkacaktır ve bu da bize deklare edilecektir. Bizde ondan sonra yol haritamızı belirleyip çalışmalarımızı başlatacağız. Bu nedenle önce Genel Başkanımızın açıklama yapmasını bekleyeceğiz” dedi.

GÜNDEMİMİZ DEPREM
Önceliklerinin seçim olmadığının altını çizen Sivaslı, “Bizim öncelikli gündemimiz hala deprem. Bize İzmir İl Başkanlığı olarak Hatay verildi. Defne, Samandağ, Yayladağ ilçelerinde görevlendirildik. Oradaki vatandaşlarımızın hala acılar taze, sorunları devam ediyor. Biz iki üç haftadır bölgeye jenanatör yetiştirmeye çalışıyoruz. Bölgede diyaliz hastası olan çocuklar var, hasta çocuklar var bu sorunlar için çözüm arıyoruz. Tarım arazilerini sulama alanları çalışmıyor bunlarla ilgili çalışıyoruz. Makro siyaset şu an genel başkanların işi durumunda. Biz mikro siyasette görevimiz, vazifemizi yerine getiriyoruz.Biz şu an o bölgeden gelen vatandaşların sıkıntılarını çözmek için çabalayıp, bölgenin sorunlarına destek olmaya çalışıyoruz." dedi.

FARALYALI: ÇOK ÖNEMLİ MÜTABAKATLAR SAĞLADILAR
DP İzmir İl Başkanı Serdar Faralyalı ülkenin içinde bulunduğu durumda uzlaşının çıkmamasına üzüldüklerini belirtirken, “Bugün ki yüzde 50+1’i şart koşan seçim sistemi, muhalefetin seçimi kazanabilmesi için ittifak yapmayı zorunlu hale getiriyor. Bu yüzden 6’lı masa kurulmuştu. Toplumun farklı kesimlerini desteklediği siyasi partiler bir araya gelip seçimi kazanmak için bir ittifak yapmışlardı. Bu ittifak 13 ay önce kurulmuştu. 12,5 ay beraber çalıştılar, 13 tane toplantı yaptılar. Bu arada çok önemli de mutabakatlar sağladılar. Parlamenter sisteme geçildiği vakit, o parlamenter sistem nasıl çalışacak, o anayasa nasıl değiştirilecek, hükümet olduktan sonra nasıl bir hükümet programı uygulanacak, 2 bin 200 maddelik mutabakat metni hazırlandı. Bunlar çok önemli ve değerli çalışmalardı. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik, ortak bir aday belirleyip seçim kazanma noktasında çok ümitliydik. Depremden sonra bölgede hükümetin çok puan kaybettiği dönem oldu, bütün eleştiri okları hükümete döndü. Öfke hükümete kanalize oldu. Dolayısıyla muhalefetin seçimi kazanabilmesi için belki bir avantaj oldu. Böyle bir ortamda bir uzlaşmazlık yaşanması çok üzücü oldu” dedi.

İPUÇLARI VARDI
Akşener’in açıklamalarının kendileri için ‘sürpriz’ olup olmadığının sorulmasına yanıt veren Faralyalı, “Geri dönüp tarafların söylemiş olduğu şeylere baktığımız zaman aslında bu iş çok da şaşırtıcı olmadı. İki taraftan da bakıyorum; Kemal Bey’in aday gibi davrandığını, konuştuğunu, yaşadığını görürdük. CHP’liler, belediye başkanları da dahil, “Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu olmalıdır” dediğini gördük, duyduk. İYİ Parti tarafından buna itiraz edildiğini de gördük, duyduk. İYİ Parti tarafından, “Biz kazanacak aday arıyoruz, kazanacak adayı göstermeliyiz” derken, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu seçimi kazanacağı ihtimalinin riskli olduğunu ima ettiklerini gördük. Bülent Kuşoğlu, “Kemal Kılıçdaroğlu aday olmazsa masa devrilir” dedi. Meral Hanım da ona cevaben, “Biz noter değiliz” dedi. Bütün bunlara baktığınız zaman bu durumun ipuçları vardı. Bugün ortaya durumun, ortaya çıkabileceğine dair ipuçları vardı” diye konuştu.