Cumhur İttifakı Adayı Dağ'dan STK buluşmasında mesaj seli: Ateşten gömlek giymeye talip olduk!

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, İzmir Konyalılar Sanayici ve İş İnsanları Derneği'nin düzenlediği kahvaltı programına katıldı.
İş dünyası ile bir araya gelen Dağ, 31 Mart ve sonrası için dikkat çekici mesajlar verdi.

İŞ İNSANLARIMIZIN ÇABALARIYLA...
Sözlerine iş dünyasının önemini vurgulayarak başlayan Dağ, "Sizlerin sayesinde Anadolu'muzun kadim şehri Selçuklu'nun başkenti Mevlana'nın kenti Konya'mızın köklü örf adetlerini İzmir'de de yaşama fırsatı buluyoruz. Konyalı çok hemşerimiz var. Benim de çok yakın arkadaşlarım var.  Aziziye Camisi'nde beraber ibadet ettik. Güzeller güzeli Beyşehir'in kıyısında balık Çumra'da kavun yedik. Şile'de kahve içtik. Akyokuş'ta da Konya'nın eşsiz manzarasını bakma imkanı oldu. Konya'mızın bu değerleri ve değerleri sizlerle çok daha güçlü olup güçlü olmaya devam edeceğiz. Her bir ilçemizin ekonomik potansiyelini bilen de buna uygun projeler geliştiren de üreten de istihdama katkı sağlayan da siz sanayicilerimizsiniz, iş adamlarımızsındır. Ortaya koyduğunuz kişilerle şehrimizin can damarısınız. İş insanlarımızın çabaları çaresinde, ilçelerimiz çok yönlü bir gelişim sağlıyor. Bunun bilincinde iş insanlarımızın çabaları sayesinde ilçelerimiz çok yönlü bir gelişim yakaladı" dedi.

HER ZAMAN SAHADAN BESLENDİK
İzmir için yaptığı çalışmaları anlatan Dağ, "Her zaman sizlerle omuz omuza çalışmanın gururunu yaşıyorum. Biliyorsunuz ki yıllarca bu şehre hizmet etme gayreti içinde olan bir kardeşiniz olarak yereldeki sorunlara her zaman kulak verdik çözmeye gayret ettik. Bu hükümetin yaptıkları icraatlar noktasında olduğu gibi, aynı zamanda yerel yönetimlerin bizden hangi talebi varsa biz bunu hiç geri çevirmedik. Bugün İzmir Büyükşehir Belediyesi bizden talep etmiş olduğu makul ve çözülebilir ne iş varsa hamdolsun hepsini çözdük hayata geçirdik. Bornova'da Özkanlar Pazaryerini önceki yönetim ilçe belediyesi ve büyükşehir ile birlikte kapattı. Yeni dönemde Özkanlar Pazaryeri  hem pazarcıların istediği işti, hem de Bornovalı hemşerlilerimizin istediği bir iş. Ve biz Türkiye'de bir ilki yaptık karayolları tarafından belediyeye tahsisini yaptık. Ve Bornova Belediyesi'yle Bayraklı Belediyesi'yle beraber Özkanlar Pazaryeri'nin açılışı gerçekleştirdik. Malumunuz Yeşillik Caddesi, havaalanı yolu... Mevcut büyükşehir belediye başkanı göreve gelir gelmez bizden 2019 Mayıs'ında Yeşillik Caddesi'nin büyükşehir alanına alınması istedi. 'Ben burada trafiği alta alacağım' dedi. Normalde Konak Tüneli'nden  dolayı o yol karayolları ağına alınmıştır. 2019 Haziran'ında Yeşillik Caddesini biz büyükşehir belediyesine tahsis ettik.  Üzerinden 5 yıl geçti. Daha proje çalışması dahi olmadığını görüyoruz. Yine Narlıdere Metrosu hala bitmedi. Bitmesi için yeni bir borca ihtiyaç var İller Bankası'ndan bize kredi sağlayın denildi. Onu yaptık. Şimdi tekrar bir talep var onunla ilgili de bakıyoruz.  Buca Metrosu'nu yatırım programına alırsanız yurt dışından uygun kredi bulacağız dediler. Onu da yatırım programına aldırdık. Aynı şekilde Çiğli Tramvayı'nda da... Yani zaman zaman bahane üretme konusunda üzerlerine yok arkadaşların ama bir tane bahaneleri yok! Sadece Büyükşehir mi? Konak ilçe belediyesi depremden sonra belediyenin karşısındaki yeri yıkıp orada otel vardı. Kendi mülküydü. Burayı yıkıp 'biz yeni belediye binası yapacağız. Belediye binamız depreme dayanıksız bize kredi ayarlar mısınız 100 milyon TL'lik dediler. Onu da ayarladık yapmaktan vazgeçtiler. Buca Belediyesi ile birlikte Buca Cezaevi'nin kaldırılması... Cemil Bey'in en çok istediği projedir. Ama Buca Belediye Başkanı ile birlikte Buca Cezaevi'nin o alandan milletvekillerimizle beraber sağladık. Yani hiç bahaneleri mazeretleri yok. Biz merkez hükümet olarak ne istendilerse Allah'a Hamd olsun bugüne kadar da yaptık.  Şimdi de İnşallah önümüzdeki süreçte biz 12 yıllık hikayemizi sahada yazdık. Yine inşallah sahada yazmaya devam edeceğiz. Niye sahada yazdık? Sahadan hep beslendik. Beslendiğimiz için oradan gelen taleplere çözümler ürettik. 13 Şubat'ta projelerimizi açıklayacağız" dedi.

BÜYÜKŞEHİR OLARAK KATKI SAĞLAYACAĞIZ
Çandarlı Limanı ile ilgili projelerini anlatan Dağ, "Bazı atacağımız adımlar var İzmir'imizin geleceği ile ilgili. Ama iş insanlarımız olduğu için burada...  Çandarlı Limanı ve arkası. Bununla alakalı inşallah zaten Ulaştırma Bakanlığımız bir çalışma içinde. O çalışmaya biz Büyükşehir'e katkı sağlayacağız. Sadece liman değil. Limanın arkasıyla beraber entegre bir şekilde şu anda dünyada ilerleyen bir sektör olan, yenilenebilir enerji ile  burayı hareketli hale getireceğiz. Yeni OSB çalışmalarımız olacak. Bayındır'da bununla ilgili bir çalışmamız var. Sanayi bölgesinin genişlemesi bizim için çok önemli. Onunla ilgili zaten şu anda yürüyen bir çalışmamız var. Ama İzmir'i bir  bacasız fabrika yapmak için bilişimin ve sağlık turizminin merkezi yapmak durumundayız. Nasıl Ankara savunma sanayinin merkezi olmuş ise, biz de özellikle bilişim, teknoloji, teknokent bu anlamda İzmir'in önünü açacak işleri hayata geçireceğiz. Tek elden çok ses çıkmaz anlayışına sahip biri olarak istişarelerde hayat olduğuna canı gönülden inanan biriyim. İnşallah sizlerle birlikte İzmir için başaracağımız çok şey olduğuna inanıyorum. El birliği ile İzmirlimizi kalkındıracağımızdan, hak ettiği değeri vereceğimizden, olması gereken yerlere taşıyacağımızdan hiç kuşkumuz yok. Sizlerin de hiç kuşkusu olmasın. Zira bugüne kadar gerek siyasi gerekse de yöresel alanlarda biriktirdiğim tecrübelerimi İzmir'e hizmet etmekle taçlandırmak istiyorum. Çünkü ben bu şehre sevdalıyım, aşkla yapılacak her hizmet çok daha içten olacaktır. Aşkla çalışan yorulmaz. Biz bu şehre aşığız. Aşıkla maşuku buluşturmanızı istiyorum. Biz bu şehirde sadece ortaya koyduğumuz projelerle konuşmak istiyoruz. Lafla peynir gemisinin yürümediğine hep birlikte yıllarca şahit olduk. Artık laf üretmenin bir kenara itilmesi gerektiği zamana geldik. Vakit İzmir'imiz için daha çok çalışma vaktiyiz. Vakit işlerimize vakit kaybettirenlere fırsat vermeme vaktidir. Sizlerin de desteğiyle İzmir'de yepyeni bir hikaye yazacağız. Bu hikayenin kahramanı da sizler olacaksınız. Çünkü Ege'nin incisi cumhuriyetin şehri, Anadolu'nun şehri İzmir hepinizin evidir. Ona iyi bakmak da hepimizin görevidir. Atalarımız ne güzel demiş; Bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ olur... Biz İzmirimize gözümüz gibi bakacağız. Bu güzel şehri elbirliğiyle el üstünde tutacağız. İzmir hak ettiği hizmeti alacaktır. Layık olduğu ilgiyi bu güne kadar görmüştür. Allah'ın izniyle bundan sonra daha fazlasıyla görecektir. İki elimizi İzmirimiz için bir araya getireceğiz. Saflarımızı İzmir için sıklaştıracağız. Kollarımızı İzmir için sıvayacağız. Güçlerimizi İzmir için birleştireceğiz. 31 Mart'ta sandık başına gittiğimizde kararımızı İzmir için vereceğiz" ifadelerini kullandı.

BAL DEMEKLE AĞIZ TATLANMAZ
Çalışmaların sadece sözle olmayacağını dile getiren Dağ, "Bal demekle ağız tatlanmaz. Bunu da hepiniz gördük. Yaptık demekle bir şey olmuyor. O yapılan şeyin gözle görülür olması lazım. O yaptık denilen şeyin şehre hizmet etmesi lazım. O yapılan şeyin vatandaşın temel ihtiyaçlarına hizmet etmesi lazım. İşte algıyla hizmet arasındaki fark da tam olarak budur. Ben her gittiğim yerde şunu açık, net bir şekilde söylüyorum. Ben İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na talip değilim. Ben bu şehrin şehri emini olmaya talibim" diye konuştu.

SAHALARDA KOŞTURACAK OLANLARLA YÜRÜYELİM
Zorlu bir görevi üstlendiğinin farkında olduğunu belirten Dağ, "Bu iş ateşten gömlek giymek gibidir. Ve inşallah biz bu ateşten gömleği giymeye talip olduk. İşimizin zor ve meşakkatli olduğunu da biliyoruz. İşimizin çok zor olduğunu da biliyoruz. Vaktimizin işimizden az olduğu da biliyoruz. Ama bu şehrin 5-10  yıl daha kaybetme lüksü yok.  Bu sorunları bu şehrin kronik haline gelmiş meselelerini artık adım adım çözüme kavuşturmak zorundayız. Şunu biliyorum; Belki benim görev zamanımın hepsi  çözüme kavuşturmaya yetmeyecek. Ama bir şeylerin başladığını, çarkların dönmeye başladığını, İzmir'de daha huzurlu, daha ferah trafiği azalmış, kentleşmiş çevresi düzenlemiş bir şehrin görünmeye başladığını herkes ilk yıllardan itibaren hissedecek. Bu şehirde algıyı değil hizmeti konuşturalım. Masa başında ahkam kesenler değil, sahalarda koşturacak olanla yürüyeyim. Çıkar çatışmalarına kurban edilen İzmir anlayışına karşın canını İzmir için ortaya koyabilenle yürüyelim" dedi.