CHP’li Polat, AK Partili vekillere yüklendi: Gece karanlıkta geziyorlar!

EGEDESONSÖZ- SONSÖZTV’ye konuk olarak Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtlayan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahir Polat, Türkiye ve İzmir siyasetine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. AK Partili milletvekillerine sert eleştiriler yönelten Polat, vatandaşın içine çıkamadıklarını, geceleri boş sokaklarda gezdiklerini iddia etti.

Cumhur İttifakı’nın erken seçime gitmek istememesiyle ilgili konuşan Polat, “Dünyada sepet para sistemi var. Dünyadan ve ekonomiden kopuk insanlar tarafından yönetildik. Dünya sepet para sistemini kullanıyor şu anda. Dolar’ın, Euro’nun, bir miktar altın ve birkaç paranın daha içinde olduğu bir sepet sistemi mevcut. Dünyadaki bütün zenginlikler o sepetteki sistemlerine göre değerleniyor. Bugün sizin cebinizdeki para da Türk Lirası olarak kullandığınız para da; o sepete göre dünyada bir karşılığı var. Yani sizin zenginliğiniz dünya insanları ile ölçüldüğü zaman bunun üzerinden ölçülüyor. 1 yıl önceki dolar kuruna baktığınızda neredeyse yüzde 50’den fazla artış var… Peki asgari ücretlinin aldığı parada bu oranda bir artış var mı? Asgari ücrette yüzde 20 civarı artmış… Esnaf gelirinde artış yok, emeklide yok, işçide yok. Kimde var? Saray ve etrafındaki birkaç beslemede. Dolayısıyla insanlar fakirleşiyorlar. İnsanların ceplerinde artık para yok. Para olamayınca da insanlar, rahmetli Süleyman Demirel ‘Tencereyle gelip, tencereyle gidenler’ demişti… Bunlar tencereyle geldiler, maalesef çok daha kötü bir tabloyla bırakıp gidecekler” dedi.

GÜNDÜZ VAKTİ İNSANLARIN İÇİNE ÇIKAMIYORLAR!
Türkiye’deki bütün değerlerin AK Parti döneminde erozyona uğradığını söyleyen Polat, AK Partili milletvekillerinin halkın içine çıkamadığını iddia ederek “Bütün değerlerimizi erozyona uğrattı bu insanlar. Sadece bizim paramızı çalmadılar, bizim ruhani düşüncelerimizi de erozyona uğrattılar. Dolayısıyla toplumun içine çıkamıyorlar, eskiden Türkiye’de  sıcak para vardı. Biz kaynağı belirsiz, nerede bu para, ne yaptınız falan diye sorduğumuzda insanlar bir şekilde o paraya ulaşabiliyorlardı. Bugün insanların cebinde para yok. Paranın olmadığı yerde sıradan insanlar, en üstteki zengin tabaka hesap sormaya başladı. Dünyaya göre herkes fakirleşiyor. Bir siyasetçinin vatandaşa verecek cevabı yoksa giremez halkın içine. Bundan bir önceki gittiğim yer; Çankırı Orta Kasabası, kimi tanırız? Sayın Muhammed Emin Akbaşoğlu, oralı. Gidemiyor. Geçen gün biri gitmiş memleketine sokakları gezdik diyorlar ama gece 12’de, karanlıkta. Gündüz vakti insanların içine çıkamıyorlar. Öyle koruma ordularıyla falan değil…” ifadelerini kullandı.

HAMZA DAĞ’DA ATİLA SERTEL’LE KEMERALTI’NA GİDECEK YÜREK YOK!
Polat, CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel’in AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ’a “Kemeraltı’nı gezelim” çağrısını değerlendirdi. Dağ’ın, Sertel ile gidemeyeceğini ifade eden Polat, “E gidemez ki, Atila Abi’yle gitmek yürek ister. Onu da Hamza Başkan’da göremiyorum maalesef. Atila Abi’yle birlikte Kemeraltı’na girebilecek bir yüreğe sahip olduğunu düşünmüyorum. Çünkü Atilla Abi siyasetin duayeni, nereye ne zaman çağıracağını gayet iyi hesaplamıştır biliyordur. Bu bütün buhranlarında AKP Genel Başkan yardımcısı olarak onun üzerine püsküreceğini iyi hesaplamıştır. Hamza Bey’de görmüştür bunu, o da kurt bir siyasetçi o yüzden gidemez sahaya” diye konuştu.

KENDİ SEÇİM BÖLGEMDE ADIM ATMADIK YER BIRAKMADIM
AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya’nın “Bütün CHP İzmir milletvekillerini hesaplarını tarayın, hepsinden çok gezmişimdir” iddialarına yönelik konuşan Polat, “Ben kendi açımdan söyleyeyim, Atila Bey’in o söylediğini benimle kıyas götüreceğini düşünmüyorum, kendi seçim bölgemde adım atmadık yer bırakmadım. Tabi bizde 13 tane milletvekili var, onlarda nispeten bizden daha az milletvekili var dolayısıyla onların üzerindeki parti yükü daha fazla olmak zorunda. Çünkü birim milletvekili başına düşen alan daha fazla olmak durumunda. Fakat buna rağmen kilometre sayaçlarımıza da bakılsın. Mümkün değil, kabul etmiyorum öyle bir şeyi; ona da bakalım… Tabi bu arada tek çift plakada da olabilir arkadaşın, onu da bilmiyoruz” dedi.

ÖYLE BOŞTA ÇEVİRMEK YOK!
Kaya’ya “Hodri meydan” diyerek çağrıda bulunan Polat, “Yazın kilometre sayaçlarımızı sıfırlayalım, Sayın Atilla Kaya ama tatilleri düşelim lütfen. Şimdiden, yazın kim daha çok çalışmış, kim daha çok el sıkmış buyursun hodri meydan. Beraber olacağım, Kiraz’daki Yücel Başkanla dağ köylerinde olacağız, Ödemiş’te Hamdi Haris’le dağ köylerinde, yanan kestane ağaçlarının olduğu yerde kestane üreticileriyle birlikte olacağız. Süt üreticilerini hallerini, sorunlarını dinleyeceğiz, çözüm arayacağız. Kınık’taki mevsimlik tarım işçileriyle bir arada olacağım. Dikili’de tabletsiz çocuklara tablet yetiştireceğiz, bu hafta sonu orada olacağım.   Karış karış seçim bölgemi ve ülkeyi gezeceğim. (Yapar’ın böylece kimin kaç kilometre gezdiği belli olur ifadelerinin üzerine) Öyle boşta çevirmek yok ama!” şeklinde konuştu.

ESNAF AK PARTİLİLER İÇİN ‘GELEBİLİYORSA GELSİN’ DİYOR
Yapar’ın “AK Partili milletvekilleri niye dışarı çıkamıyor?” sorusunu yanıtlayan Polat, şu ifadeleri kullandı:

“Ne anlatacak şimdi? Uçan arabada dünya lideri olacağız… Onu mu anlatacak? Allah aşkına gülmüyor musunuz siz? Hani mesela milli, yerli uçağımızı  yapıyorduk, 18 ayda tank teslim ediyorduk onu da 2023’e doğru attık. Ne anlatacak yani? Gece kimseye bir şey anlatmıyor. Sosyal medyadakilere bak biz sokaktayız diyor ama yemin ediyorum, gece sokak lambalarının altında bir kaymakam, vali ya da belediye başkanıyla gezerken bir milletvekilinin fotoğrafı var. Bulurum da. Gündüz git esnafın içine çık kardeşim. Ben Türkiye’nin en geri bölgelerinde çalışıyorum; Çankırı’da, Kars’ta, Sakarya’da çalıştım. Sakarya ilçe başkanı ‘Buralar biraz daha tutucu, bize karşılar, isterseniz önden 2 genç kardeşimiz gitsin haber versin’ dedi. ‘Yok kardeşim istemiyorum’ dedim. Ben gideceğim, yurttaşın bana bir öfkesi de varsa onu söyleyecek, kusacak. Sonra şaşırdılar, daha önceki seçimlerde gidildiğinde insanların onlara koyduğu tepkileri ve şimdiki tepkileri kıyaslayınca AK Parti’nin kalesi olduğu söylenen yerde, Erenler’de Oflu bir arkadaşımın kahvesine gittim. Adam ‘Daha önce CHP’li milletvekili sokmazdım kardeşim, gelebiliyorsa AK Parti milletvekilleri benim kahveme gelsin’ diyor. Bu kadar olmuş…

İNSANLARIN GERÇEĞİYLE SARAYIN GERÇEĞİ BİR DEĞİL!
Siz hesap bilmiyorsunuz, insanlar ne yiyor ne içiyor bilmiyorsunuz. Sanıyorsunuz ki saray ve sizin etrafınızdakiler gibi lüks yerlerde yemek yiyip, özel aşçı tutuyorsunuz. İnsanların gerçeği bu değil. Genel başkan bir bilgi notunu paylaştı; Adam 1 buçuk liraya aldığı zımparayı 4 buçuk liraya alıyor… Pasta cilayı eskiden 100 liraya yapıyorsa şimdi 150 liraya yapıyor. Nasıl kalkacak bunun altından? Kar mı ediyor? Emeğini sömürttüyor. Sanayi sitesi tıklım tıklım araç dolu. Park etmiş her yere araçlar, yurttaş arızalı aracını getirmiş ama yaptıramıyor. Oto aksesuarcıda durmuş işler, acil ihtiyacı varsa onu yapıyor vatandaş. Oto aksesuarcılara gidiyorsunuz, durmuş işler. Adam, ‘Acil ihtiyacı varsa onu yaptırıyor insanlar’ diyor. Ne olacak burada? Milyonlar evini geçindiriyor…”

GELİN SEÇİM MEYDANLARINA ÇIKALIM!
Erken seçim değerlendirmesinde bulunan Polat, “Vatandaş bir an evvel seçim istiyor ama AK Parti kaçıyor. Milli iradenin önünde boynumuz kıldan ince. Kardeşim, siyasette kazanmak da var kaybetmek de. Bu demokratik olgunun bir gereği. Bizim kazandığımız, kaybettiğimiz seçimler olmuş… Ne kazandığımız son seçimler, belediye seçimleridir ne de kaybedeceğimiz seçimler son olacak. Bu demokrasi döngüsünde seçime giriyorsanız kazanacaksınız da kaybedeceksiniz de. Bu bir hizmet yarışı. Bu hizmet yarışı içinde başarısızsan şapkanı önüne koyup düşüneceksin. Başarılıysan muhalefet düşünecek. Muhalefetin hakkıdır, iktidar da bir noktaya geldiği zaman ‘hadi buyur bakalım hodri meydan’ demesi gerekiyor. Ama öyle mi? Biz aylardır bangır bangır bağırıyoruz, ‘bak bu memleket iyi gitmiyor, 128 milyar dolar nerede, 10 bin dolar mafyadan para alan siyasetçi kim açıklayın, ihaleleri şeffaf yapın yok. E ihale kanunlarıyla niye oynuyorsunuz, yok. Hep neden 5’li çete alır ihaleleri açıklayın, yok. Demek ki iyi yönetmiyorsunuz. İyi yönetmediğiniz Türkiye’de insanların kişi başına düşen dolar bazındaki gelirlerindeki düşüşe bakın. Trend hızla gidiyor, ortalama gelir tuzağındaydık, tepe taklak gider hale geldik. Gelin seçim meydanlarına çıkalım. Kim Türkiye’yi daha iyi yöneteceğini söylüyorsa bunu vadedelim ve insanlar dinleyip kararlarını versin. Türkiye’de bir buhran var, pandemi öncesinden de vardı. Kredi cennetine çevirdiler ülkeyi. Bir toplum krediyle geçiniyorsa vay haline…” dedi.

VATANDAŞ CEBİNE BAKSIN!
İktidara yakın kişilerin kredi alabildiği ancak yakın olmayanların alamadığına ilişkin iddialara yönelik konuşan Polat, vatandaşın pandemi döneminde çokça borçlandığını vurguladı. Polat, yeni açılan ticarethanelerle ilgili de değerlendirmelerde bulunarak, konuyla ilgili şu sözleri söyledi:

 “Kişiye özel kredileri duyduk ama somut bildiğim var dersem yalan olur... Alıp da incelemedim. İnsanların vergilerini erteledik mi erteledik, krediler ve SGK’da öyle. Bunlar kimin borcu? Senin borcun. Nasıl döneceksin? Zaten bu memlekette kriz var. Daha büyük bir felaket bizi bekliyor... Eğer devlet, devlet olarak ‘ben devletim kardeşim, senelerce vergi aldım, biraz küçülteceğim, biraz şeffaflaşacağım, biraz da elimi taşın altına koyacağım. Bu süreci hep beraber dayanışarak geçireceğiz’ demezse maalesef batışlar daha fazla olacak. Dönemin Ticaret Bakanı’na bir soru sormuştum, ‘Bu ülkede ne kadar ticarethane kapandı, ne kadar yeni açıldı?’ Karşıma bir hesap geldi, Türkiye’de ticarethane açılmasında patlama var… Acaba biz bunu yanlış yerden mi okuyoruz diye araştırma yapmaya başlıyorsunuz ve bam başka bulgularla karşılaşıyorsunuz. Yıllardır yaratılan kötü gidişle insanların sicillerini bozmuşlar. SGK, vergi, prim borcu var. Bir de kredi kartı sicili bozuk alamıyor insan. Ne yapıyor karısının üzerine açıyor. Bu yeni bir iş alanı değil. Günü kurtarmak için ailelerinde sicili temiz kim varsa onların üzerine bir değil birkaç tane işletme açtılar. Bu da ticarethane artışına sebep oldu. Bunu da bize ekonomide  şahlanış olarak sundular. Buradan tüm vatandaşlara çağrıda bulunuyorum, ‘Cebinize bakın’, pazara gittiğinizde 2 yıl önce ne alıyordunuz, şimdi ne alıyorsun cebindeki parayla? Siyasetçinin neden sokağa çıkamadığının sorusunun gayet basit bir açıklaması var; Kardeşim ne alıyordun o parayla? Ailecek bir yemeğe gidebiliyor musun? Ülkeyi öyle hamis bir şekilde yönettiler ki, insanın vicdanın sızlamaması mümkün değil. Biraz onur, şeref, haysiyet, vicdan varsa bu ülkeyi seçime götürürler.

AŞIYA ERİŞEBİLİYORSAK CHP SAYESİNDE
Burada biz bir sürü insanı toprak altına koyduk, kötü pandemi yönetimi yüzünden. AKP kongrelerinde pandemi yok, kahvecinin, yüzük kavruk insanın dükkanın açılmasında var… Böyle bir mantık var mı? Şimdi o insanların hepsi batmış durumdalar. O insanların hepsi başta iktidar olmak üzere tüm siyasetçilere lanet okuyorlar. Böyle bir şey var mı? Kalktı dün bir milletvekilimiz yine bir basın toplantısı düzenledi… Gayet de net söyledi, ‘Türkiye’de bir aşı karşıtlığı varsa bunun sebebi iktidardır’ dedi. Çünkü, Biontech aşısına tehlikeli diyerek, Sinovac dediler… Şimdi Sinovac’tan aşı arzında sıkıntı yaşanıyor, Biontech getiriyorsun. İnsanlar korkuyor Biontech’i olmaya. İnsanlarımız şunu bilsin, eğer biz aşıya erişebiliyorsak, aşılama hızını arttırıyorsak bunda CHP’lilerin katkısı çok büyük. Bizler çok zorladık ve yapmak zorunda kaldılar.”