CHP’li Beko’ya mektupla sorunlarını anlattılar

İşçilerden gelen bir mektupta diğer üniversite hastaneleri ve kamu kurum ve kuruluşlarındaki kamu işçileriyle eşit ücret ve sosyal haklara sahip olunması gerektiği vurgulanarak şunlar dile getirildi: “Sayın vekilim tüm üniversiteler toplu iş sözleşmesine uydukları halde Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi neden uymuyor? Kanunlar burası için ayrı bir uygulama mı gösteriyor? Asgari ücretli sözde 4D kadrolu işçileriz. Pandemide bile her kurum esnek çalışırken biz can siperhane çalıştık. Sadece kuru bir göstermelik alkışla bizi kaderlerimizle baş başa bıraktılar! Sayın vekilim asgari ücretli kamu çalışanıyız biz hiç bir sosyal haktan yararlanamıyoruz. Hak, hukuk, adalet bize işlemiyor maalesef. Diğer üniversite veya kamu kurum ve kuruluşları gibi biz neden olmuyoruz? Sizden istirhamım 1600 kişi adına bunu dile getirmeniz şimdiden teşekkür ederim.”

‘EN DÜŞÜK MAAŞLA DA REKOR KIRIYOR!’
Bir diğer mektupta da ücret eşitsizliğine vurgu yapılarak, bu durumun sadece Turgut Özal Tıp Merkezine özgü bir durum olduğu ve acilen işçilerin haklarının verilmesi gerektiği belirtildi: Turgut Özal Tıp Merkezi, Malatya’nın, bölgenin hatta Balkanlardan Uzak Doğu’ya kadar bölgenin en önemli merkezlerinden birisi. Övünerek söylemek isterim ki dünyada en çok karaciğer naklinin yapıldığı merkez İnönü Üniversitesi. Burada 696 KHK’yle kadroya geçen 1.600 civarında bir çalışanımız var. Bunların ortalama çalışma süresi yirmi yıl, ancak toplu iş sözleşmesi yapılmadığı için sendikanın haklı talebi olan makul ücret ve kamu çerçeve protokolü ücreti kurum tarafından karşılanmadı. Bunun sonucunda beklenen gerçekleşmemiştir, çalışanlar hâlâ asgari ücret almaktadır. Benzer durumlardaki üniversitedeki yönetimler ek protokol yaparak çalışanlarının maaşlarını iyileştirmiştir, ancak Malatya’da yaklaşık 1996 yılından beri çalışan işçiler, 2.825 ile 3.200TL arasında maaş almaktadır. Tıp Merkezi rekor kırıyor ama en düşük maaş veren üniversite olarak da rekor kırıyor!”