Bilim'den İzmir için uyarı: Büyük bir su krizine gireceğiz!

Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- Küresel iklim krizi etkileri hava sıcaklıklarında yaşanan artışlar ile kendisini gösteriyor.

Sonbahar ve kış aylarında beklenen yağışları alamayan İzmir’de Şubat ayının ortasına gelindiğinde termometreler 20 dereceye kadar yükseldi.

Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü öğretim üyesi ve İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar, Egedesonsöz’e küresel iklim krizinin İzmir’e etkileri ile susuzluk tehlikesi üzerine uyarılarda bulundu.

EGE’DEKİ KASRIGALARIN YIKICI BİR GÜCÜ OLMAZ
Prof. Dr. Yaşar küresel ısınma döneminde doğal afetlerde yaşanan artışa dikkat çekti. İzmir’de daha fazla hortum, fırtına ve kasırga yaşanabileceğini belirten Yaşar “İki sene önce Alaçatı’da ciddi bir hortum meydana geldi. Ancak bu Pasifik’teki kasırgalar kadar büyüklüğe sahip değildir. Bizim ülkemize sadece kuyruğu gelir. Aynı şekilde, 2018’ de de söylentiler ortaya çıkmıştı ancak büyük kasırgaların gelmeyeceğini televizyonlarda açıkladık. Küresel ısınma olduğu zaman deniz ısınır ve kasırgalar da gücünü sıcak sudan alır. Zaman zaman güneyde ya da Ege’de yaşansa da yıkıcı bir gücü olmaz” dedi.  

İKLİM KRİZİ DEĞİL YÖNETİM KRİZİ 
İklim değişikliğinin olağan olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yaşar, “İklimler hep değişir. Bizim ülkemizde iklim değişikliğinin en büyük tehlikesi kuraklıktır. 2009’da yazdığımız Küresel Isınan Dünya Kitabı’nda 2020’nin sonlarında kuraklığa işaret etmiştik. 2020 yılına geldik ve yağışlar yüzde 30 eksik yağmaya başladı. Geçtiğimiz sene ise yüzde 40 eksik yağdı. İklimlerle ilgili duyduğumuz kavram iklim krizi kavramıdır ancak iklim krizi olmaz, yönetim krizi olur. İklimlere hazır olunması gerekiyor.” ifadelerini kullandı. 

SU KRİZİ YAŞAYACAĞIZ
Yağışlardaki düşüşlere dikkat çeken Prof. Dr. Yaşar, “Kasırgalar dışında ülkemizi ilgilendiren şu an en büyük sorun su krizi. Tahtalı Barajı sadece yüzde 40 dolu. Bu oran o kadar az ki bu oran. Doluluk oranı yüzde 62’lerden 40’lara düştü. Yüzde 20 eksildi. 240 günlük suyun eksik olduğu anlamına geliyor. Önümüzdeki Ekim ayında yüzde 15’lere kadar düşersek şaşırmam. Mart ayında yağış bekliyorum ama dolmaz. Büyük bir su krizine gireceğiz. Hortumlar kasırgalar birinci derece olur ancak iklimsel varyasyondan oluşan hortumlar artar ancak bizi ilgilendiren su olacak” şeklinde konuştu.