Başkan Eriş'ten 'süslü festival'e çağrı ve üretim mesajları: Ödemiş, Avrupa ile yarışıyor!

EGEDESONSÖZ- Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, SonSöz TV’de katıldığı programda Gazeteci Muhittin Akbel’in sorularını yanıtladı.

Programın gündeminde Ödemiş Belediyesi'nin ev sahipliğinde yarın kapılarını açacak olan 17’nci Ödemiş Süs Bitkileri ve Fidancılık Sergisi vardı. Vatandaşları organizasyona davet eden Başkan Eriş, “Ev sahibi olan Ödemişli hemşerilerimizi davet ediyorum öndelikle. Bölgemizdeki hemşerilerimizin de hem bölgemizin tanıma hem de bu güzelliği görmek için davet ediyorum. Türkiye’nin her kesimindeki insanımızı da Ödemiş’e bekliyoruz. Tüm belediye başkanı arkadaşlarımıza da sesleniyorum, yarın 11’de yapılacak fuarda sizleri görmekten çok mutlu olacağız” dedi.

ÖDEMİŞ’TE 11 BİN BİTKİ TÜRÜ VAR, İNGİLTERE’DE 12 BİN
Ödemiş’in bereketli topraklar üzerinde kurulduğuna dikkat çeken Başkan Eriş, “Süs bitkileri dediğimiz zaman doğayı süslemekten daha ziyade doğaya katkı olsun, üreticiye destek olsun diye bu etkinliği düzenliyoruz. Pandemide iptal etmek zorunda kalmıştık festivalimizi… Homeros’un kitaplarında dünyanın en verimli toprakları Türkiyemizin her yeri… Allah toprak, hava, su, güneş olarak öyle bir güzellik vermiş ki… Ödemiş öyle bir güzel yerde ki doğa kollarını açmış gibi… Toprağı çok verimli ve her iyi özellikleri taşıyor. Çok soğuk değil, çok sıcak değil. Sakarya, Bursa gibi yerlerdeki güneş alma oranlarına göre bizimki daha düşük. Günde 270 gün güneş alma var. Bu bitki için çok önemli.  Hem güneyimizde sıcak hem kuzeyimizde soğuk… Bir de dağlarımız var. Oralarda da çam türü bitkilerin yetişmesi için uygun. Yani böyle bir zenginliğimiz var. Bu zenginlik aynı zamanda ülkemizin zenginliği... 12 bin bitki türü var, bunun 3 bini Bozdağlar’da… Britanya adasında toplam 12 bin adet bitki çeşidi varsa bizim Ödemişimizde 11 bin bitki türü var” şeklinde konuştu.

PIRLANTADA KDV 0, BİTKİDE YÜZDE 18!
Yerel ölçekte üreticileri desteklediklerini kaydeden Başkan Eriş, KDV oranlarının düşmesi gerektiğine vurgu yaparak “Biz süs birimi üyesiyiz. Bademli Kooperatifi gibi Türkiye’nin en eski yıllanmış, bilgi ve birikimi en yüksek kooperatiflerden 6 kooperatifimiz var. Hepsi bu dalda yarışan arkadaşlarımız, kooperatiflerimiz.  Ödemiş, Türkiye’deki  33 kooperatifin bulunduğu bir alan. Tarımda örgütlenmenin en çok şekillendiği yer. Tarım alanının korunması , bakılması gerekli… Evin küçük çocuğu gibi. Toprakta yaşanacak her değişim, sorun üreticiyi etkileyeceğinden sıkıntılar yaşanabilir. Sorunları aşmanın yolu devletin üreticiye daha çok destek vermesi… Eksiden bazı belediyecilerimizin Avrupa sevdası çoktu. Bizde onların açığını kapama adına üretiyoruz. İnsan gücümüz var. Allahtan da istiyoruz güneşi, yağmuru, suyu… Ama devletten de bekliyoruz. Geçtiğimizi yıllarda yüzde 8 olan KDV yine yüzde 18’e çıkmış. İthalat çok fazlaydı… Şimdi tam tersine dönmüş durumda. Süs bitkiciliği ise kendisini aşmış durumda… Yaklaşık 1’e 3 diyeceğimiz şekilde yani 120 milyon civarında dış satımın, 30-40 milyon dış alım yapılmış. Bitki üretiminde Avrupa ile yarışıyoruz. Onların bilgi birimi çok fazla. Ancak Avrupa’ya girmişiz ve onlara ürün satar durumdayız. Kendini ispatlamış Ödemişli üreticiler var. Bunların artması için devletimizin KDV’yi yüzde 8 yapması. Özellikle kadının süsü pırlantadır. Pırlantada vergi kaç? Sıfır. Bitkiye geldiğinizde emeklerle gelmiş, doğadan etkilenecek bir durumda yüzde 18… Bu dengenin belli bir süreç konularak bence yüzde 8 KDV’nin bile altına inmeli. Çok güzel büyük firmalarımız var. Onların daha güçlü hale gelmesi lazım… Biz de doğayı süslüyoruz. Devletimizin gerekli desteği vereceğine inanıyorum” açıklamasını yaptı.

104 FİRMA YER ALACAK
Bu yılki fuara 14 firmanın katılacağını belirten Başkan Eriş, “140 stand var, ancak katılan firma 104… Tabii ki bazı firmalar birkaç stant alıyor. Hiçbir standımız boş değil. Yurtdışı firmaları da katılacak buraya. Tarım ve Orman Bölge Müdürlüğümüzün, Orman İl Müdürlüğümüzün desteklerini unutmamak gerekir. Hem devlet hem yerel hem de kooperatiflerin birlikte yürüdüğü en güzle örnek de Ödemiş’te yaşanıyor. . Artık sınıf atlamamız gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda hem bizim hem İZTO, hem Ticaret Borsası’nın hem kooperatiflerin birlikte davranarak üstümüze düşenleri severek yapmalıyız. Bunun yanında Tunç başkanımızın da desteğinin artarak ve biraz formatımızı değiştirerek meslek fabrikasında insan  açığımızı kapama yönünde belki birlikte davranabiliriz. Kendi park bahçe çalışanlarımızda da iki makasçımız varsa bunlar beş olmalı. Eğer birlikte çalışma ya devam ederken dünyada da gücümüzü ispatlamış bir duruma geliriz” dedi.

ELEMAN AÇIĞINI KAPATMAK ZORUNDAYIZ
Çiçek yetiştirilmesi ve dikimi konusunda belediye olarak desteklerini sürdürdüklerini belirten Eriş, “Küçük Menderes, Bayındır ağırlıklı olarak mevsimlik çiçek üreten bir potansiyele sahip. Çalı ve ağaç bitkilerde tartışılmaz bir üstünlüğümüz var. Biz birbirimiz tamamlıyoruz. Yalova’dan Sakarya’dan arkadaşlarımız bile Ödemiş’in havasına, güneşine vurularak üretimini burada yapıyorlar. Gelişimini burada yaptırıp ürününü kendi bölgesine götürüyor. Biz içeride iç içeyiz. Bizlerin dışarıya karşı rekabet içinde olmamız lazım.  Öyle hızlı büyüyoruz ki gerçek anlamda bilgi birikime sahip üretici açısından sıkıntı yaşanıyor.  Şekil vermeniz, çelik vermeniz, dikiminiz var… Doğru dikim yapmanız gerekiyor. Buradan başak bir yere giderken bile bitki stres yaşar.  Bunun için biz halk eğitim müdürlüğümüz İBB’nin desteği ile kendi belediye kurslarımız ile ihtiyaç olan eleman açığını kapatmak için çaba içindeyiz” ifadelerini kullandı.

KOOOPERATİFLERİN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ BELEDİYELER
Belediyelerin kooperatiflere verdiği desteğin öneminden bahseden Eriş, “Biz bölgemizdeki üreticilerle rekabetten çok kendi vizyonumuz ortaya koymak istiyoruz. Susuzluğa dayanan, iyi bir bakım isteyen bitkileri üretmeyi hedefliyoruz. 50 dekarlık alanda tesisimizi kurduk ve bu yıl verimlerini aldık. Ankara Büyükşehir Belediyesi en büyük alıcımız… İzmir Büyükşehir Belediyesi tabi ki kooperatiflerimizin en büyük alıcısı konumunda…  Bizi teşvik eden de yönlendiren de Tunç Başkanımızın söylemleri. Deniz kenarı dediğimiz Muğla bölgesi, Ayvalık, Çanakkale, Trakya, İstanbul Büyükşehir Belediyesi gibi yerler bölgemizden büyük alımlar yapmakta. Üreticimiz artık kendi pazarını da oluşturuyor. İzmir süs bitkileri yetiştiricileri Türkiye hedefini aştı, artık Avrupa’daki üreticiler ile yarışmak istiyoruz. Şu an ihracat durumu 120 milyon dolar civarında. Bu yıl 200 milyon Dolar civarında olacaktır. Hedefimizi her yıl arttırıyoruz. Üretici arkadaşlarımız geçmişte çocuklarının veteriner olmasını istiyordu. Ancak son 8-10 yıldır çocuklarımız peyzaj mimarı, orman mühendisliği gibi bölümler seçiyorlar. Biz de belediye  olarak iyi bir kadroya sahibiz bu konuda. Mustafa Kemal Atatürk her fabrika bir kale diyor ya bizde diyoruz ki her üretim yerimiz bir cennet. Ondan dolayı yeryüzünün cenneti Ödemiş diyoruz” açıklamasını yaptı.

İKİ TRAKYA BÜYÜKLÜĞÜNDE ARAZİNİN İŞLENMESİ İÇN DEVLET HAREKETE GEÇMELİ
Üretime, üreticiye verilecek desteğin önemine dikkat çeken Başkan Eriş, “Kestane üreticileri Kiraz’da büyük afetler yaşadı. Ağacın gövdesine zarar verecek kadar dolu yaşandı. Bu ülkenin de kaybı. Ailenin hayalleri yıkıldı, belki düğünleri yapılmadı, traktör alınamadı… Devletin bu anlamda doğada üretim yapan tüm çiftçisine destek vermelidir. Bu konuda Avrupa ile yarışır bir üretici varken onlara da sahip çıkılması gerekiyor. Özellikle Tarım Bakanlığımızdan rica ediyoruz. Dünyanın en güzel verimli toprağı diyoruz ancak bunun ederi de fazla. İç Anadolu’da dekarını 10 bin TL alabileceğiniz araziyi Ödemiş’te 150 bin TL’ye alamazsınız. Devletin bu konuda arazi tahsis etmesi önemli… Türkiye’de ekilmeyen iki Trakya büyüklüğünde toprağımız var. Devletimiz bunu koşullarını kendi belirleyerek kapasiteyi arttırma yönünde çalışmalar yapmalı” şeklinde konuştu.

İNEKLER KESİME GÖNDERİLİYOR
Üreticinin yaşadığı sorunlara dikkat çeken Başkan Eriş, “Hayatımızda olması gereken süt, yoğurt, peynir vazgeçilmezimiz. Zorunlu kesime giden ineklerden bahsetmiyorum, bizim söz ettiğimizi ineğine bakmayan, besleyemeyen, borç içinde olan üreticimizin yaşadığı zorluklar… Yakıt ve elektrik fiyatları ortadayken üretici bu duruma geldiyse kesime göndermek zorunda kalıyor. Kesime gitme durumu da hayvanlarda devam ediyor. Üretici beklediği rakam ulaşamadı. Üreticinin çiğ süt beklentisi 10,5-11 TL civarında. Süt kapasitesi düştükçe fiyatın artması çok normal. Sütü işleyen firmalar da sıkıntıda. Kapasitesini düşürüyor çünkü fiyat artmış. Çünkü ürünü bekletmekte sıkıntı yaşanıyor. Üretici kazanmalı. Kur korumada nasıl devlet destek verdi, burada asıl üretici olan büyükbaş hayvan yetiştiricileri başta olmak üzere desteği esirgemeyin. Bunu esirgerseniz vatandaş peynir, süt fiyatı ile bunun bedelini ödüyor. İneklerimizi keserek hayvancılığın geleceğini de yok ediyoruz. Tarımda silaj yetişiyorsa son ana kadar sulamak zorunda. Sulama demek para demek. Su da azaldı, aşağıya indi, çekil, yağışlar azaldı. İklim krizi yaşanıyor. İklim krizi demek susuzluk demek… Biz diyoruz ki doğanı ısıtma, ısıtma ki daha çok enerji harcanmasın. Çok daha fazla araç geçiyorsa yoldan bitkiler üzülüyor” şeklinde konuştu.