AK Partili Saygılı, yerel yönetimi hedef aldı: CHP'ye 'yüzleşme' çağrısı!

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, açıklamasında “Çeyrek asırdır İzmir’i yöneten CHP’nin bu 5 yılda da ezberini bozmayacağını görüyoruz.” diyerek şunları söyledi:

“Belli ki aynı teraneleri devam edecek. Anlatacak bir şeyleri olmayınca, savunmaları baştan çürük olunca okları hazır ve yönü belli, merkezi idare. İzmir-Ankara Hızlı Tren Projesi; dev bir proje ve birçok proje gibi, o da bitecek. Ama İzmir, yıllardır yılan hikayesine dönmüş onlarca enkazla, tutulmamış sözle boğuşuyor. Bakanlık, 2012 yılında Büyükşehir Belediyesi’ne kentsel dönüşüm yetkisini devretti. 33 bin 500 konut yapılacaktı, yapabildikleri 1000’e yakın konut. Bunlardan biri Örnekköy’dü; 3 bin 520 konuttan 130 konut yapabildiler. O da çürük çarıkla gündeme geldi.

CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun da içinde bulunduğu olayla ilgili İZBETON usulsüzlüğü hale aydınlatılmış değil. Bırakın savunma yapmalarını, mühendislerini görevden el çektirip Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nı kapattılar. Kendi ağızlarıyla ‘ayranım ekşi’ demiş oldular. Uzundere, Emrez dönüşümleri vatandaşın geleceğini gasp ettikleri projeler olarak ortada. Ama çok ilginç ki, merkezi idarenin eserlerini, projelerini hedef almaya yüz buluyorlar. Sicilleri bu kadar kabarıkken nasıl böyle konuşabiliyorlar, anlaşılır değil.”

YERİNDE SAYAN PROJELER, BUHAR OLAN KAYNAKLAR
CHP’li yerel idareyi hedef alan Saygılı şunları söyledi:

“2016 yılında yapılan ihaleyle yola çıkardıkları opera binası, bir utanç binası olarak ortada. Katılımcı yetersizliği gerekçe gösterildi; 2017 yılında bin 350 günde bitireceklerini söyleyerek ikinci kez ihaleye çıktılar. Özel şart koşulu nedeniyle, 102 milyon yerine, 429 Milyonluk teklif ihaleyi aldı. Yine bir tek şey değişmedi; proje yerinde sayıyor, kaynaklar buhar oluyor. Narlıdere Metrosu’nu 2021’de bitireceğiz dediler, sonra tarih 2023 oldu. Seçim telaşıyla 2024 Şubatı’nda yarım yamalak açtılar. İzmir’in çöpünü kontrolsüz ve dönüşümsüz olarak 92 yılından bu yana depoladıkları Harmandalı, patladı patlayacak. Kendi hazırlattıkları raporları bile rafa kaldırdılar. ‘Yer’ krizi çıkararak bu taşın altına da el koymadılar. 2013’te başlayan ve İzmir depremiyle artan toprak kayması cabası. Ve yine onlar, bir felakete dönüşebilecek bu tabloyu bir film izler gibi izliyor. Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi 4. Faz için 3 tane Belediye Başkanı değişti. İzmir Körfezi’nin koku probleminin çözümü olarak gösterdikleri 4. Faz’da bir arpa boyu yol kat edemediler. Zira, İzmir’deki koku problemi, 25 yıldır, bırakın çözmeyi, gün geçtikçe geri gidiyor. 2019’da trafiği rahatlatmak üzere vaat ettikleri 4 battı çıktıdan eser yok, bir kazma vurmadılar. Milyonlar verdikleri Bıçakçı Han’da İzmir’in anılarını çaldırdılar, sonra kilit vurdular.

Öte yandan, Körfez’deki koku problemini çözdüğünü iddia ettikleri kurum olan İZSU’nun başındaki Genel Müdürü’nü görevden alıyorlar. Başarılı gördükleri bürokratlarının yerine, liyakatsız atmalar için alan açıyorlar! Depremin üzerinden 4 yıl geçti, bırakın belediye binalarını yapmayı, Konak Meydanı’ndaki belediye binası molozlarını dahi kaldırmadılar! Verilecek örneklere satırlar yetmez. Sonuç; İzmir’in gelişimi için taş üstüne taş koymayı bırakın, var olan problemlerin çözümünü dahi yapamadılar.” dedi.

İZMİR’E KAZANDIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ…
Başkan Saygılı, açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü; “Ülkenin iki büyük şehri İzmir ve Ankara arası yolculuğu 210 dakikaya indirecek hızlı tren projesi de mutlaka bitecek. Yaklaşık 65 Milyar TL bütçesi olan 508 Km’lik bu dev projenin çeyreğini yapamayanların karalamalarına, çırpınışlarına rağmen bitecek. Tıpkı, Kuzey Ege Otoyolu gibi, Konak Tüneli gibi, Sabuncubeli Tüneli gibi o da İzmir’e kazandırdıklarımızdan olacak. Biz, İzmir’e kazandırmaya devam edeceğiz.

Görünen o ki; CHP zihniyeti de sadece konuşmaya devam edecek. Daha önce de altını çizdiğimiz üzere, bu şehrin yararına olan her işin arkasında olacak, zararı konusunda uyaracağız. Halkımız bize bu yetki ve sorumluluğu verdi. Bir ipin ucundan tutmaları gerekiyor, bir işi bitirmeleri gerekiyor ki, söz söyleyecek yüzleri olsun. Kendileriyle yüzleşmeleri gerekiyor. Aksi halde, çeyrek asırlık devirlerine, içi boş bir 5 yıl daha ekleyecekler.”