HABERLER>SAĞLIK
7 Ekim 2022 Cuma - 09:19

Aile içi şiddet çocukları saldırganlaştırıyor

Günümüzde ne yazık ki toplumda birçok birey doğrudan ya da dolaylı olarak şiddete maruz kalmaktadır. Pandemi nedeniyle güvenli alan olarak gördüğümüz evlerimiz şiddete maruz kalan çocuklar ve kadınlar açısından ne yazık ki virüsün kendisinden daha büyük tehlike barındırmaktadır. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Psikoloji Uzmanı Kln. Psk. Müge Leblebicioğlu Arslan, açıklamalarda bulundu.

Aile içi şiddet çocukları saldırganlaştırıyor

Öfke duygusu diğer duygular gibi insana ait temel duygular arasındadır ancak yıkıcı etkileri dolayısıyla sözel ve davranışsal olarak doğru ifadesi hayati önem arz etmektedir. İnsanların çoğu zamanla saldırgan dürtülerini denetlemeyi ve toplum tarafından daha kabul gören etkinliklere yöneltmeyi öğrenirler. Bu öğrenimin temeli ilk olarak ailede gerçekleşmektedir. Fiziksel ya da psikolojik olarak bir başkasına zarar veren her türlü davranış saldırganlık olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla saldırganlığın içerisinde şiddet davranışlarını da barındırdığı söylenebilir. Şiddet ise bireyin yaralanmasına ölümüne ya da biyo-psiko-sosyal açıdan gelişmesine engel olan her türlü davranış ve sözdür. Şiddet ister fiziksel ister psikolojik ögeler içersin ister canlıya ister cansız bir nesneye yönelik olsun her türlü yıkıcı bir eylemdir. Şiddet bir sonuçtur ve ancak bu sonuca nelerin etken olduğu konusunda bilinçlenerek şiddet davranışını ortadan kaldırmak mümkün olabilmektedir.   Saldırgan tutum ve davranışların ebeveyn tutumu, sosyo-ekonomik durum, toplum yapısı ve özellikle cinsiyete dayalı sosyal normlar gibi bir çok faktörle ilişkili olduğu söylenebilir. 

Aile yapısı çocukların gelişiminde önemli rol oynar
Çocuk ilk sosyal deneyimlerini aile içerisinde deneyimler. Kişiliğin oluşumunda önemli bir yeri olan özdeşim kurmak, çocuklarda aile bireylerini modelleme yoluyla gerçekleşir. Böylece model alınan ailenin yapısı çocuğun ileriki yaşantısında, duygusal ve toplumsal gelişiminde belirleyici bir rol oynar. Bu noktada ebeveyn tutumları oldukça önemlidir. Anlayışlı ve tutarlı ailelerde büyüyen çocuklar ilişkilerinde daha sosyal ve duyarlıyken kendi duygu ve düşüncelerini ifade etme konusunda da oldukça başarılı olabilmektedirler. Bu tür çocuklarda davranışlarını denetleme becerisinin daha yüksek düzeyde olduğu da görülmektedir. Buna karşılık katı ve otoriter tutum sergileyen ailelerin çocuklarının ise duygu ve düşüncelerini daha çok saldırgan tutumlarla ifade etme eğilimlerinin olduğu ve kendi iç dünyalarını açıklamakta zorluk yaşadıkları görülmektedir. Katı ve otoriter tutuma maruz kalan çocuk, yaşamı boyunca sürekli birileri tarafından kontrol edilme ihtiyacı ya da aşırı kontrol etme ihtiyacı duyabilmektedir. Yetişkinlikte ise ikili ilişkilerde güven ve anlayıştan uzak, baskıcı ve katı tutum sergileyebilmektedirler. Bununla birlikte dürtülerini denetleme yetisi düşük olan çocukların ebeveyn tutumlarının aşırı rahat, serbest her istediğini gerçekleştiren sınırların olmadığı tutumlar olduğu da dikkat çekmektedir. Dolayısıyla güven verici, destekleyici ve hoşgörülü tutumun sağlıklı bir psikososyal gelişim için oldukça önemli olduğu söylenebilir. 

İhmal edilen çocukluk dönemi, olumlu davranışların yerine sürekli olarak olumsuz davranışların vurgulanması, hayal kırıklığı, aşağılanma ve öfkeye maruz kalma gibi olumsuz çocukluk yaşantıların saldıran davranışın altında yatan en temel etkenlerden oldukları söylenebilir. ‘’Şiddet dilde başlar eyleme döner‘’. Çocuğunuz istenmeyen bir davranış yaptığında ya da bir söz söylediğinde aşağılayıcı söz ve davranışlarınızdan uzak durun. Şiddet davranışı çocuğun duygusal ihtiyacının karşılanmamasının dışa vurumudur. Duygusal ihtiyaçları karşılanmayan çocuk toplum tarafından kabul görmeyen tutumlarla ihtiyacını gidermeye çalışabilir. Örneğin, kardeşi doğduktan sonra duygusal ya da fiziksel anlamda ihtiyaçları karşılanmayan, görülmeyen ya da günlük rutinleri bozulan çocuk, kardeşine ya da etrafa zarar verici davranışlar sergileyerek duygusal ihtiyaçlarını ifade edebilir. Bu sebeple çocuğun öfkesinin altında yatan ihtiyaçları anne ve babalar tarafından dikkatle takip edilmelidir.

İlişkilerinizde tutarlı olun, istenilen davranışın gerçekleşmesinde ebeveynlerin eylemleri sözlerinden daha etkilidir. Örneğin çocuklarından arkadaşına vurmamasını, eşyalarını kırmaması isterken siz onlara istenmeyen bir davranışı ortadan kaldırmak amacıyla kaba davranırsanız çocuğunuzu ikileme düşürmüş olursunuz. Buradaki davranış öğrenimi çocuğun sadece çevresindekilerinin kendisine nasıl davrandığı ile ilişkili değildir. Çevresindeki bireylerin de birbirlerine nasıl davrandıkları, problem karşısında hangi tutumları sergiledikleri oldukça önemlidir. Ebeveynlerinin problemler karşısında şiddet davranışı gösterdiklerini gören çocuklar yetişkinliklerinde bunu sorun çözmede doğal bir seçenek olarak görebilmektedir. Çünkü çocuklar sözlerinizden ziyade yaptıklarınızdan öğrenme eğilimindedirler. Çocuklara sürekli olarak neyi yapıp neleri yapmamaları konusunda uyarmak yerine istenilen davranışın nasıl yapıldığı ve niçin yapılması gerektiği gelişimsel sürecine uygun bir dil kullanılarak anlatılmalıdır. Sonuç olarak çocuğunuzun sağlıklı gelişimi için, ona güven duygusu aşılayın, yönlendirmeyin rehber olun, yeteneklerini keşfetmesine izin verin, doğru bir model olun, çocuğun arzu ve ihtiyaçlarını karşılayın ve sorunlarla baş ederken destekleyici tutum sergileyin.

 
Kınık Belediyesi'ne Cumhurbaşkanlığı'ndan ödül
 
Vatandaşın hali Google'da ortaya çıktı: İşte en çok aratılanlar
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Hastanelerde ek randevu dönemi
Sağlık Bakanlığı randevu bulamayan hastalar için ek randevu açmaya başladı. ...
Ağrıyı ihmal etti: Kanser olduğu ortaya çıktı
Uşak'ta yaşayan ve nadir görülen genital bir kanser türü olan 'tuba kanseri'ne ...
Fazla kilo karaciğer yağlanmasına neden oluyor
İnsan vücudundaki tüm organlar gibi karaciğerin de çok önemli görevlere ...
 
Dikkat! Endometriozis başka hastalıkların habercisi
 Ağrı ve infertiliteyle seyreden endometriozisin üreme çağındaki her 10 ...
Skandal görüntüler üzerine faaliyeti durduruldu!
İstanbul'da özel bir hastanenin çalışanları, yoğun bakımda yatan yaşlı ...
Okul döneminde düzenli ve doğru su tüketimine dikkat
Yeterli ve düzenli su tüketimi, okul çağındaki çocukların sağlıklı gelişimi ...
 
Ekran süresi çocuğun zekasını etkiliyor
Bilim insanları, çocukların zeka gelişimi ile ilgili dikkat çekici bir araştırma yaptı.
Bakanlıktan kanserle mücadelede yeni adım
Sağlık Bakanlığı "Kanser Randevu Sistemi"ni aile hekimlerinin kullanımına ...
Bilim kurulu üyesi uyardı: Ölümcül tehdit var!
Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, "Bu yıl ilk defa maske dahil tüm önlemler ...
 
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Papi Mehmet
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Manisa bir 'olmaz'ı nasıl 'olur' yaptı?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Türk kimliğine husumet beslemek
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
İmamoğlu’nun el uzattığı Somalı köylüler
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Mahfi Eğilmez’den Yeni Ekonomi ve Çevre
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bugün hepimiz çocuk olalım!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Görgüsüz açlık ve ikiyüzlü siyaset!
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemek!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çok başarılı bir STK örneği: EÇEV
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Bizim Yahudiler neden susuyor?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva