İzmir'e telefonunu verdi, binlerce ihbar geldi!

İZMİR - Emniyet Müdürü Ali Bilkay, geçtiğimiz günlerde paylaştığı cep telefonu numarasını binlerce kişinin aradığını söyledi. Gecenin 3'ünde bile arayan vatandaşların kendisini rahatsız etmediğini sorununu dile getirdiğini belirten Bilkay, "Beni ne sarhoş, ne de dalga geçmek için arayan biri oldu. Bu anlamda İzmirlilere sonsuz teşekkür ederim. Beni kendilerine yakın görüp sorunlarını anlattılar. Çare ve çözüm bulduk" diye konuştu.

 

Bilkay, "Arayanlar içinde, 'Kocam beni sürekli dövüyor şiddet uyguluyor' diyen kadınlar da oldu. Biz de hemen kumar oynanan kahvehanelere ve oynayan kişilere işlem yaptık. Karısını döven adama işlem yaptık. Devlet bize 'Vatandaşa hizmet et' diyor, biz de vatandaşın 24 saat emrindeyiz. Toplantıda olmadığım sürece ve herhangi bir devlet büyüğünü karşılama tören olmadığı zamanlarda telefonumu İzmir'de görev sürem dolana kadar ben taşıyacağım. Beni arayan benim sesimi duyacak" dedi.

Bugüne kadar İzmir'de tüm birimleri ve ilçeleri tanıdığını ve sorunları tespit ettiğini belirten Bilkay, artık çalışma ve vatandaşa hizmet etme zamanı olduğunu belirtti. Polisin tüm birimleri ile bir aile şirketi olduğunu, terör, trafik, asayiş gibi birimleri asla birbirinden ayırt etmediğini belirten Bilkay, polisin artık daha çok sokakta olacağını ve vatandaşa bunu hissettireceğinin altını çizdi.

Sabahın 7'sinde de, gecenin 3'ünde de İzmirlilerin kendisini aradığını belirten Bilkay, "Benim için en önemli olan şey beni hiç kimsenin rahatsız etmemesi. Arayan herkes bir sıkıntısını, bir sorununu, ya da önemli bir istihbari bilgiyi aktarmak için güvendiği için aradı. İzmirlilere sonsuz teşekkür ederim, beni kendilerinden biri olarak görüp arayıp sorunlarını bildirdikleri için. İlk başta, gecenin bir saatinde bir sarhoş arayıp rahatsız eder mi diye düşünmedim değil. Ancak kesinlikle böyle bir olay olmadı, İzmir halkına teşekkür ederim" dedi.

 

Her gün yüzden fazla telefon aldığını belirten Ali Bilkay, eşinden şiddet gören kadınların cesurca kendisini arayıp yardım istediğini belirterek, "Bazı kadınlar arayıp eşinin kendisini dövdüğünü artık dayanamadıklarını belirtiyor. Biz de hemen olaya ekiplerle müdahale ediyoruz. Kadınlarımız artık korkmuyor, onların hep yanında olduğumuzu bilsinler yeter" dedi.

Sadece İzmir'den değil, kent dışında yaşayan kişilerin de zaman zaman kendisini arayarak yardım istediğini belirten Bilkay, en son Manisa'da yaşayan bir kadının kendisini aradığını ve yeni aldığı mobilyalar ile ilgili sorunu olduğunu söylediğini belirtti.

Sabah erken saatte müdüriyete olup, gece geç saatlere kadar İzmir'in tüm sokak ve caddelerini gezdiğini belirten Bilkay, trafik sorunundan, sokağındaki rahatsız eden gençlere, eşinden şiddet gören kadından, evinin önüne hatalı park eden sürücülere, müzik sesini fazla açan işletmelerden, kavga eden komşu şikayetlerine kadar gece - gündüz binlerce telefon aldığını belirtti. Ev hanımlarının en çok kocalarının kahvehanelerde kumar oynadığı için eve gelmediğinden şikayetçi olduğunu söyleyen Bilkay, "Kadınlar beni arayıp 'Müdürüm kocam kumar oynayıp evimizin rızkını kumarda kaybediyor, lütfen yardım edin' diyor. Bu ihbar üzerine ben de asayiş ekiplerine talimat vererek, ihbarda adı geçen kahvehanelere ceza keserek, kumar oynayan eşlere de kabahatlar kanundan işlem yaptırıyorum" dedi.

 

Telefonla olduğu gibi sokakta karşılaştığı vatandaşlarla da konuşarak dertlerini sorunlarını dinlemeye büyük özen gösterdiğini belirten Ali Bilkay, "Bana gelen tüm şikayet dilekçelerini okurum ve hemen gereğinin yapılması talimatını veririm. Polisin yetkisi dışındaki bir konu dahi olsa, o kişiye hemen cevap verip, neden olmadığını söyleyip ilgili kuruma yönlendiririz. Vatandaşa karşı hiçbir zaman 'Yok', 'Ben bilmiyorum' kelimesini kullanamayız. Eğer gelen bir ihbar veya şikayet mektubunda bir telefon numarası varsa mutlaka bizzat o kişiyi arayıp bilgilendiririm. İzmir'de görev sürem dolana kadar bu numarayı taşıyacağım. Bize yapılan her türlü ihbar ve şikayet ile ilgileneceğimizden ve sorunu çözeceğimizden hiçkimsenin şüphesi olmasın" diye konuştu.

 

"Çalışma arkadaşlarım benim vücudumun bir parçasıdır. Onların mutluluğu memnuniyeti ve kafalarının rahat olması benim için önemlidir" diyen Ali Bilkay şöyel konuştu: "İzmir Emniyeti olarak vatandaşların huzur ve güveni için bütün görev arkadaşlarımla birlikte biz bir ekibiz. Bir vücudun parçasıyız. Vücudumuz nasıl bir bütün ise biz de aynıyız. İzmirliler için kendimiz sağlıklı olmalıyız ki daha verimli olalım."

 

Polisin moral ve motivasyonunu yükseltmek için ilginç bir benzetme yapan Bilkay, "Uçakta, nasıl ki acil durumlarda, ilk olarak oksijen maskesini çocuklardan önce anne ve babaların takması isteniyorsa, biz de ilk önce İzmir'de polisin moral ve motivasyonunu yükselteceğiz. İlk önce polise, oksijen verip daha sonra halkımıza oksijen dağıtacağız. Yani özgüveni olan işinde ve evinde mutlu olan polis başarılı olur ve vatandaşa daha iyi hizmet eder" dedi.

 

Bilkay, "Gelen bazı ihbarları burada gizlilik gerektiği için açıklamıyorum. Çünkü bunlarla ilgili çalışma yapıyoruz" diye konuştu.

 

Kendisi için önceliğin memnuniyet esaslı çalışmak olduğuna vurgu yapan Bilkay, "Görevimizi yerine getirirken hem vatandaşlarımızı, hem de meslektaşlarımızı memnun edeceğiz. Halkla içice karşılıklı anlayış içinde olacağız. Önemli olan samimiyet ve içtenliktir. Yoksa yeni timler kurup, huzur timi, önleme timi diye isim vermekten ziyade, görevini samimiyet ve içtenlik içinde yapmak daha önemlidir. Polis için branşlaşma daha sonra gelir. Sokakta görev yapan her polis hem narkotik polisi, hem trafik polisi, hem güven timi görevini üstlenecektir" dedi.

 

- Evimizin önünde gençler gürültü yapıyor.

- Kocam kahvehanede kumar oynuyor. Evin rızkını kumarda harcıyor.

- Kocam beni sürekli dövüyor yardım edin.

- Evimin önüne araba parketmişler. Çıkamıyoruz. Deprem olsa evden nasıl çıkaracağız?

- Arazi anlaşmazlığı yüzünden haksızlığa uğradık. Dolandırıldık.

- Satın aldığımız mobilyalar bozuk çıktı. Malları değiştirmiyorlar. Yardım edin.

- Komşumuz çok gürültü yapıyor. Uyuyamıyoruz. (Yeni Asır – Fatih Şendil)