HABERLER>YEREL YÖNETİMLER
29 Ağustos 2022 Pazartesi - 11:07

'Barış afişi' tartışması tam gaz! 'Ayrışma yaratmaya çalışıyorlar'

9 Eylül ile ilgili Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan 'barış' sloganlı afişlere gelen tepkilere yanıt veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, "‘Barış’ sözcüğü üzerinden ayrışma yaratmaya çalışan bir iklimde yaşıyoruz. Siyasal iklim öyle ki her davranıştan bir kutuplaştırma bulmak istiyor. Çünkü böylesi kolay. Böldüğünüz zaman iktidarınızı koruyabiliyorsunuz. Çok sesliliği yönetmek zor… Çünkü o zaman birilerine bir şeyleri peşkeş çekemiyorsunuz. Bu nedenle her şekilde bizi bölmeye,  kutuplaştırmaya çalışanlara teslim olmamak lazım" dedi.

 Barış afişi  tartışması tam gaz!  Ayrışma yaratmaya çalışıyorlar

EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer KRT TV'nin canlı yayın konuğu oldu. Kültürpark'ta düzenlenen programda gündemi değerlendiren Soyer, çarpıcı açıklamalarda bulunurken, 91'nci Enternasyonal Fuarı ve ülkedeki son gelişmeleri yorumladı.

Türkiye’de son dönemde yaşanan iklimi 1700’lü yıllardan bir örnekle alıntılayan Başkan Soyer, “İki şey olması lazım. Cesaret ve umut. 1700’lerin ortasında önemli bir düşünür diyor ki ‘otoriter toplumlarda korku iki yanlı büyür, iktidarını kaybetmekten korkanların korkusu, diğeri de iktidarın gazabından korkanların korkusu’. Bu sözler doğrulanıyor. Korku iklim erdemleri çürütüyor. Bunun 2 panzehiri var. Biri cesaret diğeri umut. Korkmamak lazım. Korktuğunuz zaman çürümeye başlıyorsunuz. Umudu kaybetmemek lazım. Binlerce yıllık kadim kültür çok daha ağır durumlar ve süreçleri atlatmış. Çok daha pırıl pırıl el ele güler yüzle yaşayacağımız memleketi birlikte kuracağız” dedi.

HER DAVRANIŞTA BİR KUTUPLAŞTIRMA BULMAK İSTİYORLAR
İYİ Parti Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu’nun Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan 9 Eylül afişlerindeki “barış” kavramının yerine “zafer” kavramının kullanılması ile ilgili olarak yönelttiği eleştirilere yanıt veren Soyer, “ ‘Barış’ sözcüğü üzerinden ayrışma yaratmaya çalışan bir iklimde yaşıyoruz. Siyasal iklim öyle ki her davranıştan bir kutuplaştırma bulmak istiyor. Çünkü böylesi kolay. Böldüğünüz zaman iktidarınızı koruyabiliyorsunuz. Çok sesliliği yönetmek zor. Çünkü o zaman birilerine bir şeyleri peşkeş çekemiyorsunuz. Bu nedenle her şekilde bizi bölmeye , kutuplaştırmaya çalışanlara teslim olmamak lazım. Biz bizi birbirimize bağlayan o kadar çok sebeple bir arada yaşadığımız, bu tuzaklara düşmediğimiz zaman gücümüz büyüyecek. Biz ayrıştıkça sözümüz daha az çıkıyor. Ne zaman omuz omuza, ele ele yürümeyi öğreneceğiz o zaman daha az dayak yiyeceğiz” diye konuştu.

FUARIN TEMASI TOPRAK ANA
Bu yıl 91’nci kez kapılarını açacak olan İzmir Enternasyonal Fuarı hakkında da vatandaşlara davette bulunan Soyer, “91’nci kez kapılarını açan uluslararası bir fuar. Ülkeler, kentler EXPO'ya ev sahipliği yapmak için peşinden koşar ancak İzmir aslında EXPO’yu küçük çerçeveli 91’nci kez yapacak. 2’nci Dünya Savaşı dahil kapılarını her daim açık tutuyor ve hiçbir şekilde kapanmıyor. Bu çok değerli bir gelenek. Bu aynı zamanda bir eğitim alanı. Hiç unutmuyorum, ABD ve Rusya'nın uzay savaşları sırasında ABD’liler Ay’dan taş getirmişti, Sovyetler Birliği füzelerinin ve astronot kıyafetlerini getirmişti. Ben her akşam topladığım broşürleri iştahla okuyordum. Fuar insanların, ülkelerin, kentlerin burada kendini gösterme imkanı bulduğu bir alandı. Bu fuar aynı zamanda eğlenceydi eğitimdi, gazinolar var, Türkiye'nin tüm sanatçıları burada sahne almak için çalışırdı. Bu sene yine bu fuarı 2 Eylül itibari ile açacağız. Bu sene temamız toprak ana. Dünyanın en büyük  gastronomi fuarı alan Terra Medra’nın ilk kez Türkiye’de düzenlemesine tanıklık edeceğiz. Tarım artık sadece hayvancılık veya toprakta yapılan bir faaliyet olmaktan çıktı. Küresel iklim ile ve sağlık ile ilgili… Gastronomi dediğimiz şey bütün disiplinlerin oluşma yeri haline geldi. Gastronomi sadece artık lezzetten ibaret bir şey değil. Bu yüzden bu fuara ev sahipliği yapıyor olmak bizi çalışmaya itti. Özellikle tarımda… Başka bir tarım mümkün diyoruz. Bunun için diyoruz. Kendi kendine yeten bir ekonomi… Geldiğimiz noktada tarım sadece büyük ölçekli yapılır hale geliyor. O büyük ölçekliler burada küçük üretici ile uğraşmak istemediği için Venezuela'da alanlar kiralıyor. Ne oluyor? Köyler boşaldı. Kırla kentin arasındaki denge bozuldu ve biz dışa bağımlı ülke hale geldik. İşgali atlatmış bir ülkenin bugün vardığı nokta utanç verici ve iç acıtıcıdır.  Devlet Planlama Teşkilatı diye bir kurum vardı onu kapattılar. Hiçbir üreticimiz ne ekeceğini bilmiyor.  Devlet üretici için bir planlama yapmıyor. Her şey bir bilinmez” dedi.

VATANDAŞIN DOĞDUĞU YERDE DOYMASINI SAĞLAYACAĞIZ
Yaşanan üretim krizinde üreticinin sorumluluğunun olmadığını vurgulayan Soyer, “Bir tarım politikasını köylüye sunmak lazım. Bunun özeti kuraklık ile mücadele edilecek, doğduğu yerde doymasını sağlayacak. Siz kestane hasadı zamanında Çin’den kestane ithal ederseniz üreticinizi yok edersiniz. Bütün bunların helalleşmesinin yapılması lazım ancak derhal yeni bir tarım politikasını hayata geçirilmesi lazım” ifadelerini kullandı.

BİZ SADECE ARACI OLACAĞIZ
Fuar sayesinde küçük üreticinin de ihracatçı olacağını belirten Soyer, “Biz Bayındır’da günde 100 ton süt işleyen tesisi kurduk ve Eylül ayında açıyoruz. Çoban haritasındaki tespit ile mera hayvancılığı yapan, o çobanların sütlerini almaya başladık. Bunlardan inanılmaz lezzetli süt mamulleri ortaya çıkaracağız. Terra Medra bunların ihracatının başlayacağı mecra olacak. Bizim başka bir tarım mümkün hedefimizin varış noktası küçük üreticiyi ihracatçı yapmak. İhracatçı ile küçük üreticiyi rekabetçi hale getirmek. Bunu ilk örneğini Bademler köyünde yaptık. Bademler’den Hollanda çiçek borsasına çiçek satışı yaptık. Bu mümkünmüş. Bizim üreticimiz ihracatçı haline gelebilir. Hollanda  dünyanın en büyük kesme çiçek ihracatçısı. Buraya bir kooperatif dahil oluyor.  Bizim çobanımız da ihracatçı haline gelecek. Biz sadece aracı hale geleceğiz” dedi.

EN TEMEL BEKLENTİMİZ UMUT VERMEK
Fuar hedeflerinin 1 milyon ziyaretçi olduğunun altını çizen Başkan Soyer, “Biz yaklaşık 1 milyon ziyaretçi bekliyoruz. Ancak en temel beklentilerimizden biri umut vermek. İnsanlara bu kentin geleceği ile ilgili umut vermek istiyoruz. Nefes aldırmak istiyoruz. Çok sıkıntılı dönemden geçiyoruz. İnsanların bir nefes almaya ihtiyacı var. Bir yandan İzmir’i dünya ile buluşturmak istiyoruz. Çünkü kendi kabuğu içinde kalan bir kentin ileriye gitmesi mümkün değil” diye konuştu.

İZMİR VERDİĞİNİN KARŞILIĞINI ALAMIYOR
İzmir’in ödediği verginin karşılığını alamadığını belirten Soyer, “40’da 1… İzmir 40 veriyor 1 alıyor. Bu yıllardır böyle. 90 milyar veriyor, 2-2,5 alıyor. İzmir çok uzun zamandır kendi ayakları üstünde duran bir belediye olmuş. Çünkü muhalif olduğu için çok hırpalanmış ve hırpalanmak direnç getirmiş. Bununla birlikte çok dikkatli olmuşlar, çünkü ne ufak bir hatada başlarına ne gelecek biliyorlar. Böyle bir bürokrasinin üstüne vizyon da koyarsanız zaten aşamadığınız bir şey yok. Biz tarih boyunca bu coğrafyada İzmir’in lokomotif bir kent olduğunu biliyoruz. İzmir İktisat Kongresi dediğimiz ve 100 yıl sonra ikincisini yine İzmir'de yapmanın heyecanını yaşıyoruz. İlk buluşmaları gerçekleştirdik. Şimdi ikinci safhaya geçeceğiz. 17 Şubat -4 Mart arasında büyük kongreyi düzenliyor olacağız” ifadelerini kullandı.

İZMİR ÇOK DİRENÇLİ BİR KENT
İktisat kongresi ile ilgili de çalışmaları başlattıklarını belirten Soyer, “Yarın seçim olacakmış gibi ancak hiç seçim olmayacakmış gibi çalışmaya devam ediyoruz. Gerçekten İzmir bu tarihsel sorumluluğu bugün Fuar ile gösterecek, İktisat Kongresi ile 9 ve 10 Eylül kutlamaları ile gösterecek. Türkiye'nin gelecek umuduna toz kondurmamak zorundayız İzmir olacak. Bu kendimizi başka yere konumlandırma durumu değil. İzmir çok dirençli bir kent. Depremde veya benzer durumda öyle bir dayanışma kurabiliyor ki İzmirliler kendi arasında. Biz depremden 1 ay sonra tüm çadırları kaldırmıştık. İzmirliler nerede ne yapacağını çok iyi bilirler” dedi.

DEPREMZEDELERİ HİÇ YALNIZ BIRAKMADIK
30 Ekim 2020 depremi sonrasında depremzedelerin yanlarından hiç ayrılmadıklarını vurgulayan Soyer, “Biz depremzedelerin sorunlarının çözümü ile ilgili ilk 1 ay içinde yaptığımız çalışmada da sonrasında da hiç yanlarından ayrılmadık. Hem emsal artışı ile ilgili karar aldık hem de Dünya Bankası ile uzun vadeli kredi görüşmelerini başlatmıştık. Sonra o krediyi alıp farklı bir formülasyona soktular. Hala da çözülemedi. Dilber Apartmanı ile başladık… 40 dairelik inşaat haline geldi emsal artışı ile. Biz yapıyoruz belediye şirketi olarak. Müteahhitte dairesi için 800 bin TL ödemek zorunda kalan depremzede, bizim formülümüzle 300 bin TL’lere ev sahibi olabilecek. Kentsel dönüşüm bölgelerinde kooperatifçiliği kurduk” diye konuştu.

KARI-KOCA ARASINDAKİ KAVGA ÇIKIYOR, BİZE GELİYORLAR
Vatandaşların her sorunda kendilerine geldiğini ancak bunun kendileri için bir sorun olmadığını belirten Soyer, “Bundan gocunmuyoruz. Karı-koca kavgasında da bize geldiler, güvenlik problemi varsa da bize gelirler. Biz vatandaşa ‘Bu bizim işimiz değil’ demedik. Yoksulluk derinleşiyor ve yaygınlaşıyor. Maalesef çok zor bir hayat yaşanıyor. Açlık sınırının altında gelirle hayatını devam ettirmeye çalışan insanlar var. Hele bir de işsiz varsa ailede… Kısacası çok zor bir dönemden geçiyoruz. Bu bizim sorumluluğumuzu büyütüyor. Bu bir kader değil. Bunun değişmesi mümkün. Herkesi mutlu etmeye bu memleketteki imkanlar yeter.  Yoksulluğun sebebi çok büyük felaketler olsa bu bir kader dersiniz.  Ancak öyle bir şey yok. Bu tamamen yanlış politikalar sonucunda geldiğimiz bir nokta. Toprağın bereketinde bir eksilme yok ki. Biz sadece yanlış tarım politikaları ile şeker fabrikalarını, süt fabrikalarını satmışız. Bunlar çok büyük tahribat. Önce bir tercih yapmanız lazım yönetici olarak; Ben çevremi mi doyuracağımı yoksa bütün toplumu mu doyuracağım. Bunun tercihini yapmak lazım” ifadelerini kullandı.

İKTİDARA GİDEN YOL YERELDEN GEÇER
En iyi yerel yönetim modelini sergilemeye çalıştıklarını vurgulayan Soyer, “Biz kendimize böyle bir rol biçtik. Biz toz kondurmamalıyız ve en iyi yerel yönetim biçimini sergilemeliyiz. İktidarın yolu yerelden geçer. Çünkü yereldeki çözümler inandırıcıdır. Yerelde ne yaptığınızdır asıl mesele. Bu nedenle yerelde yaptığınız çalışmalar ve başarı hikayeleri size iktidarın yolunu açar. Bunlara baktığınızda biz yerelde en başarılı uygulamalar neyse onları hayata geçirmeye çalışıyoruz. İnsanlık görüyoruz ki yüzünü geleceğe, ışığa dönmüş.   Bütün bu hikayeyi değiştirmek mümkün. Bu umudu kaybetmemek lazım” diye konuştu.

ÇOK NET BİR DURUŞ ORTAYA KOYDUK
Sao Paulo gemisi ile ilgili de sürecin sonlandığını vurgulayan Soyer, “Gemi gidecek Brezilya’ya. Yanlışı düzeltelim demedirler. Baştan itibaren sahip çıktılar. Biz 900 ton asbest var dediğimizde yok öyle şey 9,6 ton var dediler. Çok net bir duruşları vardı. Fakat İzmirli çok sağlam durdu. STK’lar bir araya geldi, birlikte dava açtık ve aynı dava dilekçesini doldurduk. Çok sayıda etkinlik ve eylem yaptık. Çok net bir duruş ortaya koyduk. ‘Burası çöplük değil’ dedik. Emperyalizm sadece postallarla işgal etmiyor bir ülkeyi. Tohumu, zehri ile atığı ile işgal ediyor. Bu gemi değil, çöp kargosu dedik. Buna nasıl karşı çıkmayız? Gösterdik ve bitirdik. Geri gidiyor. Hep ‘ne yaparsan yap hükümet geri adım atmıyor’ diye bir görüş vardı. Öyle  olmadığını ortaya koyduk. Direnç gösterir ve korkmazsanız o zaman geri adım attırırsınız. Çok mutlu ve gururluyuz. Demek ki İzmir’i korumak mümkün”  dedi.

BUCA METROSU 13 SENEDE KENDİSİNİ ÖDEMİŞ OLACAK
Buca Metrosu ile ilgili ilk kredinin geldiğini ve çalışmaların başladığını vurgulayan Soyer, “İlk ödemesi geldi. 21,5 milyon Euro… Bugün itibari ile tünelin kazanımına başlıyor. Proje son derece rantabl bir proje… Dünyanın en rantabl projelerinden bir tanesi. 490 milyon Euro’luk bir konsersuyum oluşturduk. Bunun paydaşları ortak mutabakata vardılar, 12 yıl vadeli 4 yıl ödemesiz 3,2 faizli bir kredi verme kararı aldılar. İnşaat süresi 4 yıl. 4 yıl sonunda biz bu metroyu açacağız. Açtığımız zaman ödemeye başlayacağız. 13 senede kendisini geri ödemiş olacak. Büyükşehir belediyesinin, vatandaşın, Türkiye Cumhuriyeti’nin cebinden para çıkmıyor.  Bizim ne garantimiz ne başka bir söylemimiz var. Biz net bir tablo ortaya koyuyoruz. İnşaat süreci 4 yıl olduğu için inşaat bittiğinde geri ödeyeme bakıyoruz. İzmir’in bütün bu dirençliliği, baskılara rağmen   çalışmaya devam etmesi dışarıda da okunuyor ve takdir ediliyor.  Kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin kredisini düşürdü ancak tam o noktada krediyi gönderdiler İzmir’e. Buca metrosu gelecek. O metro Buca’ya gelecek. Önümüzde hiçbir engel yok. Bugün itibari ile de tünel kazılmaya başladı” dedi.

İZMİR KÖRFEZİ UZUN YILLARDIR FOSSEPTİK OLARAK KULLANILMIŞ
Koku sorunu için 2024’ü işaret eden Soyer, eksiklikleri bulduklarını vurgularken şu ifadeleri kullandı:

“Koku meselesinde ciddi bir yol aldık. Körfez uzun yıllardır bu şehrin foseptiği olarak kullanılmış. Büyük kanal projesi ile bu konuda önemli bir sorun kalkmış oldu. 20 senedir bu kanalla ilgili ciddi bir bakım ve onarım yapılmamış.  Çiğli’deki tesisin yeni fazlarının hayata geçirilmesi gerekiyor ve mevcut fazların restorasyonu gerekiyor ancak bunlar da yapılmamış. Kent içindeki yağmur suyu ve kanalizasyon hatlarını bir olması da kokunun nedenlerinden olmuş.  Çiğli arıtma tesisinde bir rehabilitasyon başlattı. İddiamız 2 yıl içinde koku sorununu kökünden çözecek ciddi adımlar atmış olacağız”

 
Ambulansa yol vermeyen sürücünün cezası belli oldu!
 
Sayıştay’a takılmıştı… O tahsis iptal edilecek
YORUMLAR
Toplam 5 yorum var, 5 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Vatandaş 30 Ağustos 2022 Salı 13:38

Biz tarafız,izmir'e hizmet veren,izmir şirketlerine ihale verilmesine,belediyeye gereken danışmanlar alınmasına,parti içinde kıdem ve liyakata bakılmasına,bunların dışında yanlı yapılan işlere onay vermek istemiyoruz ülkemizi ve Izmiri siyasetçilerden daha çok seviyoruz...

Yorumu oyla      4      3  
Kerim B. 29 Ağustos 2022 Pazartesi 20:20

İstifa et partiyi daha fazla eritme..

Yorumu oyla      3      3  
Bülent Işık 29 Ağustos 2022 Pazartesi 20:01

Izmir'e 1 metre metro yapmayanların destekçileri aşağıda Tunç Soyer'i eleştirmiş. Otogar metro ne oldu?

Yorumu oyla      2      5  
banu 29 Ağustos 2022 Pazartesi 12:40

soyer ıstıfa et gıt ızmır daha fazla kaybetmesın oturduğun dakıka zararsın

Yorumu oyla      5      5  
Vatandaş 29 Ağustos 2022 Pazartesi 12:28

Sayın SOYER keşke dediklerinizin onda biri gerçek olsaydı,hepsi boş zaman diliminde göstermelik işler bunlar inandırıcılığı yoktur...

Yorumu oyla      7      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Ödemiş'te coşku dolu Barbunya ve Fasulye Festivali
Üreticiye destek ürüne bereket anlayışıyla çalışmalarına devam eden Ödemiş ...
Başkan Sandal'dan Onur Mahallesi mesaisi... Talepleri tek tek not etti
Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, belediye çalışmalarını yerinde ...
Naldöken pazar yeri için tarih verildi!
Bornova Belediyesi tarafından yapılan Naldöken Mahallesi kapalı pazar ...
 
İZBAN'da 12. yıl gururu
Ülkemizin havalimanı bağlantılı en büyük kent içi banliyö sistemi, ilk ...
Başkan Çerçioğlu'ndan 30 Ağustos mesajı
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın ...
Mecliste tartışmalara neden olmuştu... 'Yapılaşma Kıyı Kanunu öncesi'
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nden AK Partili üyelerin şerhleri ile ...
 
Buca Metrosu'nda önemli adım... Tünel açma makineleri İzmir'de!
İzmir tarihinin en büyük yatırımı Buca Metrosu’nda Üçyol - Şirinyer bağlantısını ...
İEF ve Terra Madre için geri sayım...Anadolu'nun kapıları dünyaya açılacak!
İzmir, bu yıl 91. İzmir Enternasyonal Fuarı ile birlikte dünyanın en büyük ...
İZSU'dan Dikili'ye çıkarma... Sorunlar tek tek not edildi!
İZSU Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu Dikili ilçesinde yapımı devam eden ...
 
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Kapalı kapıların ardında
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onun adı artık: İklim Cehennemi!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Damlaya damlaya yok oluyor Damlacık!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Oxford, Alice Harikalar Diyarında ve otizm
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Avrupa'daki mesaj!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
İzmir'in meltemi Manisa'nın poyrazı!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Siyasette Meral Akşener gündemi...
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Takkiye
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'Eteklerimizde biriken güneş rengi bir yığın yaprak…'
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva