Galatasaray karşısında hakemler tarafından tabiri caizse göz göre göre katledilen Göz-Göz, muhteşem taraftarı önünde Gençlerbirliği’ni 1-0 yenerek moral buldu.
Her zaman olduğu üzere maça gayet disiplinli ve arzulu başlayan sarı kırmızılılar rakibine karşı bariz bir üstünlük kurmayı başardı. Defansif açıdan 90 dakika boyunca konsantrasyonunu kaybetmeyen ve çok az hata ile oynayan geri üçlümüz gayet başarılıydı. Dennis yine iyi performansı ve yoğun presiyle göz doldurdu. Rhaldney sezon başından beri istikrarlı futbolunu sürmeye devam ediyor. Arda Okan’ın ofansif eksikleri olsa da geride mükemmele yakın oyunu sürekli gelişmeye devam ediyor. Juan bu sistemin bana göre olmazsa olmazı konumunda bulunuyor. Presi, top dağıtma yeteneği ve bitiriciliği takımımız için büyük avantaj sağlıyor. Lis kalesinde güven veriyor, iyi formunu sürdürüyor. Efkan oyunda kaldığı süre içerisinde elinden geleni ortaya koysa da forma yavaş yavaş yine Olaitan’a göz kırpıyor. En zayıf halkalarımız olan Janderson ve Cherni yine bekleneni veremedi. Bu iki oyuncumuzun vasatı aşamamaları hücum etkinliğimizi oldukça düşürüyor. Janderson’un "golcü" özelliğini hala yansıtamaması daha net ve bitirici golcü ihtiyacımızı "ara transfer" listesinin ilk sırasına taşıyor.
Sonradan oyuna giren futbolcularımızdan yine katkı alamadığımız bir 90 dakikayı geride bıraktık. Üst üste 2 mağlubiyet almış bir ekibi Gençlerbirliği önünde tekrar şaha kaldıran Stanimir Stoilov’u kutluyorum. 3 puan Göztepe’miz için ilaç gibi gelecektir.
Bahis skandalı ile sarsılan futbolumuzda Hakem Yasin Kol ile ilgili yine olumlu fikir beyan edemeyeceğiz. İkili mücadele kararları çok çelişkili ve tartışmaya açık olan yönetim tarzıyla zaman zaman tepki topladı.
Ligin ilk devresi bitene kadar 30-32 puan bandına yükselmemiz Avrupa Kupaları hedefimiz adına mecburiyettir. Taraftarımızın ilelebet desteği dillere destan haliyle son saniyeye kadar en büyük gücümüzdür. Hocamıza ve takımımıza güveniyoruz, inanıyoruz, vazgeçmiyoruz.