EGEDESONSÖZ – Gazeteci Fatih Yapar ve İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü, Araştırmacı Gazeteci Ümit Yaldız, SONSÖZ TV’de Cumhuriyet Halk Partisi’nin İzmir İl Kongresi süreciyle ilgili çok önemli değerlendirmelerde bulundu. Yaldız, CHP İzmir İl Başkanının görücü usulle belirlendiğini söyledi.

YEREL YÖNETİCİLERİN VE CHP’NİN TUTUMUNUN NOT EDİLMESİ LAZIM
Gazeteci Fatih Yapar, CHP’nin, Tunç Soyer ve bazı bürokratların cezaevinde olduğu bir süreçte, bu olayın gölgesinde il kongresi yaptığını söyledi. Yapar, “Aday değişikliğine gidildi. CHP genel merkez i Şenol Aslanoğlu’nu aday göstermişti. Cezaevinden çıkıp ev hapsine geçince, şartlar ortadan kaldığı için başka adaylar ortaya çıktı. Bu durum ulusal basının da dikkatini çekti. İl kongresi ulusal medyada pek gündeme gelmezdi. Arka planı bir değerlendirelim” dedi. Ümit Yaldız, bu konuda şu görüşleri aktardı:

“Tunç Soyer, 15 yıl yerel yöneticilik yapmış bir başkan. Önemli yatırımlar yaptı. Ama bu belediye başkanı maalesef tek kişilik hücrede tutuklu bulunuyor. Nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla. CHP’nin bu davayla ilgili refleksizliği, duyarsızlığı, tırnak içinde söylüyorum vefasızlığı adliye koridorlarına yansıyor. CHP’nin yerel yöneticilerinin, 28 ilçe belediye başkanının olduğu bir kentte CHP’nin bu tutumunun not edilmesi gerekir. Şenol Aslanoğlu ve bir bü8rokrat, bir işadamı tahliye edildi. Aslanoğlu, il başkanı olduğu için orada değildi, kooperatif yöneticisi olduğu için oradaydı. Kooperatifle uzaktan yakından ilgisi olmayan bürokratlar başta Barış Karcı olmak üzere bu konuda bedel ödemeye devam ediyorlar.”

Araştırmacı Yaldız'dan SGK hacizleri için yorum: Tahsilattan öte siyasi  operasyon! - İzmir Haber - İzmir Son Dakika Haberleri

YENİ OPERASYONLARA ZEMİN Mİ HAZIRLANIYOR?
Savcılığın kooperatiflere yönelik ikinci dalga operasyon yapabileceğinin öne sürüldüğünü hatırlatan Fatih Yapar, “Daha önce 15 gün sonraya verilen duruşma günü, bu kez 2 ay sonraya verildi. Bu ne anlama geliyor?” sorusunu sordu. Ümit Yaldız, bu durumu şu sözlerle değerlendirdi:

“Neden 2 aydan fazla ara verildi? Mahkeme heyetinin dosyanın muhteviyatıyla ilgili görüşünün ortada olduğu, bizim görüşümüzle paralel olduğu yönünde. Biz diyoruz ya, bu iddianame boş, bu iddianameye göre bu insanların tutuklu yargılanıyor olması, cezalandırmadır! Bu insanların tutuksuz yargılanmaları gerekir. Ortada ne MASAK raporu var, hesap hareketlerinde bir hareket yok. Acaba dosyayı doldurmak, yeni operasyonlara zemin hazırlamak mı isteniyor? Mahkemenin bir önceki duruşmada yeni bir bilirkişi raporu istediğini biliyoruz. Mahkeme heyeti, önümüzdeki duruşmada hem tutuklu olan, hem de dışarıda olanlara yeni sorular sorabilir.”

DIŞARIDA OLANLARIN İÇERİYE GİRMEYECEĞİNİN GARANTİSİ YOK
İZSU ve Gediz Elektrik’in elektrik çarpması sonucu hayatını kaybeden iki yurttaşın davasıyla ilgili konuşan Fatih Yapar, “Son bilirkişi raporu geldi, bir kusur listesi hazırlandı. Mahkeme, üst sınırdan cezalar verdi. Dışarıda olup da tutuksuz yargılananlardan içeri alınanlar oldu. İçeridekilerden dışarı çıkanlar oldu. Buradan anlaşılıyor ki, dışarıda olanların içeriye girmeyeceğinin garantisi yok” dedi.

YALDIZ: ERDOĞAN KONUŞTUKÇA, TAHLİYELERİ UMUT ETMEK ABESLE İŞTİGALDİR
Ümit Yaldız, bu konuda şunları söyledi:

“Bugün tutuksuz yargılanıyor olmak, yarın ceza almayacak anlamına gelmiyor. İzmir’deki meşhur kooperatif davasıyla ilgili çok sayıda açmak var. Bir tarafta sanık sandalyesinde oturanların yakınlarının mağdur sandalyesinde oturduklarını gibi ironik durum var. Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOKi açılışlarında İzmir üzerinden verdiği mesajlar var. O mesajlar, mahkeme heyetini baskı altına alıyor. Cumhurbaşkanı, bunlar hırsız, bunlar dolandırdı, insanları mağdur etti diyor. Hani bunlar TOKİ’ye örnek olacaktı, diyor. Erdoğan konuştukça, iddianame ne kadar boş olursa olsun, buradan tahliyeleri ümit etmek, beklemek abesle iştigaldir.”

Gözaltına alınan CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'ndan ilk açıklama! -  Ege Saati - Ege'den Haberler

YAPAR: ASLANOĞLU ACABA KEŞKE EV HAPSİNE ÇIKMASAYDIM, DİYOR MUDUR?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, tutuklu olması nedeniyle Şenol Aslanoğlu’nu il başkan adayı olarak göstermek istediğini anlatan Fatih Yapar, “Ahde vefa vardı bu kararda. CHP, Aslanoğlu’nu arkada bırakmak istemedi. İzmir’deki de siyasi bir dava dedi. İzmir’i feda etmememiz gerekir, dedi. Ev hapsine çıkınca İl başkanlığı da uçtu gitti. Ev hapsi de adli bir kontrol içeriyor. Şenol Bey, acaba keşke ev hapsine çıkmasaydım, diyor mudur?” diye konuştu.

ASLANOĞLU, PARTİNİN BANA SAHİP ÇIKTIĞINI BİLMEK İSTEDİM, DEDİ
Ümit Yaldız, Aslanoğlu’nun adaylığının geri çekilmesini ve sonraki gelişmeleri değerlendirdi:

“Ben Şenol Aslanoğlu ile konuştum, öyle bir şey demiyor. Ben kendisiyle konuşurken, Ensar Bey geldi, kapatmam lazım dedi ki, il başkanlığının değiştiğine dair tebligat o anda yapıldı sanıyorum. Yarım saat sonra il başkanının değiştiğini öğrendik. Başlangıçta Özgür Özel, kimseyi yarı yolda, arkada bırakmadı. Aslanoğlu’nun böyle bir talebinin olmadığını, yaptığımız kısa sohbetten ve verdiği röportajlardan da anlıyoruz. Aslanoğlu diyor ki; ben partinin bana sahip çıktığını bilmek istedim! İl başkanı olmak, PM üyesi olmak gibi bir talebim olmadı, diyor. Parti bana il başkanına sahip çıktığını göstersin, bana yeter, dedi. Makam beklentisi içinde olmadığını söyledi.”

ÖZGÜR ÖZEL VE GENEL MERKEZ, PEŞ PEŞE HATALAR YAPTI
“Özgür Özel’in birinci hatası, Şenol Aslanoğlu’nu aday göstermesiydi. Aslanoğlu’na sahip çıktıklarını başka türlü gösterebilirdi. Hem de bugün rencide etmemiş olurdu. Adam, sonuçta görevdeki il başkanı. Kongre öncesi ilçe başkanlarıyla bir araya gelmeye çalışıyor. Genel merkez müdahale etti, bu da ikinci hata oldu. Yani aday göstermesi hataydı, geri çekmesi daha büyük bir hataydı. Yeni aday dayatması da üçüncü hatadır. Bana göre Genel Merkez burada üç tane kritik hata yaptı. İzmir’deki örgüt iradesini yok sayarak yaptı bu hataları… Şenol Bey’e partide bir şekilde görev vererek sahip çıktığınızı gösterebilirdiniz. İl başkanlığı adaylığı geri alınmadan önce kendisiyle son konuşan kişi muhtemelen benim. Özgür Özel’i aslında hep böyle CHP’nin sol kanadında tanıdık. Önseçimi, parti içi demokrasiyi savunurdu, daha genel başkan olmadan önce… 2023 Mayıs öncesine gidelim. İzmir örgütü, İzmir Milletvekili adaylarını seçebildi mi? Seçemedi! Üstelik 6-7 tane başka partilerin adaylarını koydular CHP listelerine… Bırakın seçmeyi, bir o kadar da kontenjan adayı koydular. İzmir örgütüne milletvekili adaylarını belirleme hakkını çok gördü Kemal Kılıçdaroğlu… Kılıçdaroğlu kaybetti, Özel geldi. 2024 Mart belediye başkanlığı seçimlerinde Özel, İzmir örgütüne belediye başkan adaylarını seçtirdi mi? Bırakın seçtirmeyi, sordu mu? Kimi belediye başkanı yapalım diye örgütlere sordu mu? Şimdi de il başkanını sormuyorsun! Çağatay Güç’ü dayatıyorsun! Milletvekilini seçtirme, belediye başkan adayını seçtirme, il başkanını seçtirme! Örgütün iradesine ipotek koy, örgütü noter gibi kullan! Ondan sonra biz çok demokratız de! Kurultay delegelerini seçtirmiyor. Blok liste olacak büyük bir ihtimalle. Ortada seçim yokken herkes demokrat. Seçim geldi mi herkes, genel merkez iradesi şöyle emretti, olağan süreç var, falan... Olağanüstü sürecin olmadığı zaman mı vardı?Ne bileyim, Şenol Aslanoğlu’nu yemek için belki de tahliye ettirdiler, ev hapsine aldırdılar. Bilemiyorum, şeytanın avukatlığını yapıyorum. Ama gelinen noktada Şenol Aslanoğlu’nu oyundan çıkarıp yerine getirilen isim üzerinden baktığımız zaman orada da başka bir hata var. Çağatay Güç! Ben tanımıyorum. Ben 30 senedir İzmir’de politika yazıyorum, konuşuyorum; tanımıyorum Çağatay Güç’ü…”

İl kongresi öncesi son durum... Çağatay Güç adaylığını açıkladı! - Siyaset  - Öncü Şehir Gazetesi

ÇAĞATAY GÜÇ, BİR SONRAKİ SÜREÇTE BÜYÜKŞEHİR BAŞKANLIĞINI İSTER
Fatih Yapar, Çağatay Güç’ün 2024 yerel seçimlerinde CHP’nin Aliağa adayı olduğunu, çok az farkla seçimi kaybettiğini hatırlatırken, “Ondan önce Aliağa Belediyesi’nde mühendis kadrosunda çalışan bir memurdu. Cemil Tugay, genel sekreter yaptı. Çağatay Güç, il başkanı olduktan sonra ilk yerel seçimde Büyükşehir’e aday gösterilir mi, ne dersin?” dedi.

Ümit Yaldız, Çağatay Güç’ün yakın geçmişte, hastalığını gerekçe göstererek gitmek istediğini söyledi:

Vatan Partisi İzmir'in başkanı Sefa’dan ‘af’ çağrısı: Silah bırakana kamuda ya da özelde iş verilmeli!
Vatan Partisi İzmir'in başkanı Sefa’dan ‘af’ çağrısı: Silah bırakana kamuda ya da özelde iş verilmeli!
İçeriği Görüntüle

“Biz bu programların birinde, Cemil Tugay’ın işlerinin kötü gittiği dönemde Çağatay Güç’ün hastalığını gerekçe göstererek gitmek istediğini konuştuk mu? Konuştuk! Çağatay Güç, bu konuyu yalanladı mı? Yalanlamadı! Çok başarılı bir seçim süreci geçirdi, kabul. Aliağa, üç numaralı ilçelerden biri. Meclisten daha düşük oy almış seçimde. Yerel seçim süreci de normal bir süreç değildi. En başarılı belediye başkanlarından biridir Serkan Acar… Yerel seçim süreci, Cumhur ittifakının her yerde dayak yediği, rüzgarı tersten esen bir evreye dönüştü, son 15 gün içinde… Özgür Özel o dönemde 10 gün İzmir’de çalıştı. 33 tane miting yaptı. İzmir’deki seçim başarısının altında bir de böyle bir gerekçe var. Çağatay Güç, aldığım referanslara göre pozitif biri. Belki çok başarılı bir il başkanlığı da yapabilir. Çağatay Güç’e mutlaka kredi tanınması gerekir. Çağatay Güç’e de yanlış yapılmıştır. Güç, bu şekilde başlamamalıydı. Kendisi Özgür Özel tarafından, önümüzdeki yerel seçimlerde Aliağa’nın belediye başkan adayı ilan edildi. Bu saatten sonra Aliağa’yı mı ister, Büyükşehir’i mi ister, Karşıyaka’yı mı ister, bilemeyiz.”

GÖRÜCÜ USULLE BELİRLENDİ AMA GÖRÜCÜ USUL HER ZAMAN KÖTÜ SONUÇ VERMEZ
“Büyükşehir’e aday gösterilir mi? Neden olmasın? Bir kere Özgür Özel’in gözüne girmeyi başarmış. Özel, onun performansını beğenmiş. Şimdi de il başkanı ilan etmiş. Bu durumda niye Büyükşehir adayı yapmasın ki… Tabii ki Özgür Özel, siyaseten kalırsa! İzmir’i tanıdı, belediyeyi tanıdı. Çağatay Güç, il başkanlığında başarılı olursa, en büyük Büyükşehir Belediye Başkan adayıdır. Nokta! MHP’li bir belediyede mühendisken, CHP’nin adayına dönüşüp sonra İl başkanına dönüşmenin bir sonraki adımı, Büyükşehir adaylığıdır. Aşağısı kesmez. Yerel seçimden önce genel seçim olacak. Orada il başkanına bir şey tanınmaz, yerel seçimde pekala Büyükşehir adayı olur. Ne oldu, görücü usulü oldu! İzmir örgütü, il başkanını görücü usulüyle belirledi. Görücü usul her zaman kötü sonuç doğurmaz. Zamanın ruhuna uygun değildir. Özgür Özel, İzmir’e bir il başkanı beğendi! İzmir örgütünün başına getirdi, ama örgüte sormadı. Görücü usulde sorulmaz zaten! Görücü usulüyle yapılan evliliklerin çoğu başarılıdır. Umarım bu da başarılı olur. Başarılı olmasını temenni ediyorum. İzmir gibi demokrasinin beşiği bir şehirde CHP gibi örgütsel iradeye çok önem veren partiye geliş şekli, doğru olmadı, Çağatay Güç’ün…”

YAPAR: İLÇE BELEDİYE BAŞKANLARIYLA GÜÇ’ÜN DİYALOGLARI ÇOK İYİ
Fatih Yapar, Çağatay Güç ile ilçe belediye başkanlarının arasında çok güçlü bir bağ olduğuna vurgu yaptı:

“İlçe belediye başkanlarının, Büyükşehir Başkanı Cemil Tugay’a ulaşamadıklarında, Çağatay Güç’e ulaşarak taleplerini ilettiklerini biliyoruz. İhtiyaçlarını ilettikleri gibi Cemil başkana iletmek istedikleri mesajları da ona söylüyorlardı. Belediye başkanlarının tamamının, bürokrat olarak çok iyi iletişim halinde oldukları isimdir Çağatay Güç… Bu süreçte ilçe belediye başkanlarıyla çok iyi diyaloglar kurdu Çağatay Bey… İnsani ilişkileri çok iyiydi. Fakat bundan rahatsız olan ilçe belediye başkanları, ilçe başkanları; örgüt üyeleri, il delegeleri var. Önlerinde çarşaf liste de olmayacak, blok liste olacak. Bu tepki, çizik operasyonuna dönüşecek.”

CHP İZMİR’İN GENLERİYLE OYNANDI
Ümit Yaldız, çarşaf liste isteklerinin sönümlendiğini öne sürerek şu görüşlere yer verdi:

“Özgür Özel, parti olağanüstü bir süreçten geçiyor, işte şöyle oldu, böyle oldu, yaşadıklarımız ortada; bu sefer askıya alalım, çarşaf olmasın, diyecek. Çağdaş Kaya, gece yarısı Özgür Özel’in telefonuyla adaylıktan çekilmiş. İrfan İnanç Yıldız gibi Gençlik kolları genel başkanlığı yapmış tecrübeli bir isim, Ensar Aytekin ile görüşmesinden sonra adaylıktan çekildi. Sonuç olarak genel merkez Çağatay Güç yönünde irade ortaya koyduysa, hiç kimse kolay kolay bu iradeye karşı koymayı göze alamaz. Baykal’ın en güçlü olduğu dönemde bile bu örgüt, Baykal’ın adayının karşısına aday çıkardı. Ekrem Bulgun’un karşısına, 25 belediye başkanının Ekrem Bulgun bizim adayımız dediği yerde Selçuk Ayhan il başkanı olmuştu 2006 kongresinde… Bu genlerle oynandı. Meclis üyeleri bile sorulmadı. Bugün meclislerde yaşanan sıkıntıların kaynağı budur.”

YAPAR: ÖZGÜR ÖZEL İZMİR’İN HER ŞEYİNE MÜDAHALE EDİYOR
Fatih Yapar, İzmirli Genel Başkan Yardımcıları Murat Bakan ve Deniz Yücel’in bu süreçte pasif kaldıkları yönündeki yorumları hatırlattı:

“Murat Bakan, grup başkanvekilliğinden gelme, Deniz Yücel il başkanlığından gelme. İzmir’in her şeyini bilen isimler. Neden bu kaos İzmir’de yaşanırken, irade ortaya koymuyorlar? Malatya milletvekili Veli Ağbaba’yı konuşuyoruz. Geldi, müdahale etti, onu aradı, bunu aradı. İnsanlar, Veli abi sen diyorsun, diye arayıp soruyorlar. Öyle ki Ağbaba geliyor, il başkanına, seni değiştireceğiz, tebligatını yapıyor. Örgütlerden sorumlu genel başkan yardımcısı olarak yapabilir ama parti sözcüsünün, genel başkan yardımcısı Bakan’ın bu operasyonlarda ne isimlerini duyuyoruz, ne de onların bir etkisini görüyoruz. Bu insanlar pasif kaldılar, ya da niye pasifize edildiler değerlendirmesi var. Özgür Özel’in İzmir’e bu kadar vakıf olması, kentin her şeyine bu kadar müdahale ediyor olması, iki genel başkan yardımcısını pasif hale düşürüyor İzmir’de…. Özgür Özel için Karşıyaka neyse, Turgutlu da odur. Her yere Manisa’nın ilçesi gibi bakış açısıyla hareket ediyor. O yüzden telefonu kaldırıp Çağdaş Kaya’ya, adaylıktan çekil, diyor. Özgür Özel, Buca’da ilçe başkanlığı yapmış olan Hacer Taş’ı arayıp, Görkem Duman’ı yarın belediye başkan adayı olarak atıyorsun, diye talimat vermişti. Hacer Taş, bugün belediye başkan yardımcısı.”

YALDIZ: ÖZGÜR ÖZEL İZMİR’İ TANIMIYOR
Ümit Yaldız, “İzmir’e vakıf olma konusunda merhum Deniz Baykal’ın üzerine kimseyi tanımam” dedi ve şunları söyledi:

“Özgür Özel, liseyi, üniversiteyi İzmir’de okumuş ama ben Özel’in İzmir’i tanıdığını zannetmiyorum. Özgür Özel İzmir’den üç beş kişiyi tanıyor ama İzmir’i tanımıyor. İlçe belediye başkanlarının, Büyükşehir Belediye Başkanının falan halen bu kentte kabul görmemesinin sebebi, Özgür Özel’in İzmir’i tanımıyor olmasındandır. Sen Bornova adayını Karabağlar’a göndererek yaptığın hatanın benzerini bugün, il başkanlığı tercihinde aynı süreçleri işleterek yapıyorsun! Hiçbir ders alınmış değil. İzmir, tarihinin en kaotik sürecini yaşıyor. İzmir, çeyrek asırdır CHP’yi sırtında taşımanın bedelini ödüyor, hem de ağır şekilde… Sokaklar çöp içinde, temel hizmetler aksıyor.”

ŞİRKET OLARAK BUGÜN ANKET YAPMAYA KORKUYORUM
“İzmirliler ile şu anda anket yapmaya korkuyorum, bir araştırma şirketi olarak… Ortaya çıkacak rakamları anlatsan, kimse inanmaz çünkü… Ferdi Zeyrek’in hayatta olduğu dönemde yaptırdığı, Haziran ayına ait bir anketi açıkladı Özgür Özel; orada ilk beşte 5’te İzmir yoktu. Hangi belediye başkanından ne kadar memnuniyet çıkabilir ki… Çağdaş Kaya’nın il başkanı olmak için gecenin bir yarısı il başkanlığına yürüdüğü süreçte, Çağdaş Kaya’nın ilçe başkanı olduğu şehirde belediye başkanından memnuniyet çıkar mı? Yaz boyunca çöp dağlarının arasında yaşadı Bucalılar! Her gün eylem yapıldı. Efendim, genç olsun, kadın olsun! Tamam da siyaset bilmiyorlar! Çağatay Güç de paraşütle, görücü usulüyle il başkanlığına getirildi. Çağatay Güç, ne kadar siyasidir? İl başkanı olmanın aşamaları vardır. İl başkanı olacak kişinin kenti tanıması, bilmesi lazım. Siyasette ilçe başkanlığı, delegelik yok. Sadece ilçe belediye başkan adaylığıyla olur mu? Olur mu olur! Ben yaptım, oldu! Olur ama bu şekilde olursa, başarı oranı düşer. İşi çok zor Çağatay Güç’ün… “

YAPAR: ŞU ANDA CEMİL TUGAY KEYİFLİDİR HERHALDE
Fatih Yapar, “Burada Cemil Tuay’ın da durumunu değerlendirelim. Genel sekreter yardımcısı, il başkanı oluyor. Şenol Aslanoğlu ve Çağatay Güç arasında Güç’ü destekliyor. Şenol Aslanoğlu’nun il başkanı olmasından daha avantajlı bir durum. İkisinden birini tercih ediyor, tercihi Güç’ten yana oluyor. Şu anda Cemil Tugay keyiflidir herhalde” dedi.

YALDIZ: TUGAY KEYİFLİDİR AMA 3,5 SENE SONRA DA KEYİFLİ OLUR MU, BİLEMEM
Ümit Yaldız, “Cemil Başkan, şu anda keyiflidir ama 3,5 sene sonra da keyifli olur mu, bilemiyorum. Çağatay Güç, anladığım kadarıyla Cemil Tugay’ın kadrosuna Özgür Özel tarafından enjekte edildi, telkin edildi. Şenol Aslanoğlu, mahkemede, bizim burada olmamızın sebebi, Cemil Tugay’dır, demiş birisi. Cemil Tugay’ın görev verdiği bir daire başkanıdır, demiş birisi. Netice itibariyle oradan daha mutlu olabilir. Çağatay Güç gibi güçlenerek ilerleyen, adım adım siyaseten üst basamağa sıçramış birinin yarın nerede olacağını değerlendirdik. Gidişat onu gösteriyor. Tabii ki il başkanlığında başarılı olursa…”

CHP’LİLER, SEÇİMİN OLMADIĞI DÖNEMDE OLAĞANÜSTÜ DEMOKRATTIRLAR
Yaldız, Tacettin Bayır, Alaattin Yüksel, Aziz Kocaoğlu gibi siyaset yapmış isimlerin değerlendirmeleriyle ilgili olarak şunları söyledi:

“Hepsini severim ama hepsinin zamanında verdiği, veremediği sınavlar olmuştur. CHP’liler, seçimin olmadığı zamanlarda olağanüstü demokrattırlar. Bir yere aday olacakları zaman genel başkan iradesini tercih etmişlerdir. Hepsi için geçerlidir bu…”

BU BİR TASDİK KONGRESİDİR, SEÇİM DEĞİLDİR
Fatih Yapar, “Bundan sonraki süreçte her ilçe, delege sayısına göre bir şeyler isteyecek; kurultay delegeliği, il yönetiminde yer almak gibi… Belediye başkanlarının tamamı kurultay delegesi olmak ister. Geçmişte belediye başkanlarının kurultay delegesi yazılmadığı dönemlerde eşlerinin isimleri yazıldı. Bu pazarlık, tek adaylığa düştüğü için seçim daha sakin olacaktır diye düşünüyorum” dedi.

Ümit Yaldız’ın değerlendirmeleri ise şu şekilde oldu:

“Etliye sütlüye dokunmayan bir kongre olacak. Blok olacak. Birkaç saat sonra sonuç açıklanacak. İş sabaha kadar uzamayacak. Genel Merkez iradesinin tasdik edileceği bir kongre olacak. Bu bir tasdik kongresidir. Dolayısıyla bu bir seçim değildir. Çağatay Güç’e şimdiden başarılar diliyorum. Bu yöntemle geldikten sonra işi daha da zor bence... Ne gibi sonuçlar doğuracağı konusunda çok ciddi endişelerim var doğrusu.”