Cehennemin kapıları açılırken çıkışları kapatmak…Uluslararası sistemde, ülke yönetimlerinin hal ve gidişi sanki böyle...
Mesela, 80 öncesi Türkiye Cumhuriyeti ile ikibinli yılların Cumhuriyet’i arasındaki ayrışmaya bakalım.1980 yılında açıklanan 24 Ocak Kararları ile başlatılan netameli süreç. Sürecin özeti, küreselleşen dünya düzeninde, sanayi burjuvazisi ile ticaret burjuvazisi arasındaki rekabetin ticaret sermayesi lehine çevrilmesiydi.
Sermaye grupları arasında süren 45 yıllık mücadelenin çıktıları, ülkenin elan başına gelmekte olanlardır. Ve uluslararası sistemde yaşanan ağır bunalımın getirdikleriyle birleşince, açılan cehennem kapıları daha anlamlı hale geliyor.
Ortadoğu dizayn ediliyor. Ortadoğu projesinin son aşamasında, Türkiye sırasını bekliyor.Öyle bir bekleyiş ki ABD Büyükelçisi Bay Barrack Hatay’ı da içine alan Suriye haritası önünde poz verecek kadar pervasız.
Yürüyen gerçeğin öteki yüzü; Seküler toplumu ortadan kaldırmak için yapılanlar ve yoksulluğu büyüten ekonomi politikalar, kamusal alanın kontrolden çıkmasına yol açtı. Yoksulluğun pençesinde çaresizlik ve imkansızlıkla boğuşan insan artık yaşamını sürdürmek için suç işliyor.İktidar din toplumu inşa ederken suç toplumu oluştu.Ve herkes gerçeği görüyor; bu gidiş, Cumhuriyet’i yıkar.
Çıkışları kapatarak toplumu nefes alamaz duruma getirmenin Cumhuriyet’i yıkacağı gerçeğini göre göre “yola devam” diyenler belli ki her şeyi göze almışlar.
Yani, muktedirlerin çözümü, çıkışları kapatmak.
Bu aslında bir dünya problemidir. Görmek gerek; yoksullar ile varsıllar arasında sürgit yaşanan gerilim ne doğu/batı ne dinler arasıdır. Mesele, yoksullara ölmeyecek kadar beslenme ve barınma koşulları sağlamaktır. Yoksul kitlelerin buna rıza göstermesidir, barış ve demokrasi dedikleri…
Acı bilgi; Dünya nüfusu 8.3 milyar dolayında. Bu nüfusun dörtte üçü yoksul. Dünya nimetlerinden payına düşene sahip olamıyor.
Evet, çıkışlar kapalı. Ne hazindir ki sistemin sağdan soldan kuşattığı toplumlar, sağın ve solun muktedirleri önünde diz çökerek çıkış arıyor. Zavallı bir arayış…