CHP'yi bekleyen

Abone Ol

1789 Fransız Devriminde, Fransız Ulusal Meclisi oluşturulmuştu…

Başkanlık koltuğuna göre solda oturanları ; genellikle monarşiye karşı çıkan ve devrimi destekleyenler oluşturuyordu. Bunlar demokratik bir cumhuriyet, laik ve eşitlikçi bir toplum yanlısıydı…

Başkanlık koltuğuna göre sağda oturanları ise ; monarşi de dahil, geleneksel kurumların sürmesini isteyenler ve genelde de varlıklılar oluşturuyordu…

Sol ve sağ terimleri, bu oturma düzenine göre ortaya çıkmıştı. Bu terimlerin içeriğini oluşturan ideolojiler ve katmanlar, söylemeye çalıştığımız gibi, birbirinden farklılık gösteriyordu…

***

Dünyada Marksist-Leninist ideolojiye bağlı olan ve de olmayan, 9 sosyalist ülke kaldı ;

Başta Küba olmak üzere, Vietnam, Laos, Çin, Bangladeş, Hindistan, Kuzey Kore, Guyana, Sri Lanka…Bunların hepsi de bugün sosyalist piyasa ekonomisine geçmiş durumda…

Ancak, halen iktidarda ülkelerini yöneten sol ideolojik partiler de var, muhalefette sol partiler de var. CHP hariç, onları anlatmak da bir başka zamana belki…

***

Gelelim Ülkemizin Kurucu Atalarının kurduğu Cumhuriyet Halk Partisine…

İsmet İnönü döneminin CHP Genel Sekreteri rahmetli Şeref Bakşık’ın, “CHP İLE BİR ÖMÜR” kitabından yararlandığımıza göre de ;

1961 Meclisinde CHP’den başka sol parti yoktu… Diğerlerinin hepsi sağ görüşü savunuyordu. 1965’de ise CHP, Meclisin tek sol partisi değildi. İçinde Behice Boran’ların, Çetin Altan’ların, Mehmet Ali Aybar’ların da bulunduğu Türkiye İşçi Partisi (TİP) de vardı.

Genel Başkan İnönü, 1965 genel seçimlerden hemen önce bir soru üzerine, “CHP ortanın solundadır” demiş, iktidar partisi de “Ortanın solu Moskova’nın yolu” sloganıyla halkta etkili olmuştu. CHP’de oy kaybına uğramıştı!

Oysa Genel Başkan’ın söylediği doğruydu. CHP’nin ilkeleriyle uyumlu olduğu gibi, TİP’den olan farkını da ortaya koyuyordu. Zira TİP, “sosyalist partiyim” diye açıklama yapmıştı.

18.Kurultay bildirisinde, “CHP, hem ortanın solunda bir partidir ve hem de sosyalist bir parti değildir” denilerek konumu netleştirilip, resmileştirilmişti...

Bülent Ecevit döneminde… 1973 genel seçimlerinde sosyal demokrat CHP büyük başarı kazandı ve MSP’ile koalisyon kurarak Başbakan oldu. Kıbrıs krizi çıkınca da kuzey kurtarılarak, bağımsız KKTC kuruluşunun yolu açıldı…

***

Bugün de gündemde, hatta dünya gündeminde… CHP vardır yeniden ;

CHP’nin 38. Kurultayında bir değişim oldu. Partinin 13 yıllık Genel Başkanı gitti, Genç ve dinamik Özgür Özel Genel Başkan oldu…

Tez zamanda Partinin üzerindeki tozu silkeledi!

2024 yerel seçimlerinde Parti büyük bir başarı gösterdi. Büyükşehir belediye başkanlıklarının da büyük çoğunluğunu kazanarak Ülkenin 1.Partisi oldu…

Partinin içinden ve dışından bu başarıyı çekemeyenler çok oldu da… Dışı haydi neyse de, içtekilere ne oldu? ;

Kayyım taraflı oldular, sonuçta işlevsiz kalındığını gördüler!

Mutlak butlancı oldular, avuçlarını oğuşturup beklediler… Avuçlarını yalamakla yetindiler!

Şimdi de partinin kapatılmasını bekliyorlar.

Ama, yine eli böğründe kalacaklardan olacaklar!

***

Bazı yayınlara bakıp, sanki inanç sadece

İstifa getirirmiş gibi, kimi edilgen kişilikler de bekliyorlar... Batıl bir umuda kapılıyorlar.

Alanı kapatabilmek için de kendilerini, yine savunulamaz hata haline getiriyorlar!

Bir şeyi kaybedersen, başka bir şeyi kazanırsın denilse de, öyle bir kural yok. Boş hayaller kuruyorlar… CHP ezeldi şimdi ebedi olacak, bunu göremiyorlar !

İyi Pazarlar…