Her türlü coğrafi zenginliğe sahip bu muhteşem ülkenin yaşadığı ve her geçen gün daha da derinleşen çaresizlik ve umutsuzluk girdabının içinde …
Sait Faik’in deyimi ile…”söz vermiştim kendime yazı yazmayacaktım”…
Her türlü nezaketsizliğin sıradanlaştığı, kuralların kuralsızlığa mahkum olduğu, sap ile samanın birbirine karıştığı, gözünün üstünde kaşın var diyenin suçlu ilan edildiği ve geleceğe dair hayal kurmanın çoktan unutulduğu bu bozuk düzende…
Hiçbir konuda; asla ve kat’a kalem oynatmayacaktım.
Ta ki… Yüzümü güldürecek, içimi kıpır kıpır edecek, umutlarımızı yeşertecek ve yazma isteğimi yeniden uyandıracak bir habere, bir olaya, bir mucizeye şahit oluncaya dek…
Zira…
Umutsuzluğun tedirginlikle kolkola gezdiği, cehaletin ilime bilime çelme taktığı, vurdum duymazlığın yaşam sevinçlerimizi derdest ettiği bu talihsiz çağda…
Yanan ormanların acısını, kadın cinayetlerinin sayısını, zeytin ağaçlarının yürek sızısını, iklim krizinin yarattığı susuzluk ve kuraklık sancısını ve ülkemde son hızla yaşanmakta olan kültür erezyonunu dilim döndüğünce anlatmaya çalışırken…
Kaleme aldığım her köşe yazımda, her satırı gözyaşı ile ıslanmış hüzünlü bir mektup yazar gibi hissederdim kendimi…
Bu duygularla … Uzunca bir süredir yazı yazmaktan imtina eder olmuştum.
Filvaki… Yazı yazmak için zülfüyara dokunmayacak konular bulmak da ülkemde bir hayli zor işti doğrusu…
Oysa; ne çok isterdim; bugünlerden yarınlara esen ferahlatıcı bir sevinç rüzgarının yarattığı gündem haberlerini kaleme almayı.
Ya da… Okuyanların keyifle terennüm edeceği bir umut şarkısı minvalinde yazılar yazmayı ne çok isterdim.
***
Bu halet-i ruhiye içinde, yazıp yazmamak konusunda kendimle savaştığım bu zaman zarfında; içimi ferahlatan ve mutlaka kayda geçirilmeli dediğim o şahane haber, Bergama Dereköy EBSO Ortaokulu’ndan gelivermişti…
Bir köy okulundan dünyaya süzülen bir ışık huzmesi ile, EBSO Dereköy Ortaokulunun Roma’ya uzanan Robotik Olimpiyat yolculuğu başlıyordu…
Ve…Bu yolculukta kendine inanmak vardı , hayallerin peşinden koşmak vardı, ve küçük bir köy okulunun sınırlarını aşarak büyük bir başarı hikayesi yazmak vardı.
***
Nüfusu az, imkânları sınırlı bir köyden bütün umutlarını elindeki bavula sığdırarak ve öğretmenlerine inanarak yola çıkan…
Dünya’nın dört bir yanından seçilmiş okulların yarıştığı uluslararası bir robotik olimpiyata katılan iki ortaokul öğrencisi…
İlyas Efe Çolak ve Gökhan Gezer…
Ve onlara; takım ruhu ile şahane bir istikamet çizen, hayallerinin ötesinde bir dünya ile tanıştıran ve kazanacaklarına olan inancını hiç kaybetmeyen Bilişim Teknolojileri öğretmeni İsmail Muştu’nun liderliğinde ideallerinin peşinden koşuyorlardı.
Geçtiğimiz Nisan ayında alınan bir Jüri Özel Ödülü ile başlayan bu heyecan ile pırıl pırıl çocukların gözlerindeki o ışık büyüdükçe büyüyor …
Ve…
21–25 Kasım 2025’te Roma’da, Fibonacci International Robot Olympiad sahnesinde tüm dünyaya yayılıyordu.
İki ayrı kategoride gerçekleşen bu yarışta;
Footbot MBot League: Dünya 2.si
Maze Solving: Dünya 2.siolarak ülkemize armağan edilen bu ödüller…
Sınırları aşacağız ve mutlaka “Kazanacağız!” diyen idealist bir öğretmenin ve kendisine inanmış öğrencilerinin yazdığı bir başarı hikayesi idi …
Ve bu müthiş hikaye…
Danışman öğretmenleri İsmail Muştu’nun emeği, sabrı ve gece gündüz süren çabası olmadan yazılamazdı…
En büyük hayali; bir Robotik Kodlama Köyü kurmak olan İsmail öğretmen bu serüvenin her safhasında…
Öğrencilerine sadece robotik kodlamayı değil; belki de hayat boyu sürecek mücadelenin, sorumluluk almanın, başarının, sabır ve sebatın kodlarını öğretiyordu.
***
Ve… Bu organizasyonda ; yarışmaya gönderilen ekibin yurtdışı ulaşım, konaklama, kayıt ve organizasyon giderlerini üstlenen EBSOV Kadınlar Birliği’nin ana yürekli kadınları…
EBSO Dereköy Okulunun 2001 yılında kuruluşundan bu yana okulun her türlü ihtiyacı ile ilgilenmeyi kendilerine görev edinmiş EBSOV Kadınlar Birliği üyeleri…
2010 yılında, bu okula yaptırdıkları altı derslikli ek bina ile bugün 16 köyün çocuğunun öğrenim gördüğü bu güzel köy okuluyla iletişimin ve dayanışmanın belki de en güzel halini yaşıyorlardı.
En iyi yatırım insana yapılan yatırımdır sözünü ilke edinerek; 1999 yılından bu yana ; geleceğimizin teminatı bildiğimiz çocuklarımızın, gençlerimizin hayatlarına dokunmaya çalışıyorlardı.
***
Bu kararlı yolculuktan gelen bu müjdeli haberin üzerimizde yarattığı sevinci buradan paylaşırken…
Her türlü övgüyü ve alkışı hak eden idealist öğretmenimizi ve değerli öğrencilerimizi EBSOV Kadınlar Birliği Çalışma Grubu adına kutluyorum.
“Sizler…Geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbâl ışığısınız “ sözleri ile büyük Atatürk'ün taltif ettiği bu çocuklarımızın ; geleceğin mühendisi, bilim insanı kimlikleri ile belki de ülkenin teknoloji yolculuğunda söz sahibi olacaklarını düşlüyorum …
Ve inanarak yazdıkları bu başarı hikayesi ile başka çocuklara ilham olacaklarını umut ediyorum.
İzmir Bergama Dereköy’de filizlenen bir hayalin, İtalya’nın Roma kentinde bir dünya başarısına dönüştüğü günde, ülkemde bir Öğretmenler Gününü daha kutlanırken...
”Öğretmenler; yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” diyen başöğretmenimiz M. Kemâl Atatürk’ü rahmet ve minnetle anıyorum…
Örnek bir Cumhuriyet öğretmeni olan İsmail Muştu'yu ve aydınlık zihinli çocuklarımız İlyas Efe Çolak ve Gökhan Gezer’i ve onlara destek olma bilincine erişmiş ailelerini can-ı yürekten alkışlıyorum…