Ne değişecek?
Tayfun MARO

Salgından sonra kurulacak Yeni Dünya düzeni… Bu cümle dillerde dolaşmaya başladı…

Sormak lazım; Yeni Dünya düzeni kurulacağını söylemek için çok geç kalmadınız mı?

Sanayi devrimiyle ortaya çıkan yeni toplumun çağdaş kültür dokusunu oluşturan modernite, çökmekte olan değerler sistemiyle birlikte dönüşüyor. Önce postmodernitede ifadesini bulan değişim ve dönüşüm elan sürüyor.

Değişen üretim ilişkileri ve tüketim kültürünün yarattığı koşullarda yeni sosyolojinin kendini gerçekleştirmeye başlamasıyla, yeni kültür değerleri hakkında bir fikrimiz olacak.

Modernite kesinlikleri, sınırları sever. Yaşam bilinebilirliğin sınırlarına hapsedilmiştir.

Bilginin adeta tahakküm aracına dönüştüğü modern zamanlarda, bilme ihtiyacı genellikle iktidar kurma arzusunun tezahürüdür. Bu dönemi, bilginin metalaşması izledi.

Aydınlanma devriminden zuhur eden modern zamanlar, postmodern ara dönemden sonra, sanal dünya ile buluşacak… Kesinliğin bilgisinden belirsizin bilgisine, ekranların interaktivitesinde ikiye katlanarak süren değişim; Dijital devrim.

Aslında, ne değişecek, diye sormak çok netameli… Ne değişmeyecek ki…

Kapitalizmin değerler sistemi çöküyor, kültür politikaları değişiyor, gündelik hayatın rutini dönüşüyor, yaşam sanallaşıyor… Yakında, görüntüler evreninde kendimize yer bulma derdine düşeceğiz; bakan, bakılan, bakışanların sanal âleminde...

Sanki “ekranlarda seyreden hayat” provası yapılıyor. Gündelik hayatın dijitalleşmesi, demokrasinin dijitalleşmesi, e-devletin etkinleşmesi, sanat, spor, eğlence gösterilerinin ekranlara intikali, internetten alışveriş, internet bankacılığı, evden çalışma…

Hayatımız bir şekilde değişecek. Öncüllere bakarak bazı çıkarımlarda bulunabiliyoruz. Ancak virüsün yol açtığı salgınla oluşan koşullarda, provayı andıran uygulamalar tedirgin ediyor.

Sosyal medyada yazmıştım; “Bir virüs darbesiyle yaşlılardan, hastalardan, yoksullardan büyük ölçüde kurtulacak olan sistemi yeniden inşa emek mümkün olabilir ama o büyük günahın vebali insanlığın yakasını bir daha bırakmaz. Lanetli efendilerin yönettiği Dünya düzeni sadece diktatörlük olabilir.”

Sanayi devrimi sonlanıyor. Sanayi toplumu çözülüyor. Finansı yöneten para mabetleri, salgın nedeniyle ibadete kapatılan kutsal mabetlere dönmekten korkuyor.

Endüstriyel dönemden robot üretime geçiş sürecinde dengeden çıkan kapitalist sistemde büyük bunalım yaşanırken, virütik salgının yarattığı kaos ve belirsizliğin orta yerinde, kör dövüşünü andıran iktidar mücadelesi sürüyor.

Yapay zekâ, efendileri birbirine düşürdü…

Göz gözü görmüyor. Ortalık açıldığında, sistem değişiminin neye benzediği görülecek. Yani, “Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!” dedikleri…

Dünya sistemi kapitalizm, çıkışsızlığın kuşatmasında... Para ve mülkiyetin yeniden tanımlanmasına ihtiyaç var.

İşte bu bilgi, Corona virüsü ile sistem krizi arasında gerilip kalan insanlığın, binyıla damgasını vuracak büyük bir trajedi yaşama ihtimalini düşündürüyor.

Sonuç olarak, ağır bedelleri olan değişim için insanlığın rızasını almak, neredeyse imkânsızdı…

Neyseki Corona virüsü imdada yetişti…



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/yazar/ne-degisecek/14467