|
|
Hayırlara vesile olsun ama… İzmir’in başında bi’takım kuşlar kanat çırpıyor… Artık güvercin midir, anka kuşu mudur? Yoksa “baykuş” mudur, bilemem! *** İzmir, bi’garip İZBAN Grevi yaşadı mı? Yaşadı… Türk-İş, işverenle anlaşabildi mi? Hayır… İşveren kim? %50 kardeş payı ile TCDD ve İzmir Büyükşehir Belediyesi… Her gün ortalama 400 bin yolcu taşıyan İZBAN… Görüşmeler çıkmaza girince “stop” etti mi? Etti… 28 gün bu İzmirli “eziyet” çekti mi? Çekti… Eziyet çekerken gıkı çıktı mı? Çıkmadı… Neden gıkı çıkmadı? Çünkü, bu işte bir “garabet” olduğunu fark etti… Sonunda… Greve kim müdahale etti? Sayın Cumhurbaşkanı… İzmirli İZBAN’ına kavuştu, sevindi… Ancaaak… Aradan dört gün geçmeden… Bu sefer üstümüzden başka bir “kuş” geçti… Dün, öğlen saatlerinde… İzmir Büyükşehir kuruluşu İzenerji’nin… DİSK’e bağlı Genel İş Sendikası’nda örgütlü işçileri… Belediye binası önünde eylem yapmak istedi… Eylem dediğin de, basın bildirisi okuyup dağılacaklar… Teferruata girmeye gerek yok, eylem hakları… Ancak… “Aman, dur; n’oluyor?” demeye kalmadan… Polis biber gazı ve copla kalabalığı dağıtmaya başladı… İşçilerin bir kısmı Büyükşehir binasına sığındı… İşçilerden gözaltına alınanlar oldu… Şu işe bak… Tam o sırada, sosyal medyada bir mesaj trafiği patladı… Olayları protesto etmek amacıyla ESHOT işçileri eyleme başladı... Otobüsler kontak kapattı, vatandaşlar mağdur oldu… *** Tam, “Allah, Allah…” dedirten bir manzara! Hatırlayın… Aziz Kocaoğlu yönetimindeki İzmir Büyükşehir’de… 15 yıldan bu yana defalarca sendika anlaşmazlıkları yaşandı… Çekişmeli süreçlerde işçiler yine defalarca kapı önünde açıklama yaptı… Gerilimler yaşandığı olmadı mı? Oldu… Ama polis hiç biber gazı ve cop kullandı mı? Hayır… Peki o zaman… Dünkü eylemin diğerlerinden ne farkı vardı? Bilen yok! Birileri bir düğmeye bastı, çirkin manzara ortaya çıktı… Bir anda… “Aziz Kocaoğlu istedi, polis saldırdı” basitliği yayıldı! Olacak şey değil… *** Olaylar yatıştı, otobüsler sefere başladı… CHP İzmir Milletvekili ve DİSK eski Genel Başkanı Kani Beko’yu aradım… Olayların tam göbeğindeydi… En son söyleyeceğini en başta söyledi: “Barışçıl eyleme polis izin vermiyor, sert müdahale ediyor… Keşke işçiler bir araya geldiğinde polis müdahale etmeseydi… Olay bu noktaya gelmezdi…” Sonra hedefine İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni koydu: “Valla, Sayın Kocaoğlu’nun bilgisi var mıdır, yok mudur; bilmem… Ama bazı beceriksiz bürokratların masa başında yeterli derece müdahil olamadıklarından dolayı bu tür gelişmeler olduğunu düşünüyorum... 15 yıldır toplu sözleşme yapılan yerde yetki aşamasından sonra itiraz ediyorsun... Bürokratların konuya hakim olamadığından kaynaklandığını düşünüyorum…” *** Manzaraya bakar mısınız? Kim haklı, kim haksız belli değil… Ama kesin olan bi’şi var! İzmir’in “huzuru” kaçıyor, İzmirli örseleniyor… Olan… Her yönüyle “masum” vatandaşa oluyor… İZBAN Grevi’nde de bu böyleydi… Dünkü “toz-duman” arasında… İki saat boyunca kontak kapattıkları için… Durakta “selsebil” olan vatandaş için de böyle… *** Ne oldu da? Seçime haftalar kala… İzmirli’nin oy kullanma heyecanına(!) Çeyrek kala… İşçi, Sendika ve Aziz Kocaoğlu karşı karşıya getiriliyor? İzmirli sokakta bu soruyu soruyor ve… Yanıtını merak ediyor… Dolayısıyla… Özellikle bugünlerde… İzmir’in üstünde “akbaba” dolaşmadığına şükredelim… Allah beterinden saklasın… Nokta! Sonsöz: Hep korkmuşumdur, birilerinin bir düğmeye basmasından!