‘Aziz Bey yok’ diye Zeybekci sevinmeli mi?
Mehmet KARABEL

Ekonomi eski Bakanı Nihat Zeybekci…

Daha adaylığı ilan edilmeden İzmir için ne dedi?

“Mahallenin en güzel kızını kim istemez?”

Adaylığı ilan edildikten sonra ne dedi?

“Alacağız demeyelim, biz İzmir’e kendimizi vereceğiz…”

Tarih bu sözleri bi’kenara yazdı mı?

Yazdı…

Aynı Nihat Zeybekci…

Cumhurbaşkanının da katıldığı aday toplantısında ne dedi?

İzmir'i Anadolu'ya küstürdüler… CHP, İzmir'in üzerine karabasan gibi çökmüştür…”

Kime söylüyor bu sözleri?

CHP rozetiyle İzmir’i yönetenlere…

İyi de…

Son 16 yılda AK Parti Hükümeti İzmir’de üç yerel seçim geçirdi; hiç birini kazanamadı…

Yüzde 36 alan bi’tek Binali Bey var!

Harbiden bir “karabasan” varsa…

Neden “kaldırıp atamadılar” o karabasanı?

Yoksa İzmir’in yarısından fazlası…

“Yok arkadaş ben karabasanımla yaşamayı seviyorum!” diyecek kadar…

Kendisine eziyet edilmesinden hoşlanan…

Birer “mazoşist” mi?

Bunların hepsi masal…

Hepsi tırışkadan nağmeler!

Geçiniz…

***

Nihat Zeybekci…

Türkiye’ye mal olmuş bir siyasetçi…

Denizli Belediye Başkanlığı’nda “efsane” olmuş…

Bu ülkeye Ekonomi Bakanı olmuş…

Seversiniz, sevmezsiniz…

İthal derseniz, ama Egeli’dir, efedir de diyebilirsiniz…

Ama şanslı olduğunu da…

Kabullenmek gerekir…

Neden şanslı?

Çünkü, Aziz Kocaoğlu aday değil, o yüzden şanslı…

Sevinmeli mi?

Bence sevinmeli…

Neden sevinmeli?

Açalım, hassas mevzuyu…

***

İki nedenle sevinmeli AK Parti adayı Zeybekci…

Birincisi…

Aziz Bey, İzmir’in kırsalına büyük önem verdi…

Cillop gibi ova yolları yaptı…

İzmir’in tarımını, Türkiye tarımından 2.4 kat daha fazla büyüttü…

Önce “Okul Sütü” sonra da “Süt Kuzusu” projesiyle…

Yüzbinlerce çocuğa milyonlarca litre süt dağıttı…

Üreticiye canlı hayvan emanet etti…

Üç beş derken şimdi o köylünün sürüsü oldu…

Fidan verdi, çiçek satın aldı…

Yok olan kooperatifçiliği ihya etti, üretici kazandı…

Kazandıkça mutlu oldu…

Şimdi kırsaldan “CHP’ye yağan oy” devam edecek mi?

CHP’nin “müstakbel” büyükşehir adayı…

Aynı yoldan yürüyebilecek mi?

Sorular çoğaldıkça…

Belli bi’miktar da olsa…

Yazın Zeybekci’nin hanesine oyları!

İşte bu nedenle Nihat Bey, “Kocaoğlu tarih oldu” diye sevinmeli…

***

İkinci “sevinç yumağı” İzmir’in merkezinden…

Aziz Bey’in kent içi icraatlarından şikayet var mı?

Sayamayacağınız kadar…

Tıkanan trafik var…

“Bu tramvay nereden çıktı?” diyen var…

Otobüs seferlerinden şikayet var…

Üç saat şiddetli yağmur yağsa…

“Beddua edenler” var…

“Pazaryeri İsyanı” var…

Olur olmaz saatlerde su kesintisinden şikayet var!

Patlayan su borusuna üç gün müdahale edilmiyor diye…

Videolu küfür eden var…

Harmandalı’da “çöp dağları” ile yaşayanlar var…

“Bi’daha Kocaoğlu’na oy verirsem elim kırılsın!” diyen var…

Var oğlu var…

Demek ki…

Kentin göbeğinde yaşayanların oylarının bir kısmı…

Nihat Bey’e gidebilir!

Bakın…

“Gider” demiyorum, “gidebilir” diyorum…

Neden?

Şunun için…

Aziz Bey, buhar oldu uçtu diye…

Merkez’deki sorunlar…

Bir anda “sihirli değnek” değmiş gibi…

Sona erecek mi?

Hiç sanmıyorum…

Ama…

Nihat Bey’in bi’sözü, çok net, çok diri, çok anlamlı…

Diyor ki…

İzmir'de gönülleri fethedeceğiz; ayrıştıran değil birleştiren olacağız!”

Başarır mı?

Başarmak zorunda…

Bunun için de…

Varsa, ki olması gerekir…

Gıcır gıcır İzmir Projeleri’nin yanı sıra…

Öncelikle…

Bu kentin nüfusunun önemli bölümünün yüreğine çöreklenen…

“AK Parti fobisi”ni…

Söküp atmasını becermelidir…

Mesela…

Beni ilgilendirmez ama…

“CHP demek çöp demektir, CHP demek hava kirliliği demektir!” gibi…

Siyasi söylemler tarihe karışsa…

Fevkaladenin fevkinde olur! 

Çok benzer “acıtan” bi’konu da…

Siyaseten tarihe geçecek örnek, “İZBAN Grevi”dir…

Neydi, n’oldu, nasıl bitti?

“Gıkını bile çıkarmayan” İzmirli’nin neden kanına dokundu?

Bilmem, anlatabildim mi?

Nokta!

Sonsöz: “Farzet ki, yazdıklarımı anlayabildin… Ya anlayamadıkların? Ya yazıp da sildiklerim? Ya yazamadıklarım? / Hz. Mevlana…”



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/yazar/aziz-bey-yok-diye-zeybekci-sevinmeli-mi/12820